İmandan Çıkaran Küfür Sözler:
Konu ile ilgili ayeti kerimede C.Hak şöyle buyurur:
'Ya Muhammed Senin Hakkında Söyledikleri Çirkin Sözleri Söylemediklerine dair Yemin ediyor¬lar. Halbuki o küfür sözünü elbette söylediler ve Müslüman oldukdan sonra kafir oldular....' (Tevbe74)
Bu ayeti kerime hükmünce küfür sözler ve davranışda bulunan bir kişi dinden çıkar.
Şöyle ki:
Şeairi islamdan olanları, farzıyeti ve haramlığı kesin olanları inkar etmek, onunla alay etmek, kuran ayetlerinin bazısına inanıp bazısını kabul etmemek, seran mübarek olan şeylere örneğin; Kitaba, Dine , İmana sövmek, bu iş inşallahla maşallahla olmaz demek. Hac için Araplara paramı yedi¬receğim demek, Hacca, Ezana velevki Arapça okunmasına karşı çıkmak, haramı helal, helali haram saymak, içki başka¬sına zarar verirsen günahtır zarar vermeden içmek haram değildir demek.
Yukarda Allah görüyor, biliyor diye Allaha mekan isnat etmek, Kuran da varsa kabul ederim yoksa kabul etmem di¬yerek hadiste olanları kabullenmemek gibi küfür sözleri bi¬lerek veya şaka veya oyuncakla söylemesi halinde bütün ulemanın ittifakı ile o kişi kafirdir.
Ancak hataen veya bilmeden veya zorlanarak veya dil sürücmesiyle küfür sözü söylerse, ulemanın çoğuna göre ka¬fir olmaz. Bazılarına göre kafir olacağı söylenmiştir. (Bahri Raik)
Müslüman küfür denilen söz ve davranışlardan her halde kaçınmalıdır.
Küfür Sözlerin Hükmü:
Küfür sözü söyleyenin imanı gider, İman gidince nika¬hı da düşer, hanımı ile birleşmesi zina olur. Kestiği hayvan yenmez, işlediği sevaplı amelleri batıl olur.
Nitekim ayette:
"Her kim dine ve İslam şeriatına küfür ederse bütün amelleri batıl olur." Maide5
Bu kişiye tövbe, tecdidi iman ve tecdidi nikah lazım ge¬lir. Tövbeden sonra, Müslüman iken yapamadığı farzların ve vaciplerin kazası vacip olur. Ayrıca hali vakti yerinde olan kişi, hac yapmış ise haccın iadesi gerekir. Ancak kıldığı na¬mazların, tuttuğu oruçların sayısı çok olduğu ve zor olacağı için iadelerine gerek görülmemiştir.
Tecdidi imandan sonra nikah da yerine gelmiş olur. Böyle bir nikah düşmesi talaktan sayılmaz.
Hanefî mezhebine göre giden sevaplı amelleri tekrar gelmez. Safiye göre bu amelleri geri gelir.(Konu hakkında geniş bilgi için Berika 4/356 ve M. Uysal'ın Bidatlar kitaplarına bakılabilir.)
İşledikleri bid'atler küfre varmayacak derecede olursa, kendi ibadetleri ve başkalarına imametleri de kerahatle caiz olduğu fıkıh kitaplarımızda zikredilmiştir.
Sonradan dine sokulanlar ameli ve itikadi olmak üzere ikiye ayrılır. İtikadi olanlara hurafe= Batıl inançlar denilir.