Seçim çalışmasında artık son aya girdik ve sadece 30 gün kaldı.
Belediye başkan adaylarının seçim vaatleri havada uçuşuyor.
Otoparklar, akvaryumlar, sosyal konutlar, emekli ve dar gelirliye yardımlar, kentsel dönmüşüm, bölgenin yetmez Ege’nin yıldızı derken her aday 50 civarında plan ve projeden bahsediyor.
Hatta hızını alamayıp Afyonspor’u süper lige çıkaranlar bile var.
Hepsi çok güzel umarım kazanan aday verdiği sözleri yerine getirir.
Seçim dönemi olunca elbette adayların bir kısmı ziyaretimize gelip projelerinden ve çalışmalarından bahsediyor.
Bir kere şunu söylemek lazım.
Aday olan herkesi tebrik ediyorum.
Hepsinin kaygısı daha yaşanabilir bir şehir kaygısından yola çıkarak aday oluyorlar.
Aday olmak kolay bir iş değil.
Mesele aday olmakla kalmıyor bir ekibiniz olması lazım.
Bir planınız projelerinizin olması lazım.
Seçim boyunca harcayacak kadar ciddi bir miktar paranız olması lazım.
İşinizi gücünüzü, evinizi ailenizi bırakıp çarşı pazar, kahve mahalle dolaşıp çalmadık kapı sıkmadık el bırakmayacaksın.
Ne için memlekete faydalı bir şeyler yapmak için.
O bakımdan aday olmak kolay bir iş değil.
Kendi konforunuzdan vaz geçip büyük bir mücadelenin içine giriyorsunuz.
24 saatin neredeyse 20 saatinde çalışmak lazım.
Dedik ya başkan adayları ziyaretimize gelip hem kendilerini tanıtıp hem de projelerinden bahsediyorlar.
Hepsine kapımız açık hoş gelmişler sefa gelmişler.
Ancak dün ilk defa farklı bir ziyaretçim oldu.
Deva Partisi Belediye Başkan adayı Tarık Tunç.
Mermer sektöründen önemli isimlerden birisi.
Daha önce hiç karşılaşıp tanışmadık.
Ama bir birimizi biliyormuşuz.
Bir kere en karizmatik aday olduğunu çok net bir şekilde söylemeliyim.
Görüşme sonrasında fotoğraf çektirirken önce kendi pozunu verdi sonra benden rol aşırarak benim meşhur pozumdan verdi.
Neyse gelelim asıl meseleye.
Dedik ya vekillik ve başkan adaylığı seçim süreçlerinde adaylar ziyaret eder.
Her gelen kendisi ve çalışmalarından bahseder.
Normaldir bir hazırlığı var ve anlatmak lazım.
Ama ilk defa farklı bir taleple ziyaretime gelen kişi Tarık Tunç oldu.
Dedi ki, “Afyon’da kültür merkezi yok, bakanlığa ait Hattat Karahisari var ama orası da atıl.
Ben belediye başkanı olursam orayı nasıl daha aktif kullana bilirim.
Tiyatro başta olmak üzere kültür ve sanatı nasıl halka yayarız.
Bu konuda neler yapılabilir.
Takip ediyorum siz yıllardır Afyon’a özel tiyatrolar getiriyorsunuz.
Bu konuda Afyon için ne yapabiliriz.
Bu şehri kültür ve sanat şehri nasıl yaparız” diye sordu.
İşe bakar mısın?
İlk defa bir aday ne yapabiliriz diye bir soru soruyor.
Kültür ve sanatı halka ve daha uygun fiyatlarla ne yapabiliriz?
Bedavadan demiyor.
Çünkü kültür sanat bedava olacak bir iş değil.
10 lira, 20 lira 50 lira’da olsa bir bedeli olması lazım.
Bedava kültür, sanat, spor olmaz.
Onu yapanlar halka iyilik yapmıyor.
Halkı, toplumu bedavacılığa alıştırıyor.
Valilik belediye futbol takımı için her yıl 8-10 milyon para bulup harcıyor.
Ama seyirci 20-30 liralık bilete para vermeden maçları izlemek istiyor.
Böyle bir düzen yok.
Onun için Deva Partisi Belediye Başkan adayı Tarık Tunç’un ziyareti ve nasıl yapabilirim diye sormasına çok şaşırdım.
Hani herkes ortak akıl, konuşarak birlikte yönetim diyor.
Sonrada hepsi lafta kalıyor ya o bakımdan önemsedim.
Kültür ve sanatı halka daha uygun şartlarda neler yapılabilir.
Uzun bir süre karşılıklı konuştuk.
Örnekler verdik, yapılabilirliğini izah etmeye çalıştık.
Yolu açık olsun.
Adaylar arasında ilk defa ayakları %100 yere basan ve ilk göreve geldiği andan itibaren uygulanacak bir seçim vadi olarak karşıma çıktı.
Ne diyelim Deva Partisi Belediye Başkan adayı Tarık Tunç’u tebrik ediyorum.
Umarım kazanır.