YERLİLER VE ÖTEKİLER!
Yazıma başlamadan önce, 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü nedeniyle, kadınlarımızın; yani anamız/yârimiz/ eşimiz ve çiçeğimiz olan bayanların gününü kutlar, kadın/erkek eşitliği ilkeleri içersinde insan gibi yaşamaları adına özgür bir dünya, bir ülke dilerim.
İyi ki varsınız!
Gününüz kutlu olsun.
***
“Yakarsa dünyayı garipler yakar”!
Kim diyor?
Sayın Karamollaoğlu diyor!
Niye diyor?
Niye diyecek, burada da günümüzle ilgili siyaset başlıyor da ondan!
Sonuçta ortada bir parti var ve de Sayın Karamollaoğlu da bu partinin başkanı.
Tabii ki konuşacak ve de söyleyecek!
Ama inanınki Sayın Karamollaoğlu’nun söylemlerine ve duruşlarına da katılmamak mümkün değil.
Partisi açısından güzel, inandırıcı ve albenisi fazla olan gereksinimleri dillendiriyor, oldukça da sempati topluyor.
Öyle güzel insan hakları ve hukukun üstünlüğünden, ülke içersinde ve dışarısında yapılması gereken erdemli politik yapılardan/sistemlerden bahsediyor ki buna müdahil olmamak mümkün değil.
Sayın Karamollaoğlu’nu kutluyor ve başarılar diliyorum.
Dilerim siyasi erk adına, bir gün bu düşüncelere bu ilkelere sırtını dönüp yürümezler!
İlkeli bir duruş sergilerler.
Düşünce bazında aramızda ki tek fark; onlar din’i siyasete endeksleyip politika yapıyorlar, biz ise her türlü düşünceye, etnik yapıya ve dini inanışa saygı duymakla birlikte laik düzen yapısına inanıyoruz!
Aramızda ki fark kısa işte!
***
Sayın Küçükkaya ile yapmış olduğu söyleşide, sorulan bir soru üzerine, “ Yerli ve Milli” olma konusundaki yorumlarına da katılmamak mümkün değil.
Nakarat olsun diye dillendirmek istemiyorum ama sonunda ne diyor?
“Alma mazlumun ahı’nı, çıkar aheste/aheste” diyor!
Vallahi ne yoruma, ne de bunun detayına girmeye bile gerek yok!
Hani bizde de bir söz vardır ya?
“ Görünen köy kılavuz istemez” diye.
İşte gerçekler için yapılacak tek şey, ancak alkışlamak olur.
Ben de alkışlıyorum.
Ama tabii ki “ aynı demirin hamurundan olanlara da” pek fazla diyecek lafımız olamaz!
Çünkü bu gün ilkeli bir tablo çizseler dahi, yarın ne yapacakları hiç belli olmaz.
Bu güne kadar yapılan ve uygulanan siyasetleri hep gördük/yaşadık!
Meselâ MHP?
O nedenle diyorum.
.
***
CHP tüzük kurultayına gidiyor.
Küçük yerlerde az kişi ile tartışılıp bazı maddeler formalite olarak ele alınıp dillendirilse de, netice de üst birimin almış olduğu bazı kararlar birer madde olarak CHP anayasasında yürürlüğe girecek iddiası var diyorlar!
Hele bir madde var ki dilerim böyle bir zamanda işlevlik kazanmaz!
Aklı başında kurultay delegeleri de buna asla geçit vermezler.
Çünkü bu madde söylendiği eğer doğru ise, birçok ilde parti üyesinin seçme ve seçilme özgürlüğünü ortadan kaldırıp, o ilde milletvekili sıralama ve atama yetkisini parti meclisine veriyormuş!
Söylendiği kadarıyla bu madde; bazı iller %10 barajını geçip de milletvekili çıkaramıyorsa ve ayrıca fazla milletvekili olup da o ilde ancak bir milletvekili çıkıyorsa, o illerde uygulanacakmış!
Yani ilimizde bu uygulanacak gibi görünüyor!
Helâl olsun bunu düşünen dar ve küçük beyinlere!
Sanki bir olacaksa hiç olmasın gibi bir bakış sergilemiş oluyorlar da ondan!
Böyle bir zamanda bu CHP’ne de ne yakışır ama?
Bu merkeziyetçi yapıyı ortaya sürüp yaşama geçirmek isteyenlere de yazıklar olsun!
Unutmayın ki CHP gibi bir parti şayet böyle bir maddeyi yürürlüğe sokarsa, partili üyeleri olduğu gibi, il başkanını ve de illerin mevcut milletvekilini de birbirine sokar!
Zaten bir soğuk esen rüzgârlar var, al sana bir kaos daha!
Her yönden anti demokratik bulduğum bu yapıya, düşünen ve inanan insanların da asla destek vereceklerini düşünmüyorum!
Ama bu madde geçerse de yazık olur yazık!
Hiç kimse emir kulu falan değildir, dikta ile de asla yönetilemez?
Böylece bu ile de yazık etmiş olursunuz.
Çünkü ben ve arkadaşlarım bunu geçmişte yaşadık!
1976 tarihinden itibaren ki, o tarihe kadar iki milletvekili bir de senatörümüz vardı!
2002 yılına kadar da çekişmeler ve kaos nedeniyle vekil çıkmadı.
Bunun nedenlerini biz aştık ama şimdi bunu aşacak zihniyeti ben göremiyorum!
Çünkü bu emek vermek ve barışçıl bir yapıyı oluşturmaktan geçer.
Bu da şimdi nanay!
Çünkü Arap’ın derdi kırmızı pabuç!
İlle de olacaklar!
Dünya yıkılsa onların umurunda bile olmaz..
Zaten ilimizde kurulan ve oluşan CHP’nin siyasi tarihi içersinde hiç yaşanmamış bir ilki daha yaşıyoruz!
Bravo yaşatanlara!
Mevcut il başkanı, il başkanlığı yapmış birini disipline sevk etmiş!
Görülmemiş ve duyulmamış bir olay!
Bu zamana kadar neredeydin diye sormazlar mı insana?
Bula/bula böyle bir zamanı mı buldunuz derler?
“Durdun/durdun turnayı gözünden vurdun” derler! demezler mi kardeşim demezler mi?
Yazıktır, yazık!
Demek ki ya olacaklar, ya da bu il’in CHP’nin canına okuyacaklar!
Hem de böyle günlerde?
Ey CHP üyeleri; CHP’ne inanıyor ve seviyorsanız duygusallığı bırakın.
Çıkarda/ beklentide değil, ilkede/ akılda ve doğruda birleşin lütfen doğruda!
Çünkü bu seçim, ülkenin geleceğinin seçimi başka yok!
Başka CHP adına gelecek de yok!
Lütfen iyi bakın ve iyi düşünün.
Çünkü ötesi yok!
YERLİLER VE ÖTEKİLER!
Yazıma başlamadan önce, 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü nedeniyle, kadınlarımızın; yani anamız/yârimiz/ eşimiz ve çiçeğimiz olan bayanların gününü kutlar, kadın/erkek eşitliği ilkeleri içersinde insan gibi yaşamaları adına özgür bir dünya, bir ülke dilerim.
İyi ki varsınız!
Gününüz kutlu olsun.
***
“Yakarsa dünyayı garipler yakar”!
Kim diyor?
Sayın Karamollaoğlu diyor!
Niye diyor?
Niye diyecek, burada da günümüzle ilgili siyaset başlıyor da ondan!
Sonuçta ortada bir parti var ve de Sayın Karamollaoğlu da bu partinin başkanı.
Tabii ki konuşacak ve de söyleyecek!
Ama inanınki Sayın Karamollaoğlu’nun söylemlerine ve duruşlarına da katılmamak mümkün değil.
Partisi açısından güzel, inandırıcı ve albenisi fazla olan gereksinimleri dillendiriyor, oldukça da sempati topluyor.
Öyle güzel insan hakları ve hukukun üstünlüğünden, ülke içersinde ve dışarısında yapılması gereken erdemli politik yapılardan/sistemlerden bahsediyor ki buna müdahil olmamak mümkün değil.
Sayın Karamollaoğlu’nu kutluyor ve başarılar diliyorum.
Dilerim siyasi erk adına, bir gün bu düşüncelere bu ilkelere sırtını dönüp yürümezler!
İlkeli bir duruş sergilerler.
Düşünce bazında aramızda ki tek fark; onlar din’i siyasete endeksleyip politika yapıyorlar, biz ise her türlü düşünceye, etnik yapıya ve dini inanışa saygı duymakla birlikte laik düzen yapısına inanıyoruz!
Aramızda ki fark kısa işte!
***
Sayın Küçükkaya ile yapmış olduğu söyleşide, sorulan bir soru üzerine, “ Yerli ve Milli” olma konusundaki yorumlarına da katılmamak mümkün değil.
Nakarat olsun diye dillendirmek istemiyorum ama sonunda ne diyor?
“Alma mazlumun ahı’nı, çıkar aheste/aheste” diyor!
Vallahi ne yoruma, ne de bunun detayına girmeye bile gerek yok!
Hani bizde de bir söz vardır ya?
“ Görünen köy kılavuz istemez” diye.
İşte gerçekler için yapılacak tek şey, ancak alkışlamak olur.
Ben de alkışlıyorum.
Ama tabii ki “ aynı demirin hamurundan olanlara da” pek fazla diyecek lafımız olamaz!
Çünkü bu gün ilkeli bir tablo çizseler dahi, yarın ne yapacakları hiç belli olmaz.
Bu güne kadar yapılan ve uygulanan siyasetleri hep gördük/yaşadık!
Meselâ MHP?
O nedenle diyorum.
.
***
CHP tüzük kurultayına gidiyor.
Küçük yerlerde az kişi ile tartışılıp bazı maddeler formalite olarak ele alınıp dillendirilse de, netice de üst birimin almış olduğu bazı kararlar birer madde olarak CHP anayasasında yürürlüğe girecek iddiası var diyorlar!
Hele bir madde var ki dilerim böyle bir zamanda işlevlik kazanmaz!
Aklı başında kurultay delegeleri de buna asla geçit vermezler.
Çünkü bu madde söylendiği eğer doğru ise, birçok ilde parti üyesinin seçme ve seçilme özgürlüğünü ortadan kaldırıp, o ilde milletvekili sıralama ve atama yetkisini parti meclisine veriyormuş!
Söylendiği kadarıyla bu madde; bazı iller %10 barajını geçip de milletvekili çıkaramıyorsa ve ayrıca fazla milletvekili olup da o ilde ancak bir milletvekili çıkıyorsa, o illerde uygulanacakmış!
Yani ilimizde bu uygulanacak gibi görünüyor!
Helâl olsun bunu düşünen dar ve küçük beyinlere!
Sanki bir olacaksa hiç olmasın gibi bir bakış sergilemiş oluyorlar da ondan!
Böyle bir zamanda bu CHP’ne de ne yakışır ama?
Bu merkeziyetçi yapıyı ortaya sürüp yaşama geçirmek isteyenlere de yazıklar olsun!
Unutmayın ki CHP gibi bir parti şayet böyle bir maddeyi yürürlüğe sokarsa, partili üyeleri olduğu gibi, il başkanını ve de illerin mevcut milletvekilini de birbirine sokar!
Zaten bir soğuk esen rüzgârlar var, al sana bir kaos daha!
Her yönden anti demokratik bulduğum bu yapıya, düşünen ve inanan insanların da asla destek vereceklerini düşünmüyorum!
Ama bu madde geçerse de yazık olur yazık!
Hiç kimse emir kulu falan değildir, dikta ile de asla yönetilemez?
Böylece bu ile de yazık etmiş olursunuz.
Çünkü ben ve arkadaşlarım bunu geçmişte yaşadık!
1976 tarihinden itibaren ki, o tarihe kadar iki milletvekili bir de senatörümüz vardı!
2002 yılına kadar da çekişmeler ve kaos nedeniyle vekil çıkmadı.
Bunun nedenlerini biz aştık ama şimdi bunu aşacak zihniyeti ben göremiyorum!
Çünkü bu emek vermek ve barışçıl bir yapıyı oluşturmaktan geçer.
Bu da şimdi nanay!
Çünkü Arap’ın derdi kırmızı pabuç!
İlle de olacaklar!
Dünya yıkılsa onların umurunda bile olmaz..
Zaten ilimizde kurulan ve oluşan CHP’nin siyasi tarihi içersinde hiç yaşanmamış bir ilki daha yaşıyoruz!
Bravo yaşatanlara!
Mevcut il başkanı, il başkanlığı yapmış birini disipline sevk etmiş!
Görülmemiş ve duyulmamış bir olay!
Bu zamana kadar neredeydin diye sormazlar mı insana?
Bula/bula böyle bir zamanı mı buldunuz derler?
“Durdun/durdun turnayı gözünden vurdun” derler! demezler mi kardeşim demezler mi?
Yazıktır, yazık!
Demek ki ya olacaklar, ya da bu il’in CHP’nin canına okuyacaklar!
Hem de böyle günlerde?
Ey CHP üyeleri; CHP’ne inanıyor ve seviyorsanız duygusallığı bırakın.
Çıkarda/ beklentide değil, ilkede/ akılda ve doğruda birleşin lütfen doğruda!
Çünkü bu seçim, ülkenin geleceğinin seçimi başka yok!
Başka CHP adına gelecek de yok!
Lütfen iyi bakın ve iyi düşünün.
Çünkü ötesi yok!
YERLİLER VE ÖTEKİLER!
Yazıma başlamadan önce, 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü nedeniyle, kadınlarımızın; yani anamız/yârimiz/ eşimiz ve çiçeğimiz olan bayanların gününü kutlar, kadın/erkek eşitliği ilkeleri içersinde insan gibi yaşamaları adına özgür bir dünya, bir ülke dilerim.
İyi ki varsınız!
Gününüz kutlu olsun.
***
“Yakarsa dünyayı garipler yakar”!
Kim diyor?
Sayın Karamollaoğlu diyor!
Niye diyor?
Niye diyecek, burada da günümüzle ilgili siyaset başlıyor da ondan!
Sonuçta ortada bir parti var ve de Sayın Karamollaoğlu da bu partinin başkanı.
Tabii ki konuşacak ve de söyleyecek!
Ama inanınki Sayın Karamollaoğlu’nun söylemlerine ve duruşlarına da katılmamak mümkün değil.
Partisi açısından güzel, inandırıcı ve albenisi fazla olan gereksinimleri dillendiriyor, oldukça da sempati topluyor.
Öyle güzel insan hakları ve hukukun üstünlüğünden, ülke içersinde ve dışarısında yapılması gereken erdemli politik yapılardan/sistemlerden bahsediyor ki buna müdahil olmamak mümkün değil.
Sayın Karamollaoğlu’nu kutluyor ve başarılar diliyorum.
Dilerim siyasi erk adına, bir gün bu düşüncelere bu ilkelere sırtını dönüp yürümezler!
İlkeli bir duruş sergilerler.
Düşünce bazında aramızda ki tek fark; onlar din’i siyasete endeksleyip politika yapıyorlar, biz ise her türlü düşünceye, etnik yapıya ve dini inanışa saygı duymakla birlikte laik düzen yapısına inanıyoruz!
Aramızda ki fark kısa işte!
***
Sayın Küçükkaya ile yapmış olduğu söyleşide, sorulan bir soru üzerine, “ Yerli ve Milli” olma konusundaki yorumlarına da katılmamak mümkün değil.
Nakarat olsun diye dillendirmek istemiyorum ama sonunda ne diyor?
“Alma mazlumun ahı’nı, çıkar aheste/aheste” diyor!
Vallahi ne yoruma, ne de bunun detayına girmeye bile gerek yok!
Hani bizde de bir söz vardır ya?
“ Görünen köy kılavuz istemez” diye.
İşte gerçekler için yapılacak tek şey, ancak alkışlamak olur.
Ben de alkışlıyorum.
Ama tabii ki “ aynı demirin hamurundan olanlara da” pek fazla diyecek lafımız olamaz!
Çünkü bu gün ilkeli bir tablo çizseler dahi, yarın ne yapacakları hiç belli olmaz.
Bu güne kadar yapılan ve uygulanan siyasetleri hep gördük/yaşadık!
Meselâ MHP?
O nedenle diyorum.
.
***
CHP tüzük kurultayına gidiyor.
Küçük yerlerde az kişi ile tartışılıp bazı maddeler formalite olarak ele alınıp dillendirilse de, netice de üst birimin almış olduğu bazı kararlar birer madde olarak CHP anayasasında yürürlüğe girecek iddiası var diyorlar!
Hele bir madde var ki dilerim böyle bir zamanda işlevlik kazanmaz!
Aklı başında kurultay delegeleri de buna asla geçit vermezler.
Çünkü bu madde söylendiği eğer doğru ise, birçok ilde parti üyesinin seçme ve seçilme özgürlüğünü ortadan kaldırıp, o ilde milletvekili sıralama ve atama yetkisini parti meclisine veriyormuş!
Söylendiği kadarıyla bu madde; bazı iller %10 barajını geçip de milletvekili çıkaramıyorsa ve ayrıca fazla milletvekili olup da o ilde ancak bir milletvekili çıkıyorsa, o illerde uygulanacakmış!
Yani ilimizde bu uygulanacak gibi görünüyor!
Helâl olsun bunu düşünen dar ve küçük beyinlere!
Sanki bir olacaksa hiç olmasın gibi bir bakış sergilemiş oluyorlar da ondan!
Böyle bir zamanda bu CHP’ne de ne yakışır ama?
Bu merkeziyetçi yapıyı ortaya sürüp yaşama geçirmek isteyenlere de yazıklar olsun!
Unutmayın ki CHP gibi bir parti şayet böyle bir maddeyi yürürlüğe sokarsa, partili üyeleri olduğu gibi, il başkanını ve de illerin mevcut milletvekilini de birbirine sokar!
Zaten bir soğuk esen rüzgârlar var, al sana bir kaos daha!
Her yönden anti demokratik bulduğum bu yapıya, düşünen ve inanan insanların da asla destek vereceklerini düşünmüyorum!
Ama bu madde geçerse de yazık olur yazık!
Hiç kimse emir kulu falan değildir, dikta ile de asla yönetilemez?
Böylece bu ile de yazık etmiş olursunuz.
Çünkü ben ve arkadaşlarım bunu geçmişte yaşadık!
1976 tarihinden itibaren ki, o tarihe kadar iki milletvekili bir de senatörümüz vardı!
2002 yılına kadar da çekişmeler ve kaos nedeniyle vekil çıkmadı.
Bunun nedenlerini biz aştık ama şimdi bunu aşacak zihniyeti ben göremiyorum!
Çünkü bu emek vermek ve barışçıl bir yapıyı oluşturmaktan geçer.
Bu da şimdi nanay!
Çünkü Arap’ın derdi kırmızı pabuç!
İlle de olacaklar!
Dünya yıkılsa onların umurunda bile olmaz..
Zaten ilimizde kurulan ve oluşan CHP’nin siyasi tarihi içersinde hiç yaşanmamış bir ilki daha yaşıyoruz!
Bravo yaşatanlara!
Mevcut il başkanı, il başkanlığı yapmış birini disipline sevk etmiş!
Görülmemiş ve duyulmamış bir olay!
Bu zamana kadar neredeydin diye sormazlar mı insana?
Bula/bula böyle bir zamanı mı buldunuz derler?
“Durdun/durdun turnayı gözünden vurdun” derler! demezler mi kardeşim demezler mi?
Yazıktır, yazık!
Demek ki ya olacaklar, ya da bu il’in CHP’nin canına okuyacaklar!
Hem de böyle günlerde?
Ey CHP üyeleri; CHP’ne inanıyor ve seviyorsanız duygusallığı bırakın.
Çıkarda/ beklentide değil, ilkede/ akılda ve doğruda birleşin lütfen doğruda!
Çünkü bu seçim, ülkenin geleceğinin seçimi başka yok!
Başka CHP adına gelecek de yok!
Lütfen iyi bakın ve iyi düşünün.
Çünkü ötesi yok!