ASIL SORUN BAŞKANLIK SİSTEMİ
Ülkemizde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olarak tarif edilen aslı ve özü itibari ile başkanlık sistemi olan idare şeklimiz bütün sorunların ana kaynağı oldu. 31 Mart yerel seçimlerinde ortaya çıkan tablo başkanlık sisteminin getirdiği başta ekonomik sorunlar olmak üzere birçok problemin neticesidir. Bir de unutmamak gerekir ki bizim başkanlık sistemi kendine has “Türk Tipi” olarak tarif edilen bir sistemdir. Siyaset Bilimci Juan Linz başkanlık sistemini kazananın her şeyi kazandığı bir toplam-sıfır oyunu olarak tarif eder. Yürütmenin tek kişiye ait olması nedeniyle kazanan herşeyi kazanmış ve sınırsız bir gücün sahibi olmuştur. Sınırsız güç ise bir taraftan sınırsız hatayı doğurur. Kontrolsüz gücün nerede duracağı ve neye göre kendini frenleyeceği belli değildir. Demokratik parlamenter sistemde muhalefet meşru ve samimî bir muvazene-i adalet unsuru iken başkanlık sisteminde muhalafet yok hükmündedir. Sadece muhalafet değil diğer tüm denge ve denetleme sistemi bozulmuş hatta ortadan kaldırılmıştır. Olması gerektiği kadar bir muhalefet bırakılır. O da siyasi dizaynlarla istenilen şekile getirilir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildikten sonra birçok endekste geriye gittiğimiz sayılar verilerle ekonomistler tarafından izah edilmektedir. Sadece ekonomi değil adalet ve insan hakları da buna dâhildir. Demek ki sorunun kaynağını geçici sebeblerde değil asıl temel sebebte aramak gerektir. Yoksa seçimi boş verelim ülkemizin geleceği kaybedilir.