AKTÜEL
Bu bölümde güncel olayların analizini yapacağım. Analizlerim daha çok hukuki olacak, lakin sizi yoğun bir hukuk diliyle sıkmamak adına olayına ve zamanına göre değişmek suretiyle, farklı disiplinler açısından da analizler yapacağım.
Sosyal medya trollüğü günümüzün en önemli işlerinden bir tanesi. Para karşılığı belirli siyasi grupların istediklerini yazan, belirli firmaların reklamını yapan veya onları kötüleyen kimseler mevcut. Hatta bunu gelir kapısına çevirmek için kendisine hakaret ettiren, sonrasında ceza davası açıp uzlaşma ile para kazanan az ünlüler ve yarı ünlüler mevcut. Sonrasında ise tazminat davası açarak bu kazançlarının üstüne pay alıyorlar. Çoğu avukat ücretsiz bir şekilde bu kimselerin işlerini takip edip sürümden kazanmak derdinde. Yakın zamanda bir yerel mahkeme yine böyle bir şikayette kimse kendi neden olduğu durumdan hak temin edemez gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar(halk deyişiyle takipsizlik kararı)verdi. İşin bu kısmının etik olup olmadığı tartışma konusu. sosyal medya trollüğü halktaki kutuplaşmayı arttıran bir şey. Kendisi gibi düşünmeyen herkesi aptallıkla yaftalayan insanlar bazen ipin ucunu kaçırabiliyor.
Yakın zamanda twitterda bir sosyal medya trolü alevileri hedef göstererek ne yazık ki haddini aştı. Ülkemizde ayrışma had safhadayken bu tür paylaşımlar yapması, bu paylaşımları yapan kişinin bir üniversitede akademisyen olması gerçekten çok korkunç ve üzücü bir durum. Toplumdaki eğitimli insanlar bunları yaparsa eğitimsizler birbirine neler yapar kim bilir… Sonrasında espri yaptım vs dedi, paylaşımlarını kaldırdı lakin iş işten geçmişti.
NE ÖĞRENDİM
Bu bölümde öğrendiğim yeni bilgileri, merakımı cezbeden olayları, deneyimlerimi sizlerle paylaşacağım.
Berat Mutluhan Seferoğlu felsefe, bilimsel-kişisel gelişim ve koçluk gibi konularla iştigal eden bir arkadaşımız. Youtube kanalında Politik Olan Biyolojiktir isimli bir seri başlattı. Bu seri gündemimiz olan siyasetin biyolojik temellerini anlatıyor. Siyasi duruşumuzu ve düşüncelerimizi bizler hep ailemiz, çevremiz, yaşadıklarımızın bir eseri olarak görürüz. Lakin işin %40-50’lik kısmı genetik faktörlerden geliyor. Siyasi partilere hissedilen aidiyet duygusu tıpkı ilkel kabilelerdeki kabileye mensup olma davranışına benzeyen eğilimler gösteriyor. Grup aidiyeti hisseden bireyler siyasi liderleri ne söylerse doğru kabul ediyor. Her grupta doğal şekilde ortaya çıkan bir hiyerarşi var, her kabilenin bir lideri var, çok istisnai durumlar hariç. Lider eşitlikçi davranmalı, yani yakın çevresine maddi-manevi fayda sağlamalı, hep bana derse etrafındaki kimseler lideri indiriyorlar. Gerçek hayattaki ve sosyal medyadaki paylaşımlar iç gruba aidiyeti sinyallemek, iç grup içinde yükselmek için yapılıyor. Ötekiyi şeytanlaştırmak, eleştirmek, şeytanın yer yüzündeki gölgesi ilan etmek ise grup sadakatini maliyetli bir şekilde kanıtlamak maksadıyla yapılıyor.
Yine insanlar rasyonel şekilde kararlar verip siyasi inançları dahil hiçbir inançlarını oluşturmuyor. Burada inanç kelimesi iman anlamında değil daha çok düşünceler-bilinen şeyler anlamında kullanıldı. İnsanların temel inançları haricinde ki bunlar çok az diğer bütün inançları değiştirilebilir kaygan bir zeminde bulunuyor. Bu yüzden siyasi liderler bugün A diyince mensuplar A’yı, yarın B diyince B’yi savunup bundan hiçbir rahatsızlık duymuyor. Siyasi liderlerde karizma da çok önemli bir faktör. Uzun boylu, retorik-hitabeti etkili olan, statüsü güçlü kimselerin söylemlerine insanlar daha çok çekiliyor ve bunlar daha fazla oy alıyor. Özellikle orta yaş ve üstü kadınların oy kriterini tek başına bu etkiliyor. Konu ilginizi çektiyse şuraya link bırakalım:
https://www.youtube.com/watch?v=80fk1se2hEw
https://www.youtube.com/watch?v=wOlQhW1UmLs
NİTELİKLİ EĞLENCE
Bu bölümde okuduğum kitapları, seyrettiğim filmleri-dizileri, oynadığım oyunları ve eğlenceye dair diğer tavsiyeleri vereceğim. Hiçbirimiz robot değiliz, sürekli çalışamayız, kaliteli zaman geçirip eğlenmemiz gerekir. Ancak bunları amaçsız bir şekilde yaptığınızda eğlence sizin için yalnızca bir kafa dağıtma aracı olacaktır. Bu nedenle tavsiyeler kıymetlidir.
Isaac Asimov bilimkurgunun kurucu babalarından birisi. Bilimkurgu edebiyatında kendisi kadar saygı duyulan başka birisi nadirdir. Kendisi Vakıf serisiyle daha çok bilinse de hikayeleri de inanılmaz güzel. Filmi de yapılan Ben Robot isimli eserini 1950 yılında kaleme almış. Ben Robot, 7-8 tane hikayeden oluşan inanılmaz bir eser. Okurken zamanının nasıl aktığını unutuyorsunuz. Hikayeler günümüzden yaklaşık 73 yıl önce yazılmış olmasına rağmen zeka dolu, ufuk açıcı, bazıları günümüzde bu gerçekleşebilir mi diye düşündüğümüz teknolojik gelişmeler. Isaac Asimov günümüzde yaşıyor olsaydı yapay zekadaki gelişmeler başta olmak üzere teknolojik ve biyolojik gelişmeler onu ziyadesiyle memnun ederdi. Ben Robot isimli bu başucu eserini okumanızı tavsiye ederim.
ALINTILAR
Bu bölümde ünlü insanlardan, bilim adamlarından, kurgusal olan veya olmayan muhtelif kitaplardan alıntılar paylaşacağım. Bu bölümün maksadı sizlere bir sonraki yazıya kadar kuru kuru veda etmemek.
Aniden hatırlandıkları zaman anılar insanın içini sızlatır.
Isaac Asimov-Vakıf