AKTÜEL
Bu bölümde güncel olayların analizini yapacağım. Analizlerim daha çok hukuki olacak, lakin sizi yoğun bir hukuk diliyle sıkmamak adına olayına ve zamanına göre değişmek suretiyle, farklı disiplinler açısından da analizler yapacağım.
Ekonomide yer alan Pareto prensibine yani diğer bir deyişle 80–20 kuralına göre sorunların yüzde 80'ini nedenlerin yüzde 20'si oluşturur. Türk hukuk sisteminde de belli başlı sorunlar ön plana çıkmaktadır. Yalnızca bu sorunların giderilmesi dahi hukuk sistemimizin işlemesindeki aksaklıkları bir nebze olsun giderebilecektir.
Bu sorunların en önemlisi şüphesiz ki yargılamanın yavaşlığı sorunudur. Geç gelen adalet bazen gerçekten de adalet olmamaktadır. Tebligatların yurtdışına zor yapılması, e-tebligatın vatandaşa sirayet edecek şekilde yaygınlaşmaması, tebligat kanununun güncellenmemesi, kötüniyetli kimselerin tebligat adreslerini sildirmesi, ortaklığın giderilmesi gibi çok fazla tarafın olduğu davalarda tebligatların zor yapılması gibi sorunlar yargılamayı uzatmaktadır. Tanıkların dinlenilmesi konusunda hangi konuda dinlenileceği yazılmamışsa dilekçedeki her konuda dinlenir minvalindeki Yargıtay kararının uygulaması yüzünden tanık dinleme işi yargılamayı gereksiz uzatan bir sürece dönüşmekte, HMK’nın lafzındaki “ tanıkların hangi konularda dinletileceği açık şekilde yazılmalıdır “ prensibine aykırı uygulama yerleşik uygulama haline gelmektedir. Dosyalarda bilirkişi incelemesi yargılamayı uzatan bir başka sorundur. Bilirkişilerin kendilerine verilen süreye riayet etmemesi, hakimlerin emin olamayıp bazı dosyalarda gereksiz şekilde üç-dört tane bilirkişi raporu alması, hakimlerin bilirkişi raporu alınmasına aslında gerek olmayan hukuki meselelerde dahi bilirkişiye başvurma sevdası da yargılamayı yavaşlatan başka bir unsurdur. Hakimler keyfi olarak bazı dosyalarda karar vermekten kaçınabilmekte, tayin beklemekte ve karar mercii olarak görevlerini yerine getirmekten imtina edebilmektedir. Böyle durumlar için göstermelik hedef sürelerden ziyade ciddi denetimler getirilmelidir. Yine hakimlerin gereksiz şekilde duruşma günü vermesi, planlama sıkıntıları da yargılamayı uzatmaktadır.
Diğer hukuki sorunlara başka yazılarımızda değinmeye devam edeceğiz.
NE ÖĞRENDİM
Bu bölümde öğrendiğim yeni bilgileri, merakımı cezbeden olayları, deneyimlerimi sizlerle paylaşacağım.
Düzgün bir gece uykusu hayattaki en mühim şeylerin başında geliyor. Geçmişte Sadece Aptallar 8 Saat Uyur şeklindeki bilim dışı kitapların olumsuz etkileri ne yazık ki günümüzde dahi hissediliyor. Günde 7-8 saat uyumak, genetik bir anomaliniz yoksa yapmanız gereken şey. İyi bir uyku uyumamak insanların bağışıklık sisteminin zarar görmesine ve pek çok hastalığa maruz kalmalarına neden oluyor. Uyku problemi yaşayan insanlara şöyle özet tavsiyeler vereyim:
1.Uyandıktan sonraki 30-60 dk içinde doğrudan güneş ışığı ile temas etmek, mümkünse camın ardından vs. olmaması lazım. Gece batmadan önce güneş batarken yürümek.
2.Gece yatmadan evvel sıcak duş almak
3.Uyuduğunuz odanın camını açıp odayı soğutmak
4.Akşam 15-16’dan sonra kafein-tein tüketmemek(kahve-çay vs)
5.21’den sonra bilgisayarı-telefonu gece ışığı moduna almak, oturduğunuz odanın tepe ışığını kapatmak
6.Yeterince uykunuz gelmeden yatağa yatmamak
7.Uyku açmayacak kitap okumak
8.Gün içinde aktif hareket edip yorulmak
9.Doktor kontrolünde belirli takviye-ilaçlar kullanmak
10.Uyumadan önce yemek yememek, fazla su içmemek
NİTELİKLİ EĞLENCE
Bu bölümde okuduğum kitapları, seyrettiğim filmleri-dizileri, oynadığım oyunları ve eğlenceye dair diğer tavsiyeleri vereceğim. Hiçbirimiz robot değiliz, sürekli çalışamayız, kaliteli zaman geçirip eğlenmemiz gerekir. Ancak bunları amaçsız bir şekilde yaptığınızda eğlence sizin için yalnızca bir kafa dağıtma aracı olacaktır. Bu nedenle tavsiyeler kıymetlidir.
Kısa öykü okumayı ve amatör şekilde yazmakla uğraşmayı oldum olası sevmişimdir. Bazı kısa öyküler bir romandan daha fazla vurucu olabiliyor. Kısa öykü türleri içinde en beğendiğim iki tür korku hikayeleri ve bilim kurgu-sci fi hikayeleri. Alıntılar kısmında ilgisi olan okuyucular için bunların iki güzel örneğinin linkini bıraktım.
Ruhşen Doğan Nar‘ın editörlüğündeki Roket Bilimkurgu Öykü Dergisi Türkiye’nin ilk bilim kurgu öykü dergisi. Plüton yayınevinden çıkan dergi ilk baskısını kısa süre içerisinde tüketti. Türe olan ilginin günümüzde bu kadar artması ilgi çekici. Nitekim Ruhşen öykü yazmaya başladığında Orkun Uçar’ın kurduğu Xasiork Öykü Kulübü vardı ve bir avuç insandan müteşekkildi. Günümüzde ise hem okuyucu sayısı hem yazar sayısı tatmin edici düzeye ulaştı. Uzun zamandır okuduğum en eğlenceli dergi olan bu dergiyi beğeniyle türün meraklılarına tavsiye ederim:
https://www.kitapyurdu.com/kitap/roket-1/635647.html&publisher_id=10829
ALINTILAR
Bu bölümde ünlü insanlardan, bilim adamlarından, kurgusal olan veya olmayan muhtelif kitaplardan alıntılar paylaşacağım. Bu bölümün maksadı sizlere bir sonraki yazıya kadar kuru kuru veda etmemek.
“AC’nin bilinci -ki bir zamanlar tüm Evrendi- Kaosu ele alıp uzun uzun düşündü. Adım adım yapılması gereken yapılmalıydı.
Ve AC Işığa “OL!” dedi.
Ve Işık oldu…..”
Isaac Asimov-Son Soru,öykünün tamamı için:
https://www.bilimkurgukulubu.com/edebiyat/kisa-oyku/son-soru-isaac-asimov-kisa-oyku/
https://www.bilimkurgukulubu.com/edebiyat/kisa-oyku/yumurta-andy-weir-kisa-oyku/