Merhaba değerli okuyucularım. “COVID-19” ile tanışık olalı bir yılı geçti. Günlük hayatımıza, bilim tarihine ve edebiyata giren bu illeti uzaktan veya yakından hepimiz tanıdık ve tanıyacak gibiyiz. Allah, bu illete yakalanıp vefat eden kardeşlerimize rahmet eylesin. Hasta olan kardeşlerimize de acil şifalar nasip eylesin.
O kadar dikkat etmeme rağmen ikinci aşımdan bir hafta sonra “COVID-19” ile tanıştım. Doktorum Doç. Dr. Ömer COŞKUN’un verdiği ilaçlar, oğlum Eczacı A. Kürşat SARI’nın ilaçlarımı takip edişi, eşimin doğal gıdaları ve tabii ki Rabbimin “Eş-Şâfî” ismiyle bahş eylediği “şifa” sayesinde çok şükür tekrar sağlığıma kavuştum. Allah, yakınlarımdan, dost ve sevdiklerimden ve bütün vatandaşlarımızdan bu illeti uzak eylesin.
Bu süreçte telefonla arayıp sağlık dileğinde bulunan Sayın Rektörüm Prof. Dr. Mehmet KARAKAŞ’a, Sayın Dekanım Prof. Dr. Hüseyin KOÇAK’a, Sayın Bölüm Başkanım Prof. Dr. Nadejda ÖZAKDAĞ’a ve mesai arkadaşlarıma; üniversitemizin değişik birimlerinden arayan sevenlerime; yakından ve uzaktan arayan dost ve akrabalarıma candan teşekkür ederim.
Bu zaman içinde, testi pozitif çıkmış ve evde 14 gün karantinaya girmiş birini araması gereken yerlerden arayan oldu mu dersiniz... Onu da paylaşayım sizlerle... Testin pozitif çıktığı günün akşamı evime iki sağlık görevlisi geldi. Bana ve eşime bir iki soru sorup gittiler... İki gün sonra- 26 Mart- telefonum çaldı, tanımadığım bir numara. Açtım. “Mehmet Sarı ile mi görüşüyoruz?” dediler. “Evet, benim” dedim. Emredercesine, pencereye çıkıp kendilerine el sallamamı söylediler. Bir anlam veremedim. Meğer dışarı çıkıp çıkmadığımı kontrol ediyorlarmış. Balkon kapısını açtım. Yoldaki görevlilere, bu uygulamanın şık olmadığını anlatmaya çalıştım, ama anlatamadım ve saat 14.23’te şu mesajı yazdım:
“Merhaba. 66 yaşında, 40 yıllık üniversite hocalığı yapmış, iki aşısını olmuş, dışarıya çıkmamasına rağmen “COVID-19”a yakalanmış; “Dert Allah’tan şifa da Allah’tan” inancında olan bir vatandaşım. Televizyonlarda gördüğümüz kadarıyla hastanın keçisinin otuyla, kafesteki kuşunun yemiyle, sürülecek tarlasıyla ilgilenen devletimiz sizlere, kontrole gittiğiniz hastaları emredercesine pencereye çağırınız demiş olamaz. Bu tavır, görevi şeklen yerine getirmektir. Diyelim ki dışarı çıkması yasak olan kişi dışarı çıktı. Telefonunu, eve aldığı komşusuna verdi. Siz aradığınız ve o kişi pencereye çıktı. Görev yerine getirilmiş mi oluyor... Zahmet buyurup, korunaklı bir şekilde kontrole geldiğiniz hastanın kapısını çalsanız ve hastanın kimliğine bakıp bir ihtiyacının olup olmadığını sorsanız daha şık olmaz mı... Görev alanınızla ilgili olmayan sorunları var ise ilgili birimlere bildirmek çok mu zordur... Uzaktan eğitim sürecinde, görevimiz olmadığı halde 24 saat öğrencilerimizin sorularına cevap veriyoruz... Böyle bir dönemde empati kurmanız gerekmez mi... İlle de valiliğe, cimere vd. makamlara şikayet mi etmek gerekir... Benim hassasiyetim budur... Yoksa sizleri tanımam, bilmem; şahsınızla bir meselem yoktur. Mehmet Sarı haksızlığa, adaletsizliğe ve baştan savma işe tahammülü olmayan bir kişidir. Belki de delidir... Ulusları zor günlerde kurtaran deliler gibi... Sağlıklı günler dileğimle selamlar...” On dört gün boyunca başka bir birimden arayan da olmadı beni... Hepinize sağlıklı günler dilerim saygıdeğer okuyucularım...
HAPI YUTTUN KORONA
Hece 11 (4+4+3)
Çinistan’da kir ve pasta beslenip,
Türkiye’me çıkıp gelmiş korona.
Tertemiz bu eller ile yumruğu,
Türk milleti dün misali kor ona.
Gönül vermiş Karadeniz uşağı,
Bir hamsiye bir de kıvrak “horon”a.
Başı döner, barınamaz muhakkak,
Yolu düşse kaçar burdan korona.
Yediğimiz yoğur, kefir, hem zeytin,
Ev yapımı sirke, turşu lahana.
Ben zor yerim acısını köftenin,
Sen bir yesen geberirsin korona.
Bin bir çeşit gıda vardır içinde,
Dünyanın en güzel aşı tarhana.
İçim yakar, ıscak ıscak içince,
Sen de içsen kavrulursun korona.
Evde kaldık, maske taktık milletçe,
Bel bağladık dezenfektan “boron”a.
Tedbir bizden, takdir Hak’dan inandık,
Hapı yuttun İnşiallah korona...
Mehmet SARI
KATİL KORONA
Hece 11 (4+4+3)
Tedbir aldık, kaplamadan her yanı,
Sen nesin ki konamadı bir tanı.
Korkmuyoruz senden kâtil korona;
Allah verdi Allah alır bu canı...
Mehmet SARI
EVDE KAL
Hece 11 (4+4+3)
Fayda vermez elindeki mülk ve mal,
Vefat eden kardeşlerden ibret al.
Millet için, kendin için sabreyle;
Ey kardeşim ne olursun evde kal.
Mehmet SARI