Hayat bazen insanlara türlü fırsatlar sunar.
Bazıları o fırsatları iyi kullanarak voleyi vurur ve topu 90’a takar.
Bazılar da, Sadri Alışık’ın hafızalara kazınan dillere slogan olan, Ofsayt Osman filmindeki “Bu da mı gol değil” repliğinde olduğu gibi hep ofsayt olurlar.
Bu durum okul hayatınızda olabilir, iş hayatınızda olabilir, aşk hayatınızda olabilir, siyasi hayatınızda olabilir.
Bazen çok kaliteli ve başarılı olacağına inandığın insanlar olur.
Ama bir türlü istediği pası alamadığı için etkisiz elaman olur.
Bazen de hiç hesapta olmayan kişi kale önünden geçerken top çarpar gol olur.
Alsana takımı kurtaran kahraman.
Ama sezonun geri kalan kısmında yan gelip yatar.
Çünkü zaten bir marifeti olmadığı için tesadüfen olmuştur.
Elbette eskiden beri siyasetin okulu yok denir.
Onun için partiler eskiden şehrin en güvenilen, en sevilen, ev gözde isimlerine gider belediye başkanlığı, milletvekilliği adaylığı teklif ederlerdi.
Üstelik bu isimlerin birçoğunun partiyle tam olarak bağıda olmazdı.
Siyaset şehrin önde gelen güvenilir insanları tarafından yapılırdı.
O insanlarda hiçbir zaman kendisi için değil şehri için çalışan çabalayan kişiler olurdu.
Siyaseti rant elde etmek için değil halkın menfaati için yapan adamlar olurdu.
Yani avare avare dolaşıp fırsat kollayanların yaptığı bir iş değildi siyaset.
Sonra?
Sonra yandı gülüm keten helva.
Ne diyor Yaşar Kemal, “O iyi insanlar o güzel atlarına atlayıp gittiler”
Hayat işte bazen insana güzel fırsatlar sunuyor.
Değerlendirmek ve onu iyi yönetebilmek kabiliyet ister, yürek ister, altyapı ister, tecrübe ister.
Bunlar yoksa sabun köpüğü gibi olursun.
Yani “Bir varmış bir yokmuş” misali.
Bir dönem Afyonkarahisar MHP’de iki adam vardı.
Biri Sandıklı eski Belediye Başkanı İsmail Elibol, diğeri Bozhöyük eski Belediye Başkanı Fatih Çetinkaya.
Bozhüyük nüfusu azaldığı için köye dönüşünce başkan boşta kaldı.
Diğeri Sandıklı Belediye Başkanıyken MHP İl Yönetiminin kendisiyle ilgilenmediği gerekçesiyle bir sonraki seçimde aday olmayacağını açıkladı.
Her ikisi de bir çok siyasetçinin aksine daha genç, daha popüler, daha yakışıklı, daha karizmatik olmaları nedeniyle bir anda popüler birer idol haline geldiler.
MHP’de o dönem Afyonkarahisar Belediye Başkanlığı için Engin Ayengin’in adaylığı açıklanması beklenirken gece yarısı bir operasyonla Genel Merkeze giderek “Halk Fatih Çetinkaya’yı istiyor” diye karar değiştiriliyor.
MHP o dönem gerçekten iyi bir fırsat yakalamıştı.
Hatta CHP bile MHP adayı Fatih Çetinkaya’yı destekliyordu.
Bir karşılaşmamızda Fatih Çetinkaya, “Seçim bitti ağabey kazandık ama eze eze kazanacağım” diye iddialı bir söz ettiğinde, “Futbolda bir tabir vardır yarım sıfır olsun bizim olsun denir” sözünü hatırlattım.
Neyse o kazandığına inanarak hava atarken gece gündüz çalışan Burhanettin Çoban ve AK Parti yeniden kazandı.
Sonra milletvekilliği seçimleri vardı.
Ortalık yine onlarca aday adayı çıktı.
MHP’nin elinde gerçekten çok kıymetli isimler vardı.
Valiler, vali yardımcıları, eski il başkanı, eski belediye başkanları.
Halkın genel görüşü MHP Fatih Çetinkaya’yı ve İsmail Elibol’u ilk 2’ye yazsın kesin 2 vekil gider diyordu.
İsmail Elibol ve Fatih Çetinkaya’nın inanılmaz bir rüzgar vardı arkasında.
Genel Merkez tercihini halktın ve tabanın görüşüne göre değil merkezi hassasiyetlere göre yaptı.
O zaman Fatih Çetinkaya için bir yazı yazmıştım.
Fatih Çetinkaya genç ve siyasette fazla bir tecrübeye sahip değil gaza gelip her yere aday olmaya başladı.
Bu yanlış ve siyasette geleceğini tehlikeye atıyor demiştim.
Rüzgarı alıp gaza gelirseniz elinize kadar gelen fırsatı tepersiniz.
İsmail Elibol’da arkasındaki rüzgar ve desteğe rağmen MHP’de yeterince değerlendirilemediğini düşünerek bazı çıkışlar yapmaya başladı.
Sonra da MHP’den istifa etti.
İYİ Partiye katıldı.
Huylu huyundan vazgeçmez misali Elibol İYİ partide yaşanan bazı şeyleri bahane edip oradan da istifa etti.
Hayat bazen insanlara bazı fırsatlar sunar.
Sunulan fırsatları iyi değerlendirmek kişilere kalıyor.
Ekip, tecrübe, ortak akıl ve istikrarlı olmak lazım.
Bunları yapamazsanız, her gördüğünüz yere aday olup kendinizi yıpratıp siyaset sahnesinden kaybolup gidersiniz.
Siyaset tarihi kayıp yıldızlarla dolu.
Ne diyor Ferdi Tayfur usta, “Yıldızlarda kayar durmaz yerinde”
Yazık ettiniz kendinize İsmail Elibol ve Fatih Çetinkaya.
Saman alevi gibi parladınız sonra kül olup gittiniz.