DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ!
Son çıkartılan yasa ile düşünce bazında eleştiri yapmak suç olmaktan çıkarıldı!
Ha şöyle, ne zor çıkması gereken bir yasaymış be?
Aslında bu bütün partilerin tüzüklerinde ve seçim öncesi söylemlerinde bildiğim kadarıyla var!
Özellikle de; “düşünce söylem özgürlüğü “ ve seçme/seçilme hakları gibi maddeler.
Ama yaşam bulma olanakları yoktu.
Ve tasvip etmediğimiz olaylar yaşanıyordu!
Yan baktın/yan yattın/yamuk söyledin devri nihayet bitti diyebilirim.
Ne kadar güzel değil mi, adı bile insanlara hoş geliyor?
Bitsin ama saygı ve de çizgi de hepimizin şiarı olsun!
Dilerim bu da olur.
Şöyle etrafa da bir bakalım dersek, yani dünya coğrafyasına doğru.
Bu coğrafyası içersinde bulunan elin oğlu, eğitimini/araştırmalarını ve ekonomik unsurlarını tamamlayıp uzayda yaşam ararken, biz daha özgürlükler konumuna, özellikle de “ düşünce ve söylem özgürlüğü” kapsamındaki yaşama daha yeni/yeni adım atmaya başladık!
Ne kadar üzücü ve düşündürücü idi ama değil mi?
Ama geç de olsa yine de iyidir ve başarıdır diyebilirim.
Bunu da alkışlıyorum.
***
Bu arada pasaportlar konusunda da bir düşüncemiz ve bir çift sözümüz var tabii!
Hani geçenlerde dillere destan olan ve birilerini çocuk gibi sevindirip alkışlamaya yönelten bir pasaport ve de pasaportun bir de rengi vardı ya?
Ne günlerdi ama?
Birileri çocuklar gibi şendi!
Buna da hayırlı olsun diyelim bakalım.
Yanlış yorumlanmasın ama ülkemizce verilen, umumi/hususi/ ve hizmet yönündeki pasaportların rengi ne olursa olsun, buna saygı duyulmakla birlikte, esas konumuzun; T.C. devletinin dünya devletleri arasında hangi kategoride, hangi renkte verilen pasaportlarından ziyade, bu konuda ülkemiz adına göreceği itibar/saygınlık ve güven duyulması olmalıdır.
Önemli olan budur.
Dilerim sıfır sorun ile başlamak için yapılan politikalar bir kez daha gözden geçirilerek yapılır.
Yoksa uygulanan bu tür politika ile ne sınır komşuları devletleri, ne Arap birliği, ne Avrupa birliği devletleri, ne de İslâm birliği devletleri diye diyalog kurulan bir devlet kalmayacak!
Unutmayın ki; “ keskin sirke kendi küpüne zarar verir” Atasözümüz halen daha revaçtadır!
Bu gün de böyle.
Selâm saygı bizden.