Hey gözünü sevdiğim be, neydi o eski günler?
Bir haksızlık veya bir yanlışlık yaşandığında ki bunun sonucu ne olursa olsun, resmen sitem içeren bir söz büyüklerimiz tarafından ulu orta hiç çekinmeden söylenirdi!
Ne denirdi?
“Ele verir talkımı, kendi yutar salkımı” derlerdi!
Derlerdi, derlerdi ama buna da hiç kimse ses çıkaramazdı.
Ne de olsa büyüklere karşı bir saygı bir sevgi, doğru söze karşı da bir duruş vardı.
Oysa şimdi öylemi?
Acaba hiç düşünen olur mu ki; “yahu bunlar da bu sitemlerinde haklılar, bunlar da doğru söylüyorlar” diye?
Hiç zannetmiyorum.
Aynı %25 zam alanla, çalışanlara veya emeklilere verilen %10 küsür zamdaki orantısız yapı gibi!
İşte adalet, hak/hukuk/ vicdan dediğin şey burada bizlere, hepimize el sallıyor!
Sanki “beni unuttunuz, ben buradayım” diye.
Ama ne bakan var, ne de gören!
Olsun bakalım, yaşımız daha genç, şimdilik 74, zaman da bol, Allah daha neler verir neler, yeter ki sağlık olsun.
***
Ben bu yazıyı yazarken gazeteye, ismi mevzu bahis değil, bir arkadaş geldi.
Bildiğim kadarıyla kendisi de bir kurumda memur.
Kapıdan girer girmez “müjde” demeye başladı!
“Hayır olsun, bir şey mi oldu da böyle diyorsun” diye sordum.
“Yok/yok “dedi!
Bu gün, yeni yılın ilk zammı ilimizdeki yumurtaya gelmiş” dedi.
Bayağı da heyecanlanmış gibi konuşuyordu.
Belli ki bir şeye kızmış gibiydi!
Sonra, yumurta alacaktım ama vaz geçtim dedi.
Kaç para olmuş dedim?
“13 Tl idi 16 küsür olmuş” dedi.
Sakın kimseye söyleme, duyulmasın dedim, gülüştük!
Yazık, daha yılın başındayız.
Bakalım seçime kadar daha neler olacak?
***
Birçok kişi yolda giderken bana soruyor!
Seçimde ne yapacağız, kime oy vereceğiz diye?
Ben de; “bana niye soruyorsunuz kardeşim, vicdan sende, terazi sende, akıl sende, bildiğin, inandığın yere oy verin işte” diyorum.
“Sen ne yapacaksın, kime oy vereceksin” diyorlar?
“Ben de Cumhuriyet rejimine oy vereceğim” diyorum!
“O ne demek” diyorlar?
“Düşünürsen bulursun ama bulamıyorsan bu işin mimarı olan vekiline sor” diyorum.
Çünkü her devrin bir yoğurt yiyeni vardır derler!
Şimdi revaçta olan da onlar.
Ama ya yarınlar?
O belli değil işte.
“Ocakta köttü va, her şeyin vakti va” derler!
***
Türkiye’den yurt dışına 253 bin 640 kişi göç etmiş!
Gidenlerin 116 bin 674’ü kadın, 136 bin 966’sı erkekmiş.
TUBİTAK SAGE, TAİ, ve ASELSAN’dan 100 Mühendis Hollanda’ya gitmiş!
Eh giden gider, kalan sağlar da bizimdir.
Hani öyle derlerdi ya?
Kala/kala sen, ben, bizim oğlan kalacağız her halde!
Allah sonumuzu hayır etsin.
***
Elektrik Mühendisleri Odası, Elektrik indirimin perde arkasını açıklamışlar!
1 Ocak itibariyle para kente enerji bedeli %19 düşürülürken, iletim, dağıtım ve kayıp kaçak bedeline %16 zam yapılmış!
Bir bileniniz var mı?
Hiç zannetmem.
Nasıl ama?
Sağ gösterip, sol vurmuşlar!
Bu durumdan etkilenip acı çekene acımayana, umursamayana hiç acımazlar!
MEN DAKKA DUKKA!