Prim gün süresini doldurmasına rağmen yaş şartını yerine getiremediği için emekli olamayan yüzbinlerce kişi EYT ile ilgili son haberleri yakından takip ediyor.
1999 yılından sonra hayatımıza giren EYT 4447 sayılı kanun ile emeklilik yaşının yükseltilmesiyle ortaya çıkmıştır. 8 Eylül 1999 tarihine kadar emeklilik şartı,
Kadınlar için 20 yıl
Erkekler için 25 yıl sigortalılık şartı ile birlikte, 5000 prim günüydü.
8 Eylül 1999 tarihinde çıkartılan kanun ile emekli olabilmek için yaş şartı getirildi. Buna göre emeklilik yaşı kademeli olarak
Kadınlarda 58
Erkeklerde 60 a çıkarıldı.
2008 yılında yapılan ikinci değişiklikle de emeklilik yaşı 2036 dan itibaren yeniden kademeli olarak artırılarak kadın ve erkeklerde 2048 yılında 65 yaşta eşitlenecek.
Emeklilik yaşı için bekleyenler sağlık hizmetlerinden nasıl yararlanabilirler?
Prim ödemeden sağlık hizmetlerinden yararlanmak mümkün müdür?
İşten kendi rızası ile ayrılanlar ya da işten çıkarılanlar çıkış yapılan tarihten önceki son 1 yıl içinde 90 gün prim ödemişse 100 gün doktor muayenesi ve eczane hizmetlerinden yararlanmaya devam edebilirler.
Eğer son 1 yılda 90 gün prim ödeme şartı oluşmamışsa, doktor muayenesi ve eczane hizmetlerinden faydalanma süresi 10 güne kadar düşer.
Emeklilikte yaşa takılanlar olarak ifade edilen kişiler çeşitli mecralarda devletten emekli maaşı bağlanmasa da en azından sağlık hizmetlerinden emekli olmuş gibi yararlandırılma taleplerini dile getirmektedirler. Tabi bunun için yasal düzenleme gereklidir.
EYT lilerin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için en kestirme yol, bakmakla yükümlü olunan eş ya da çocuklar üzerinden sağlık yardımı alabilecek olmalarıdır. Şöyle ki, ailede baba yaşa takılmış emekli olamıyor ve sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor diyelim, eğer eşi çalışıyorsa onun üzerinden sağlık hizmetlerinden faydalanabilir. Başka bir örnek vermek gerekirse, ailede baba yaşa takılmış emekli olamıyor ve eşi de çalışmıyor ama çocukları çalışıyor, bu kezde hem anne hemde baba, çocuğun üzerinden sağlık hizmetlerinden faydalanabilir.
Ya da ailedeki hiçbir fert çalışmıyor, bu gibi durumlarda da devreye genel sağlık sigortası GSS giriyor.
Ailenin nüfusa kayıtlı olduğu il ya da ilçede valilik ya da kaymakamlığa giderek gelir testi yaptırmaları gerekiyor.
Gelir testi sonucunda aile içinde kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin üçte birinden az ise bu aile gss primi ödemeden sağlık hizmetlerinden faydalanabilir.
2020 yılı için ailedeki kişi başına düşen gelir 981 TL den az ise bu kişilerin gss primi devlet tarafından ödenir.
Gelir testi sonucu, geliri asgari ücretin üçte birinden fazla çıkan kişiler ise 2020 yılı için aylık 88.29 TL ödeyerek sağlık hizmetlerinden faydalanabilirler.
Ayrıca bakmakla yükümlü olunan çocuklardan liseyi bitirenler 20 yaşını, yüksek öğretimden mezun olanlar ise 25 yaşını geçmemek üzere mezun olduktan itibaren 2 yıl daha sağlık hizmetlerinden faydalanabilirler.
-18 yaşını doldurmamış kişiler
-Tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişiler
-Trafik kazası halleri
-İş kazası ve meslek hastalığı halleri
-Bildirimi zorunlu olan bulaşıcı hastalığı olanlar
-Yetim aylığı alan çocuklar
KOŞULSUZ ŞARTSIZ SAĞLIK HİZMETLERİNDEN YARARLANABİLİRLER