24 Temmuz Basın Bayramı, ‘bayramı mı?’ değil.
24 Temmuz neden bayram olarak kutlanmaya başladı?
Osmanlı döneminde Valiler memurlarını gönderip matbaaları denetliyor.
Sakıncalı gördükleri haberleri gazeteden çıkartıyorlar.
Karşı ve eleştirel bir yazının çıkması yasak.
Olay şöyle gelişiyor.
İstanbul’da çıkan gazeteler, Osmanlı Devleti’nde II. Meşrutiyet’in ilan edildiği 24 Temmuz 1908 günü gazeteciler ve matbaa işçileri gazetenin kapsının önünde kol kola girip etten duvar örüp sansür memurlarını içeri sokmuyorlar.
Ertesi gün gazeteler sansürlenmeden çıkmasını sağlıyorlar.
Gazetecilerin özgürlük ve birlikte mücadele günü oluyor.
Sonra Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 1948 yılında basın bayramı kutlamak için bir tarih arayışına gidiyor.
Birkaç tarih var ama 24 Temmuz mücadele tarihini Basın Bayram olarak kutlamaya karar veriyor.
Ancak basın bayramı sadece 22 yıl kutlandı.
12 Mart 1971 Muhtırası sonrası baskıların İstibdat Dönemi'ni hatırlattığı gerekçesiyle “Basın Bayramı” olarak kutlamaktan vaz geçiliyor.
1971 yılından sonra “Basın Bayramı”, yerine “Gazeteciler Günü ve Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü” oluyor.
24 Temmuz Gazeteciler Günü ve Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü kutlu olsun.
24 Temmuz Gazeteciler Günü ve Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü için her yıl olduğu gibi bu senede Afyonkarahisar valiliği ve belediyesi kahvaltı düzenledi.
Ne güzel birçok meslektaşımız böyle ortamlarda bir araya geliyor.
Böyle bir günde gazeteciler adına 2 dakika Cemiyet Başkanı Sezer Küçükkurt konuştu.
Sonrasında üç milletvekili, belediye başkanı ve TMO Genel Müdürü konuştu.
O ne alaka bilmiyorum ama misafir olarak katıldığı toplantıyı kendi basın toplantısına çevirdi.
Sonra vali hanım konuştu ve dağıldık.
Geleneksel olarak gazetecilere bir hediye verildi.
Hediye de bir yedek batarya.
Neyse bir gün önce İYİ Parti Milletvekili Hakan Şeref Olgun’da basın için bir kahvaltı düzenledi.
Her ne kadar valilik ve belediye kadar olmasa da bazı arkadaşlar katıldı.
Bir meslektaş biraz dalga geçer gibi.
HŞO kahvaltıya katılan gazetecilere 1000 TL dağıttı diye bir şey paylaşmış.
Duyduğumda çok ayıp etmiş, alanlar daha büyük ayıp etmiş dedim.
Nedir olay diye bir bilene sordum.
O’da fotoğrafını attı.
Bir firmanın alışveriş hediye kartı.
Sonra dedim ki yanlış saat bile günde iki kez doğruyu gösterir.
HŞO ile yıldızımızın uyuştuğunu söyleyemem.
Ancak yıllardır böyle günlerde gereksiz promosyon hediye dağıtanlara kızıyorum.
O promosyonlara verdiğiniz masraf yerine bir firmadan alış veriş kartı alıp verseniz daha faydalı olur.
Birçok meslektaşımız kıt kanaat geçiniyor.
O çekle belki çocuğuna, belki hanımına bir şeyler alsa daha faydalı olur.
Verdiğiniz hediye bir şeye yarar diye zaman zaman söylüyordum.
Ama kimse böyle bir girişimde bulunmadı.
Bazen bir termos, bazen kalem çoğu bozuk ve işe yaramayan ama kocaman gösterişli kutular içinde.
Bazen cep telefonu yedek bataryası, bazen benzeri şeyler.
Çoğu bir işe yaramayan üzerinde veren kişinin ve kurumun adı yazılı.
Göze sokar gibi.
Bu konuda HŞO’yu kutluyorum.
Doğru bir adım attığı için.
Umarım diğerlerine örnek olur.
Gazetecilik havalı bir meslek ama neredeyse boğaz tokluğuna yapılan bir meslek aynı zamanda.
Birçoğumuz ay sonunu zar zor getiriyor.
Bu nedenle HŞO’nun verdiği hediye çekini önemsiyorum.
Kimler katıldı, kaç kişi katıldı bilmiyorum ama en azından katılanlar çoluk çocuğuna gidip o mağazadan bir şeyler alabilir.
Tebrik ediyorum HŞO.
****** ****** ******
GEREKSİZ BİLGİLER
Temmuz ayı ve 5 gün olayı
823 yılda bir olan olay diye sosyal medyada gündeme gelen Temmuz ayında 5 Cuma, 5 Cumartesi, 5 Pazar günü olması herkes gibi benim de dikkatimi çekti.
Girip takvime baktım gerçekten de doğruydu.
5 Cuma, 5 Cumartesi, 5 Pazar günü vardı.
1 Temmuz Cuma olunca bu olay gerçekleşiyor.
Peki, gerçekten bu olay 823 yılda bir mi oluyor?
Öyleyse ne harika, çok şanslıyız.
İnternete girip sizin için kısa bir araştırma yaptım.
823 senede bir tekrarlayan bir olay değil.
1 Temmuz’un cuma gününe geldiği herhangi bir senede bu durum yaşanabiliyor.
Üstelik sadece Temmuz’a has bir durum değil 31 olan her ayda benzer bir durum olabiliyor.
Hayatımızın hiçbir evresinde muhtemelen bir işimize yaramayacak ama bu sene Ocak ayında pazar, pazartesi ve salı 5 kez yaşadık.
Mart’ta Perşembe, Cuma ve Cumartesi 5 kez oldu.
Mayıs’ta Salı, Çarşamba ve Perşembe
Temmuz’da Pazar, Pazartesi ve Salı 5 kez olacak.
Ağustos ayında Çarşamba, Perşembe ve Cuma 5 kez olacak.
Ekim’de Pazartesi, Salı ve Çarşamba 5 kez yaşayacağız
Ve Aralık ayında ise Cumartesi, Pazar ve Pazartesi 5 tane olacak.
Planınız ona göre yapın.
Bazen sosyal medyada gerekli gereksiz bilgiler dolaşıyor.
Buna inanıp vay be diyoruz.
Hiç, bir bakalım doğru mu? Demeden bizde paylaşıyoruz.
Bir yalanın, yanlışın parçası oluyoruz.