Türk- İş toplantısına katılmak üzere ilimize gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin bir konuşma yaptı ama ben bu konuşmada geleceğe dönük kararlılığı gösteren bir ifade ve değişimi başlatacak bir cümle bulamadım. Asgari ücreti bilhassa örgütsüz çalışanların hayatlarını düzenleyecek bir sosyal politika aracı olarak değerlendireceğiz diyen Bakan, örgütsüz çalışmayı önleyeceğiz demedi. Örgütsüz çalışmanın ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalardan ve hedeflerden bahsetmedi. Bir sendika toplantısında söylenecek ön önemli şey örgütsüz çalışmayı kabul etmek değil işçilerin sendikalaşmasını kolaylaştıracak, iş güvencesini sağlayacak çalışmalardan bahsetmektir. 2019 yılında Türkiye’de çalışan toplam işçi sayısı 13,4 milyon iken bu işçilerin 1,8 milyonu sendikalı işçi kategorisinde yer alıyor. (https://www.dogrulukpayi.com/bulten/turkiye-de-sendikalasma-ve-isci-haklari) Bu oran gördüğünüz gibi çok düşük. Yine aynı sitede yer alan bilgide Avrupa İstatistik Kurumu (Eurostat) tarafından yayınlanan güvencesiz çalışma oranlarına göre ilk on ülke arasında yer alan Türkiye, %6,4 oranla listede 2. sırada bulunuyor. Sendikalaşma ve güvencesiz çalışma konusunda durumumuz pek iç açıcı değil. Bu hususta kararlı bir politikaya ihtiyacımız var. İkinci bir husus ise Sayın Bakan, siz kişi başına düşen milli gelire değil gayri safi milli hasılaya bakın diyerek bizleri uyardı. Yani ülke zenginleşiyor fakat bize yansımıyormuş. Nasıl bir büyüme ve zenginleşme olduğunu anlayamadım. Üçüncü bir husus ise Sayın Bakan, sivil anayasa gerçekleşirse ekonomimizin daha da büyüyeceğini söyledi. Evet kesinlikle doğrudur. Fakat bunu bildiğiniz halde neden şimdiye kadar bir sivil anayasa yapılmadı? Kesin kabahat muhalefetindir. Onlar yaptırmamıştır. Yoksa yapılmazmıydı be canım?