102. HAFTA TÜRKELİ GAZETESİ SANAT—KÜLTÜR
SAYFASI YAZILARI
HAZIRLAYAN: ŞABAN KORKMAZ
HAFTANIN AYETİ KERİMESİNİN MEALİ: “Ey iman edenler; Söz ve hareketlerinizde ileri gidip de Allah’ın ve Rasülünün önüne geçmeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Allah her şeyi hakkıyla işitir ve görür.” (Hucurat Suresi: 1)
&&&
HAFTANIN HADİS-İ ŞERİFİNİN MEALİ: “Allah’tan korkunuz. Beş akit namazınızı kılınız. Ramazan orucunu tutunuz. Mallarınızın zekâtını veriniz. Yöneticilere itaat ediniz (Bu takdirde doğruca) Rabbinizin cennetine girersiniz. (Tirmizi, Cum’a,80)
&&&
BAŞYAZI:
ŞABAN KORKMAZ
GERİYE KALANLAR NE OLUYOR?
(NE YAPACAKSAN SAĞLIĞINDA YAP)
Emine Hanımın apartmanından iki daire alarak gelip yerleşen birisi vardı. Karı koca o kadar zenginlerdi ki, evler, dükkânlar, arsalar, arabalar vardı ama gelin görün ki hayır işlerinden hiç mi hiç nasipleri yoktu.
Kadın kolundaki yirmi tane bileziği gören Emine Hanım bir gün o komşusuna dedi ki:
“Bak senin kolunda yirmi tane bilezik var. Bunlar koluna ağırlık yapmıyor mu? Gel bunun birisini hemen tanıdığım bir fakir aile var ona ver de sevaba gir. Böylece hem yardım etmiş olursun, hem de verdiğin hayır amel defterine işlenir ve kazanan sen olursun.”
Kadın şöyle bir düşündü ve şöyle sözler sarf etti: “Ben kocamın haberi olmadan bir şey yapamam.”
“Bu bilezikler senin değil mi?”
“Benim ama canım hiç vermek istemiyor.”
“Öyle de erinde gecinde bu bilezikler mirasçılarına kalacak ve arkandan bir güzel paylaşacaklardır.”
Emine hanım her ne söylediyse bir türlü komşusunu vermeye ikna edememişti. Ama olsun o tebliğ görevini bi hakkın yapmış bulunuyordu. İçi rahattı ama o kadın verebilseydi içi daha da rahat olacaktı. Artık bu saatten sonra yapacak bir şey yoktu.
Aradan iki sene geçmişti ki kadın ahirete irtihal etmişti. Mirasçıları da hemen evleri, arabaları, bilezikleri arsaları ve dükkânları paylaşmışlar ve arkasından bir fatiha dahi okumamışlardı.
Bu yaşanmış bir hikâyedir. Nakletmesi bizden, ders alınması bende dâhil hepimizden. Allah’ın verdiğinden vermeyi Rabbim cümlemize nasip eylesin. Âmin.
&&&
İKİ CİHAN MUTLULUĞU
“Her iki cihanda saadet ve mutluluğa erecek kişi sabahları hep uyanıktır. Sabah namazını kıldıktan sonra yatmaz. Sabah namazını kıldıktan sonra tesbih ve tehlil ile kalbini nurlandırmaya çalışır. Allah (c.c.)’ın yarattığı horoz bile bunu yapıyorsa vay halimize diyen çıkar mı içimizden?”
&&&
BİSMİLLAH DE!
İbretle bak pişmiş aşa,
Bir baksana kurda kuşa,
Başladığın her bir işe,
Gel hele bir Bismillah de…
Ş. Korkmaz
&&&
BİR UYARI!
“Sevgili Can Dostum! Sen her halükarda sesini değil sözünü yükselt. Yağmurlardır büyüten zambakları, gök gürültüleri değil. Her zaman ve her yere sözde değil özde icraatın olsun. Öylesine ki bir dilim ekmeğin bile varsa bölüşmeyi bil. Hiç şüphesiz ki kırılmış, paramparça olmuş bir dünyada yaşıyoruz. Hazreti İbrahim’deki teslimiyeti yeniden inşa etmek için çaba ve gayret içinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Cennete girme sebeblerinden olan 3S 1 te olan sofradan misafiri eksik etmeme gibi güzel bir alışkanlığı yapmaya ne dersiniz?”
&&&
CIBIL GELDİ CIBIL GİTTİ
Tonla malı mülkü vardı
Cıbıl geldi cıbıl gitti
Çeşit çeşit kürkü vardı
Cıbıl geldi cıbıl gitti.
Hipodromda atı çoktu
Marmaris’te yatı çoktu
Onarca lüks katı çoktu
Cıbıl geldi cıbıl gitti.
Bir salâvat getirmedi
Hiç bir işi bitirmedi
Kırık iğne götürmedi
Cıbıl geldi cıbıl gitti.
Ne insanlık ne bir mürvet
Ne dost bildi ne de hürmet
Damatlara kaldı servet
Cıbıl geldi cıbıl gitti.
Hırslarını önlemedi
Ne dediysek anlamadı
Nöbetçi’yi dinlemedi
Cıbıl geldi cıbıl gitti.
Nöbetçi Şair
(Şahin Ertürk)
&&&
KİME GÖNÜL BAĞLAYALIM?
Allah (c.c.) Dostlarından Bayezid-i Bistami’ye dediler ki:
-Su üzerinde yürüyormuşsun!
-(Öyle ama), bir çöp de su üstünde yüzer.
-Havada uçuyormuşsun!
-Kuşlarda havada uçar.
-Bir gecede Kabe’ye gidip geliyormuşsun!
-Bir cadı da bir gecede Hindistan’dan Demavend’e gidiyor (önemli ki bu gibi kerametler!).
-O halde erlerin işi nedir?
-Yüce Allah’tan başka hiçbir kimseye gönül bağlamamak.!
(Tezkiretü’l Evliya’dan)
&&&
İNSAN NASIL RAHATLAR!
İnsana mutluluk ve neşe veren, gam ve kederini gideren şeylerin içinde insanlara iyilik yapmak ve sadaka vermek vardır. Bu durum insanın gönlünü ferahlatan en güzel hasletlerden birisidir.
Hiç şüphesiz ki cömert ve cimri kişiler, üzerlerinde iki cübbe bulunan iki adama benzetilmişlerdir. Cömert kişi verdikçe cübbesi ve altındaki demir zırhı hep genişler, rahatlar ve bunların ağırlığını hissetmez. Cimri ise sıktıkça cübbesi ve zırhı daralır, büzülür, neredeyse boğulacak ve canı çıkacak gibi olur.
Allah sana verdi değil mi? Sen de O’nun verdiğinden versen neyin eksilir? Mal ödünç verilen bir şeydir, ömür ise yolcu. Hiç unutma mal su gibidir, kanallarını tutarsan acılaşır, akarsa tatlanır, durulur, yumuşak ve hoş bir su olur. Verirsen ömrün ve kazancın bereketli olur. Rabbim Cümlemizi Allah rızası için veren kullarından eylesin. Âmin.
&&&
KIL NAMAZI
Kıl namazı aç önünü,
Unut da gel sen dününü,
“Hu” diyenin var düğünü,
Aşkla şevkle kıl namazı.
Ş. Korkmaz
&&&
SAKIN HA!
(DİN DERSİ ÖĞRETMENİMİN SÖYLEDİKLERİNDEN)(
-Gıybet edip te müflis konumuna düşme
-Cennetteki yerini emin olarak bilenlerden olma.
-Ömrünü namazsız geçirenlerden olma.
-Ana-babaya, büyüklere asi olanlardan olma.
-Kapına gelenleri sakın boş çevirenlerden olma.
-Güler yüzlü olmak varken asık suratlı kimselerden olma.
-‘Benim kalbim temiz’ diyenlerden olma.
-‘Her şeyi ben bilirim’ diyenlerden olma.
-Haramlarla beslenenlerden olma.
-Bütün bir geceyi sürekli uyuyup geçirenlerden olma.
-Cimrilik postuna bürünenlerden olma.
-İnsanların yüzüne başka arkasından başka konuşanlardan olma.
&&&
DAL OLUR GELİR
Gıybet edeni görür de sen de gıybet edersen,
Yapılan nice güzel ameller sel olur gider.
Mazlumu, fakiri yalnızca Allah için seversen,
Kalbindeki nice iman filizi dal olur gider.
(Meselelerin Özü İsimli Kitabımdan)
&&&
ACABA
Geçen güne ah ettim,
Alan var mı acaba?
Bir şeyleri kaybettim,
Bulan var mı acaba?
Şaban Korkmaz
&&&
İNCİLERDEN BİR DEMET
*Güzel ahlak, ezaya katlanmak, kızmamak, güler yüz, tatlı sözdür.
---
*İlmin neticesi Allah korkusu, zühdün neticesi rahatlık, marifetin neticesi Allah’a (c.c.) dönüştür.
---
-Bu ümmetin en hayırlıları, ne din işleri için dünya işlerini ne de dünya için ahiret işlerini terk edendir.
---
-Hakk’ın nidasını işitmezsen, davetine nasıl icabet edeceksin?
Haris-i Muhasibi (k.s.)
&&&
HUZUR-BEREKET VE MUTLULUK
Erkek dediğin evine helal lokma getirmeyi bilirse, kadın dediğin beş vakit namazını kılar, kocasına itaat ederek her işte, her yemek yapışında besmele çekerse, o evde huzur, bereket, sevinç, mutluluk ve geçim olur. Öyle ki bu evlilik ömür boyu güzel bir şekilde devam eder. Bu duruma kim itiraz edebilir?
&&&