149. HAFTA TÜRKELİ GAZETESİ SANAT-KÜLTÜR SAYFASI
HAZIRLAYAN: ŞABAN KORKMAZ
HAFTANIN AYET-İ KERİMELERİNİN MEALİ: “Boş kaldın mı hemen (başka) bir işe koyul ve yalnız Rabb’ine yönel!”
(İnşirah Suresi:7-8)
&&&
HAFTANIN HADİS-İ ŞERİFİNİN MEALİ: “Ezan ile kamet arasında dileyenler nafile namaz kılabilir.”
(Abdullah İbn-i Muğaffel el-Müzeni)
&&&
BAŞYAZI:
ŞABANKORKMAZ
EN SAĞLIKLI VE FAYDALI REÇETELER
REÇETE BİR:
Dostlarınızla karşılaştığınız zaman kucaklaşın:
Kucaklaşmak hiç şüphesiz ki:
-Sağlıklıdır, faydalıdır, şifa verici niteliği vardır, her türlü müşkülata yardım edicidir, her türlü tedavide kullanılır, kesinlikle hiçbir sermaye gerektirmez üstelik vergisi, algısı ve KDV si de yoktur.
***
REÇETE İKİ:
Her önünüze gelene selam verin.
Her selam verişin hiç şüphesiz ki:
-Muhabbete sebeptir, arası açılmış, yıkılmış köprüleri birleştirir, küskünlükleri giderir, kalpleri yumuşatır, sermayesi, vergisi, algısı ve KDV si de yoktur.
***
REÇETE ÜÇ:
Konuşmak anlamayı ve anlaşmayı perçinler:
Hiç şüphesiz ki mütevazı bir şekilde konuşmak:
-Nazik kelimeler kullanmanızı vesile olur, kelimeler arasına samimiyetin karışmasını sebep teşkil eder, harfler arasına gülücüklerin karışmasına sebep olur, her türlü iltifatın saçılmasını vesile olur. İşte bunun da sermayesi, vergisi, algısı ve KDV si yoktur. Bolca kullanabilirsiniz. Kullananlara helal olsun.
***
REÇETE DÖRT:
Karşıdakini bağışlamaya bakalım inşallah.
Hiç şüphesiz ki bağışlamak:
-Karşıdakini büyük bir yükten kurtarır, engellerin ortadan kalkmasını sağlar, kin ve nefretin iflahına yol açar, küskün gönüllerin birbirine sarmaş dolaş olmasına vesile olur. İşte bunun da sermayesi, vergisi, algısı ve KDV si de yoktur. Bol miktarda kullanabilirsiniz.
Yukarıda geçen reçeteler “TEFEKKÜR PENCERESİ” isimli kitabımdan alınmış ve buraya nakil yapılmıştır. Cümlenize sağlıklı ve huzurlu ömürler diliyorum.
&&&
ESMA’ÜL HÜSNA’DAN
EL-LATİF
(LÜTUF SAHİBİ)
“Bu ismi şerifi her gün okuyabildiği kadar okuyan kişinin rızkı bereketlenir, kalbi yumuşar ve her işi hayırla sonuçlanır, ihtiyaç duyduğu nimetlere kavuşur.”
Rabbim cümlemize her gün söyleyebilmeye nasip eylesin. Âmin.
&&&
TÖVBE KAPASI ASLA KAPANMAZ
Bir yerden başlamak lazım. Bu hayatta hep güçlü ol, hep tetikte ol. Asla kimseye boyun eyme, unutma ha kılıç vuran çok olur, her adımını sağlam bas ki emin olabilesin. Vermiş olduğun sözlerini tut. Senin gücün Allah’ (c.c.)’tan geliyor korkma, O en güçlü olandır. Şimdi bak gözlerine ve gurur duy kendinle, her şeye rağmen iyiysen gülümse iyi olan her şeye.
Dönüp bakıyorum şu dünyaya. Kirlenmiş ruhlara, günaha batmış insanlara, Rabbini inkâr eden insanlara. Rabbinize dönün ruh ancak öyle huzur bulur. Her şeyi affeden Rabbim tövbe kapılarını asla kapatmaz. Senin için geç olmadan dön en kısa zamanda özüne. Kalbine insin o sıcaklık, kalbin şenlensin, kalbin bir çocuk gibi ey yüreğimi bilen ve bana şah damarımdan da yakın olan Rabbim, ben geldim sana, Açtın gözümü ferahlattın kalbimi. Yendim nefsimi. Ben sana geldim. Ya Rasülallah çevirme kapından bizi. Ayırma senin o mübarek yolundan. Senden gelecek her şeye razıyım Allah’ım. Beni imanla, ihsanla şereflendir. Gayrı başka yolum yok. Başka benim tek kapım sensin. Ne olur kapılarını yüzüme kapatma. Bir gün elbet sana döndürüleceğiz. O gün benim için kutlu gün ölüm değil. Kutlu gün, gözüm yok şu koca yalan dünyada.
Derya SAĞLAM
&&&
PARAYLA ALMAYA KALKSAN
PARANIN YETMEYECEGİ BİR SÖZ!
“BU DÜNYADA DERTSİZ ADAM YOKTUR, VARSA ADAM DEĞİLDİR.” Sad-i ŞİRAZİ (k.s.)
Her bir okuyucu bunu kendi başına yorumlayabildiği gibi dostlarıyla birlikte, bir mecliste yorumlayabilir, birilerinden yorumlanmasını isteyebilir. Kendi başına da istediği yorumu yapmakta serbesttir.
&&&
ARİF KULUN HALİ
Allah (c.c.) rızası için çalışan arif kul, bir örs gibidir. Üzerinde demir dövülür de hiç sesi çıkmaz. Yer gibidir, üzerine yürünür, değiştirilir, halde hale sokulur da dilini açmaz.
Allah (c.c.) dostları, Allah (c.c.)’tan başkasını görmezler ve başkasından hiçbir şey dinlemezler. Onların dilsiz gönülleri vardır. Onlar kendilerinden ve başkalarından vazgeçmişlerdir. Onlar bu hal üzere devam ederler ve Allah (c.c.) dileyince onları yeniden diriltir v e gönüllerini dile çevirir.
İlminle amel ettiğin sürece Allah (c.c.)’a giden yolda hedefe ulaşırsın. O’nunla arandaki kapı genişler ve kapının sana ait olan kanadı kaldırılır.
Rabbimiz! Bize dünyada ve ahirette güzellikler ver ve bizi cehennem azabından koru. Abdülkadir Geylani (k.s.)
&&&
UBUDİYYET
Soru: Ubudiyyet nedir?
Cevap: Ubudiyet Yüce Allah’a gereği gibi kulluk etmektir. Ahidlere vefalı olmak, yalan söylememek, kimsenin gıybetini yapmamak. Güzel ahlaklı olmak. İslam’ın çizdiği sınırları muhafaza etmek, mevcut olana (elinde olana) razı olmak, hiçbir kimseye kin beslememek, elin elinde olana haset etmemek, komşularla iyi geçinmek, mümkün olduğunca Allah’ın verdiğinden himmette bulunmak, elden çıkana da sabretmektir. (Erenlerin Sözlerinden)
&&&
GÜNÜMÜZÜN DÖRLÜĞÜ
HARAM KATMA AŞINA,
DERTLER GELMEZ BAŞINA,
SÖYLE ALLAH AŞKINA,
SALÂVAT-I ŞERİFE
Şaban KORKMAZ
&&&
BİR MENKIBE
(VASİYETİN BÖYLESİ DE VAR!)
Adamın birisinin çok miktarda parası vardı. Ölmeden önce şöyle bir vasiyette bulunmuştu:
“Ben ölünce mallarımı ve paramı falancaya götürün. O bunları ihtiyaç sahiplerine ulaştırır. O fakiri fukarayı iyi bilir.”
Adam öldükten sonra adamın mallarını ve paralarını adı geçen şahsa teslim ederler. O paradan o şahıs bir mangırı eline aldı ve dedi ki;
“ Hayattayken o adam şu kadarını kendi eliyle verseydi, bu kadar parayı Peygamber’in vermesinden çok daha iyi olurdu.”
Önemli Bir Uyarı:
Buradan ne çıkıyor sevgili can dostlarım! Siz diyor, sağlığınız yerindeyken ibadet edin, ne hayır yapacaksanız ölümünüzden sonraya bırakmayın, ne hayır yapacaksanız sağlığınızda yapın. Bire yedi, bire yedi yüz, bire yetmiş bin, bire yedi yüz bin kazanın.
Hiç şüphesiz ki veren el alan elden üstündür ve hayırlıdır. Siz sağ iken dünyadaki ihtiyaç sahiplerine verirseniz, Allah’ta sizi her iki cihanda aziz kılar ve cennetine koyuverir Allah-ü Âlem.
Kullarını yoktan var eden Mevla’m neyler,
Her halükarda neylerse güzel eyler. Vesselam!...
&&&
FİTNE HAKKINDA
(YÜCE KİTABIMIZ KUR’AN-I KERİM’DEN)
“İNNEME EMVELÜKÜM VE EVLEDÜKÜM FİTNEH”
(Mallarınız da, evlatlarınız da sizin için ancak bir fitnedir, imtihan mevzuudur.) Teğabün Suresi: 15
&&&
TARİHTEN BİR SAYFA
(SOKOLLU VE VENEDİK ELÇİSİ)
İnebahtı mağlubiyetinin üzerimizdeki tesirini anlamak isteyen Venedik elçisi Sokollu’yu ziyarete gelmişti. Büyük adam derhal vaziyeti kavradı ve elçiye söz sırası bırakmadan şöyle hitabetti:
“Siz söylemesiniz de ziyaretinizin hakiki sebebini anlıyorum. Cevabım şudur: Biz Kıbrıs’ı almakla sizin kolunuzu kopardık, siz de İnebahtı’da donanmamızı yakmakla bizim sakalımızı kestiniz. Kesilen sakal çabuk uzar ama koparılan kol bir daha yerine gelmez.”
Önemli Bir Not: İşte Sevgili Can Dostlarım! Osmanlı imparatorluğu dünya üzerinde altı yüz küsur yıl hüküm sürdüyse işte bunun gibi nice padişahlar ve nice sadrazamlar yetiştirerek hüküm sürmüştür. Ecdadımızı hiçbir kimsenin kötülemesine kendini bilen hiçbir insan müsaade etmez.
&&&
ASR-I SAADETTEN BİR TABLO
Ehli Beytten Zeynelabidin (r.a.) hazretlerinin evine ateş düştü, kendisi secde halindeydi. Oradakiler;
-Evde yangın var, diye seslendiler. Ancak o, ateş kendiliğinden sönene kadar başını secdeden kaldırmadı. Bunun üzerine:
-Sana seslendik duymadın mı, diye sordular. O şöyle karşılık verdi:
-Beni ondan daha büyük ateş oyaladı.
Namaz kılarken nasıl kılmamız gerektiğini bize öğreten bu nükteden haberdar olmamız gerekiyor ve de evlatlarımızı işte böyle namaz kılanlardan, haram lokma yemeyenler, hiçbir kimsenin gıybetini yapmayanlar olarak yetiştirmemiz en birinci ödevimiz oluyor herhalde değil mi?...
Kaynak: İbnü’l Cevzi
&&&
İHVAN GELDİ GÖRDÜN MÜ?
AŞKI TADAN,
DERDİ SATAN,
NURA BATAN,
İHVAN GELDİ GÖRDÜN MÜ?
Şaban KORKMAZ
&&&
TAM BİR ÖMÜR BOYU MÜCADELE!
Kişinin tam bir İman-ı Kamil olabilmesi için o nefsi emare’den kurtulması gerekir. Öyle insanlar görürüz ki hiçbir zaman nesiyle mücadele etmez, canı ne isterse yer, gezer dünya üzerinde dolanır durur. Bu dünyanın aslında bir ikindi gölgeliği kadar olduğunu aklından çıkarmış bulunmaktadır.
Oysaki bu dünya geçici, öbür âlem ise ebedi bir âlem. Orasının mükemmel olması için kişi bu dünyada iken nefsini ıslah etmelidir. Nefsinin her dediğini yapmamaya özen göstermelidir ki tam bir mümin olabilsin.
Gelin görün ki İslam tarihi incelendiğinde nice Allah (c.c.) dostları bu dünyaya gelmiş ve yine bu dünyadan göçüp gitmişlerdir. Bazıları da nefsini ıslah etmek için nesi ne dideyse hep bunun tersini yaparak nesine şamarı atmayı bilmiş ve Cennete girmeyi hak etmiştir
Allah-ü Âlem.
Böyle insanlar günümüzde var mı? Elbette var. Günümüzde de bunları görmek mümkün mü? Elbette mümkün. İnanmıyorsak günbe gün gezelim, arayalım ve bulalım. Bir Allah (c.c.) dosta ne yapmış? “Nefsiyle tamı tamına kırk yıl mücadele etmiş ve böylece nefsi yola gelmiş.”
Ne demiş erenler:
“Arayanlar bulanlardır.” Rabbim cümlemizi arayanlardan ve bulanlardan eylesin. Rabbim cümlenizden razı olsun. Rabbim ömrünüzü ve kazancınızı helalinden ve bereketli olanlarından eylesin. Âmin.
&&&
BENİM GÜZEL KARDEŞİM
YİYEMEDEN AŞINI,
ÖNE EĞMİŞ BAŞINI,
AKITIR GÖZYAŞINI,
BENİM GÜZEL KARDEŞİM.
***
ÇAKAR ŞİMŞEK ÖZÜNE,
UYKU GİRMEZ GÖZÜNE,
DİKKAT EDER SÖZÜNE,
BENİM GÜZEL KARDEŞİM.
***
HİMMETİNİ YAPIYOR,
TALEBEYE BAKIYOR,
HUZURLUCA YATIYOR,
BENİM GÜZEL KARDEŞİM.
***
KORKMAZ İLE KONUŞUR,
BİR BİLENE DANIŞIR,
ZİKRETMEYE ALIŞIR,
BENİM GÜZEL KARDEŞİM.
Şaban KORKMAZ
(Tefekkür Penceresi İsimli Kitabından)
&&&
Yorumlar
Kalan Karakter: