Kim istemez ki, terörün olmadığı, insan kanının haksız yere akmadığı, Adaletin her yerde, her zaman, herkes için uygulandığı, huzur ve BARIŞ dolu Türkiye’yi?
Güzel sloganlar arkasına kamufle olmuş nice projelerin kurbanı olmasak; bugün dünyanın önde gelen, sayılı, itibarlı, huzurlu ve müreffeh toplumları arasında olurduk.
Olmayan bir sorunu varmış gibi algılatarak “Kürt Sorunu” diye ortaya sürmek, bilerek ya da gafletle MİLLET DÜŞMANLARI’ nın oyununa hizmettir.
Ülkemizde cumhurbaşkanından devlet adamlığına, yerel yönetimlerden askeri alanlara, siyasi partilere başkanlık, yöneticilik, illere valilik, ilçelere kaymakamlık, hâkim ve savcılık vb. dâhil bütün makamlara gelebilen kürt vatandaşlarımız varken ve bunlar da hallerinden memnunken neden kaşıya kaşıya olmayan yaralar açılmaktadır?
“Kürt sorunu” yoktur, VATAN BÖLME girişimi vardır.
BOP yani Büyük Ortadoğu Projesi’nin uzantısına hizmet edeceği aşikâr olan “Terörsüz Türkiye” açılımı karanlık bir sürecin başlangıcı olmamalı. Geçmişte yaşanan çözüm sürecinin, nasıl ülkemiz insanlarına ve kaynaklarına zarar verdiği unutulmamalı, aynı hatalara düşülmeye engel olunmalıdır.
Yugoslavya ve Lübnan örnekleri ortadayken, bölünmeye kapı aralayacak Türk- Arap-Kürt ayrımı bazında mevkileri paylaştırmak da ne ola?
Milletimizi vatansız ve devletsiz bırakacak, eyalet, özerklik istekleri ve vatanı bölme tuzağına asla düşülmemelidir.
Milletin kahir ekseriyetinin değil, İmralı canisinin, kandil kandırılmışlarının sesine kulak vermek, onlarla pazarlık etmek, komisyonlar kurmak Gazi Meclise yakışmaz. Şehit ve Gazilerimizle yakınlarını üzecek bu davranışlara onay verecek milletvekilleri, kamu huzurunda vekillikten düşmüş ve vicdanlarda mahkûmiyeti hak etmiş olurlar.
--- --- --- --- --- --- --- --- ---
Orman yangınları ve sellerle uğraşılırken Türkiye’nin bekasını ilgilendiren İklim Yasası, güya dünya ile eklemlenmek adına meclisten geçiriliyor.
Bütün canlıların hayat kaynağı olan suyun azalması üzerine düşünülüp tedbirler, projeler geliştirilecek yerde, dışarının baskısıyla böyle bir yasanın apar topar çıkarılması, ulusal çıkarlarımıza aykırıdır.
“Petrolsüz yaşayabilen insanlar susuz yaşayamaz.”
Türkiye’nin farklı ülkelerle sınırlarını oluşturan 22 akarsu ülkemiz topraklarından geçmektedir. Bilhassa Aras – Fırat ve Dicle gibi önemli nehirlerimizden hem ülkemiz hem de komşularımız faydalanmaktadır. BM raporuna göre; Türkiye’nin elinde bulundurduğu bu kaynaklar yüzünden, korkulan tarih olarak 2040 yılında Türkiye’ye savaş açılacağı belirtilmektedir. Bu nimetlere yani sularımıza sahip çıkıp gelecek nesillerimize ve komşularımızın istifadesine sunmak önemli bir insanlık görevi olup su savaşçılarının fırsatçılığını önleyecektir.
Nil nehrinin, Mısır’la beraber daha birçok ülkeye hayat verirken, Fırat ve Dicle’nin de Türkiye ile beraber Irak Suriye gibi Mezopotamya havzasına hayat verdiğini unutmamak gerekir.
Ortadoğu geniş bir alandır belki ama kalbi Mezopotamya havzasıdır. Petrol ve su kaynaklarınca zengin olan bu bölge, bütün tarih boyunca emperyalistlerin hedefinde olmuştur. Kanlı savaşların, entrikaların, ihanetlerin odağında her zaman Ortadoğu coğrafyası vardır. İnsanları besleyen tarım ve hayvancılık olmakla beraber, bunların hayat kaynağı da SU’dur. Orman yangınını da söndüren SU’dur.
21.asır da geçmiş asırlar gibi her türlü gelişmelere sebep olsa da tarımsal üretim hiçbir zaman ekonomik ve toplumsal önemini kaybetmediği için dünyanın her yerinde karşılıksız desteklenmiş ve geliştirilmiştir. Maalesef ülkemizde bu yöndeki destekler yetersizdir. Milli Tarım Politikası benimsenmedikçe Tarım ve Hayvancılık’ ta patinaj çekmelerimiz bitmez.
Himmet KASAL
Terörsüz Türkiye, Güzel Slogan
Yayınlanma :
08.08.2025 01:54
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: