Emniyet Genel Müdürlüğü yayınlamış olduğu bir genelge ile kamusal olaylarda polislerin görüntüsünün alınmasını yasakladığını duyurdu. Sebebinin ise polislerin ve vatandaşların kişilik haklarına zarar verilmesini önlemek olduğu ifade edildi. Bu genelgenin çokta uygulanabilir olacağını düşünmüyorum. Öncelikle çekim yapan kişi basın mensubu ise engellemeniz mümkün değil. Basın özgürlüğü kapsamında haber toplama ve yayma hürriyetine sahip. Basın mensubunun görüntü ve fotoğraf almasına izin vermemek kanunlara aykırı. Yani basın mensubu polisi polislere şikâyet edebilir. Çekim yapan vatandaşlar ise uygulayabileceğiniz bir yasal yaptırım yok. Ancak elindeki telefon veya kamerayı alıp kırmak gibi hoş olmayan görüntüler ortaya çıkar. Yeni bir kavga ve kargaşa ortamı oluşur. Olaya müdahale etmesi gereken polislerimiz bu sefer çekim yapanlarla uğraşmak zorunda kalır. Aslında karşılıklı hukuklara riayet edilse bu tür meseleleri konuşmamıza da gerek kalmaz. Herkesin yasal hakları ve görev sınırları anayasada açıkça belirtilmiştir. Önemli olan birbirini düşman görmemek ve saygısız tavırlar göstermemektir. Karşılıklı kolaylık sağlamak insani bir erdemdir. Birde olayın başka bir boyutu var. Bir yangını, trafik kazasını, eşine veya çocuklara şiddet uygulayanları, hayvanlara eziyet edenleri, kavga çıkaranları vatandaşlarımız görüntülediği için birçok hak ihlalini tüm insanlar görebiliyor. Yani bu çağda çekme kardeşim demek zor bir iş.