KISKANANLAR ÇATLASIN!
Başlığa aldığımız iki kelime bir müzik parçasının kulağa hoş gelen melodileri değildir. Bilakis ciddi meselelerin anlaşılabilirliğini daha da kolaylaştırmak için özenle seçilmiştir.
Yenilerde siyasi propagandalar konu olmuş Eski Türkiye - Yeni Türkiye söylemlerinde, ortaya konmuş Yeni Türkiye'yi Avrupa ve Dünya kıskanıyor fantezisi üzerine anonim bilgilerle bir sıralamaya kalkışalım;
Bizi kıskananların başında Almanya geliyordu, sadece 9 bin makam aracına sahip olduğu için. Gelişmiş ülke olduğu halde ülke yöneticilerine verecek makam aracı yok!
Fransa'nın 8 bin makam aracına göre bin fazlasıyla övünmüyorlar bile.
Doğunun gelişmişlerinden Japonya 12 Bin makam aracıyla listede kendine yer bulabilmiş
Anlaşılan o ki Almanya, Fransa, Japonya öyle kalkınmış gelişmiş değil rakamlar onu gösteriyor. 125 bin makam aracıyla zirvenin üst sıralarında yer alan Türkiye neredeyse 10 ülke toplamı kadar makam aracına sahip.
Sadece makam aracı sayısınca değil, makam uçağı sayısında da İtalya, Almanya, Fransa, Japonya’ dan fazlası bizde var.
Yazlık kışlık saraylarımız, görkemli maç izlemelerimiz, Cuma namazı gidiş gelişlerimiz kamu da tasarruf genelgeleriyle uyumlu bir şekilde arzı endam ederken bizi kıskanmalarını nasıl engelleyebiliriz?
Bisikletle makamına giden İskandinav ülke başbakanları manzarayı tamamlıyor.
İşin esprisi bir yana Türk Silahlı Kuvvetlerimizi, terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizi modernize ederek yerli ve milli araç gereçle ne kadar donatabiliyoruz?
Mavi vatanımızı, denizlerde haklarımızı daha fazla nasıl sağlayabiliriz veya koruyabiliriz?
Daima çepeçevre kuşatılmak istendiğimiz fiziki, psikolojik, askeri manevralara karşı beka sorunlarımız, aşmada ne derece hazırlıklıyız?
Küresel sistemin kültür bombardımanlarına karşı koyacak savunma doktrinimiz hazır mı?
Deizm, Ateizm gibi cereyanları bertaraf edecek, ilayı kelimetullahı dünya hastanesinin eczanesine koyacak çalışmalar yapabiliyor muyuz?
Kaybettiğimiz bilim adamlarını tersine göçle ülkemize kazandırabilecek çalışmalara imza atabiliyor muyuz?
Giyilebilir kuşanılabilir teknolojiler dünyayı sararken biz nerelerdeyiz?
Görme sorunu için geliştirilen gözlük, vakti daha etkili kullanmak için geliştirilen kol saatleri, bileklikler, ayakkabıdan kulaklıklara, implantlardan sağlık ve spora her alanlarda teknolojik yenilikler birbirini kovalarken biz neresindeyiz?
Bilim-Kurgu filmlerinden alışkın olduğumuz görüntüler bir bir gerçekleşiyorsa bunları kurgulayanlar arasında bizim olmadığımız anlaşılmaktadır.
Tarihe şan, şeref teknolojiler kazandırmış Türk milletinin okumadan, ilimden, teknolojiden uzak kalmasının bizi nerelere getirdiğini resmetmeye çalıştık.
Öğretmenliğe verilen önemsizleştirmenin yaşanılan çöküşlerde önemi büyüktür. Öğretmen evden çıkarken işe gidiyorum diye çıkmaz okula derse gidiyorum diye çıkar. Yılan hikayesine dönen ve bir türlü kanunlaşamayan öğretmenlik meslek kanununa acilen el atılarak milletim uyan çağrılarına yeni bir besmele çekilebilir.
Türkiye' nin kendi yol haritasını dünya şartlarına göre belirlemesine, bunun için de milli iktidarlara, ciddi devlet projelerine ihtiyaç vardır.
1446. Hicri yılının uyanışlara, hayırlara, aklımızı başımıza devşirebileceğimiz gelişmelere vesile olmasını diliyorum.
Andımızı yüksek sesle söyleyerek, doğruyum, çalışkanım diyerek gereklerini yerine getirirsek varsın kıskananlar çatlasın.
Himmet KASAL
Yorumlar
Kalan Karakter: