Norveç ülkenin Adalet Bakanı Emilie Enger Mehl'in can yeleği olmadan sörf tahtasında durarak Norveç yasalarını çiğnediğini günlerdir konuşuyor. Yirmi sekiz yaşındaki genç adalet bakanının bu davranışının topluma kötü bir örnek olduğu enine boyuna tartışılıyor. Genç adalet bakanı ise açıklama yaparak Norveç Denizcilik Müdürlüğü’nün yelek zorunluluğunun karaya yakın yerlerde geçerli olmadığını söyleyerek kendini savunuyor. Muhalefet ise her şeye rağmen insanları yasalara uymamaya sevk eden bu davranışın kabul göremeyeceğini söyleyerek eleştirilerini sürdürüyor. Demokrasi seviyesinin yüksek olduğu ülkelerdeki tartışma konuları da bir o kadar yüksek seviyede. Yasaları çiğnemeye ve hatta yasaları yok saymaya alışmış bizim gibi ülkeler Norveç ülkesinin bu gündemini gereksiz ve komik bulabilir. Yasalar çiğnenmek için vardır anlayışından kurtulamadığımız hatta yasaları çiğneyenleri uyanık ve akıllı olarak değerlendirdiğimizden dolayı bizde sorunlar bitmiyor. Yasalar herkes için eşit bir şekilde işlemediğinden ayrımcılık almış başını gidiyor. Bizde adaletin arkadan gelmesi beklenirken Norveç gibi ülkeler bu durumu kabullenmiyor. Yasalara kim aykırı davranırsa makam ve mevkiine bakmadan adalet mekanizmasını onun için çalıştırıyor. Adaleti geciktirmeden yanlışın hesabını soruyor. Hatta yasalara aykırı olmasa bile toplumca hoş karşılanmayan davranışlarda bulunan yöneticiler hemen görevlerini bırakabiliyorlar. Çünkü yönetici olmak onlar için bir geçim kaynağı değil. Yöneticilik sadece halka hizmet maksadı ile yapılan gönüllü bir vazife. İnşallah bir gün Norveç gibi bir gündemimiz olur.