Sanırım ilk oruca kalktığımda 8-9 yaşlarındaydım.
Bizim evde bir telaş, bir koşuşturmaca ayak sesi, konuşma sesleri geliyor.
Ne oluyor diye gözlerimi ovalayarak kalktığımda 4-5 komşu aile bizim evde toplanmış.
Herkes evinde ne varsa alıp gelmiş karınca kararınca derken kocaman bir sahur sofrası kurulmuş.
Baktım rüyamda bile göremeyeceğim bir sofra.
Hemen kalktım bende daha yüzümü bile yıkamadan sofranın bir köşesinden iliştim.
Yemekler yenildi, çaylar içildi ezan okunana kadar sohbetler yapıldı.
Sonra herkes kendi evine.
Zaten sabah olmak gün doğmak üzereydi.
Ben o gün ilk orucumu tutmak için gözlerimi açtığımda annem kahvaltı hazırlamış.
Yok, ben oruç tutuyorum dedim.
Sen dayanamazsın falan deseler de o gün orucumu tuttum.
Ertesi gün gözlerimi bir açtım sabah olmuş.
Beni nasıl kaldırmazsınız diye evi bir birine kattım.
Aslında kaldırmak istemişler ama ben uyku sersemliği ile hayır ben kalkmayacağım demişim.
Neyse ben o gün tüm baskılara rağmen sahursuz oruç tuttum.
Baskı yapmalarının sebebi ramazan ayı yaz aylarında Haziran’da Antalya’nın sıcağını bir düşünün.
İnsanlar sahura kalkmasına rağmen dayanamazken ben daha 9 yaşlarında bir çocuğum.
2. orucum sahursuz bir biçimde olunca her gece kaldırdılar.
O gün bu gündür oruç tutarım.
Hiç sene atlamadan.
Ramazan ve oruç demek insanların birlik ve dayanışmaya en çok ihtiyaç duyduğu, hoşgörü ayı derler.
Olan olmayana yardım eder, paylaşır.
Bölüşür.
Ancak ne olduysa birçok şeyde olduğu gibi bu konuda da biraz ahlaksızlaşmaya, hırsızlaşmaya, kazıklamaya yöneldik.
Fırsatçılar ramazan gelse de her şeye zam yapsak diye fırsat kolluyor.
Mesele yılbaşında, sevililer gününde, anneler gününde, kadınlar gününde güya gavur icadı olan bu günlerde tüm işyerleri indirim kampanyaları yapıyor.
Bunu kim yapıyor bizim Türk ve Müslüman esnafımız yapıyor.
Ama nedense aynı Türk ve Müslüman esnafımız ramazan ayında bırakın indirim kampanyası yapmayı, her şeye zam yapıyor.
İnsanlar evine ramazan alışverişi yapacak ya.
Pirince, bulgura, makarnaya, ete, süte, hurmaya zam üstüne zam.
Neden? Hani Müslüman’ız aç açıkta kimse kalmasın, paylaşalım, bölüşelim.
Yok.
Ramazan demek zam demek.
Esnafın para kazanma zamanı.
Yazık, ramazan ayında bari herkes evine bir şeyler alsın diye niye kimse indirim, kampanya, taksitli satış yapmaz.
Hatta bir alana bir bedava niye olmaz?
Ramazan ayı bolluk, bereket, paylaşma ayı değil mi?
Birde anlamadığım ramazan ayında neden illaki daha fazla alışveriş yapılır?
Nedir ramazan diye bu kadar alışveriş yapıp piyasayı coşturmak.
Ya da şöyle yapsak ramazan ayından 15 gün önce ihtiyacınız alıp bir kenara koysanız böyle bir sorun olmaz.
Neyse sorun o değil.
Neden ramazan ayı geldi diye Türk ve Müslüman esnafımız yine Türk ve Müslüman halkımızı kazıklamak için fırsat kolluyor.
Bu ticari ahlaksızlık değil mi?
Bu haram değil mi?
Haksız kazanç değil mi?
Gavur icatlarında indirim yapan bizim esnaf neden ramazan ayında bindirim yapıyor?