“Adanalı Ziya ve Evrâk-ı Hazân” Adlı Kitaptan Bir Sayfa
Adanalı Zİyâ’nın okuma hataları sebebiyle katledilen gazellerinden biri fotoğrafı verilen sayfada görülmektedir. Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilâtün Fâ'ilün vezniyle yazılan gazel, çalışmamız sırasında taradığımız Arap harfli ve Latin harfli kaynaklardan Konya Mevlana Müzesi A. Gölpınarlı Kütüphanesi’nde bulunan el yazması bir mecmuada (Yz. 212, vr. 62b; Yz. 68, s. 13; Arap harfleriyle münteşir Tercümân-ı Hakikat (Nu. 1560, 15 Şevval 1300/ 18 Ağustos 1883, s. 2) gazetesinde yayımlanmıştır. Şiirin elimizde el yazması bir nüshasının bulunması, metnin sağlam kurulması için bir şans olmuştur. Durum böyle olmakla birlikte, hatalarını düzetmeye çalıştığımız sayfanın dipnotunda “Şiir, el yazması bir kaynaktan okunduğu için, hatalı kelimeler ve anlam kayması olabilir” ifadesiyle yanlış okumaların kabahatini kaynağın el yazması oluşuna yüklemeyi anlamak mümkün değildir.
Önceki yazılarımızda da değindiğimiz gibi Osmanlıca Türkçesi, vezin, dil, kelime ve anlam bilgisi olmadığı için, Farsça asıllı “Cân” kelimesi “Can”, Türkçe asıllı “baş” kelimesi “bâş” şeklinde yanlış yazılmıştır. İki kelimede de bulunan “elif” harfi Latin harflerine çevrilirken, eğer kelime Arapça-Farsça ise uzun ünlü (â) olarak, kelime Türkçe ise kalın ünlü (a) olarak yazılır.
Gazelin, Hz. İsa’nın ve Hz. Musa’nın mucilerine telmih yapılarak anlatımın kuvvetlendirildiği ilk beytinin ilk mısrası hem vezin hem anlam itibariyle yanlış kurulmuş olup; “Nefh-i i'câz-ı lebinden rûh-i 'İsâ gark-ı nûr” şeklinde olması gerekirdi.
Bir anlam ifade etmeyen hatta anlamsızlık oluşturan hatalı okumaların bazılarını parantez içinde düzeltilmiş şekilleriyle vermek isterim:
“vechi bana ki?” (vech-i pâkini); “Sîne-i sâf” (Sîne sâf); “fertâ-ı şavkdan” (fart-ı şevkden); “bâşın çün” (başın’çün); “reşen melek” (reşk-i melek); “pâ-yı lütfunu” (pây-ı lûtfunu); “beytsin” (bütsün); “(Lat ve Uzza” (Lât ü 'Uzzâ)
(Yarın Arap harfli nüshalar ve gazelin doğru okunuşu verilecektir).
(Şiirin tenkitli metni, yakında yayımlanacak olan “ADANALI ZİYA ve ŞİİRLERİ” adlı kitabımızda verilmiştir)