Devleti yönetenler, tarih boyunca halkın nabzını yoklamak, durumlarını anlamak için, kıyafet değiştirerek gezer yaşamlarını inceler, ona göre tedbir alırlardı.
Peygamberimiz halktan kimselerle hatta cahil bedevi, yol bilmez, erkân bilmez kimselerle doğrudan konuşmuştur. Bu gelenek dört halife döneminde ve Osmanlı padişahları tarafından devam ettirilmiştir.
Atatürk Afyon’a geldiklerinde etrafını kadınlar sarar, dileklerini anlatırlarmış.
Hz. Ömer cesur adil kahraman bir yönetici imiş. Gerçekten alçak gönüllü imiş. Giydiği elbisenin yamalı olduğu anlatılır.
Oysa İslamiyet genişlemiş Irak, Suriye, Mısır, bir kısım Rum topraklarına hükmeder haldedir. Bir gün İbn'i Abbas ile Hz. Ömer sokak aralarında dolaşırlar.
Bir evden gelen sese kulak verirler. Çocuklar açız diye bağrışırlar. Nineleri onları içinde çakıl taşı kaynattığı tencere ile oyalar.
Bir yandan da kendi kendine kötü sözler söyler. Bizim halimizi göremez bilemez niye Halife oldu bu Ömer! diye söylenir.
Hz. Ömer bunu duyunca, İbn'i Abbas'la erzak çadırına koşar.
''Halife önde bitik, suçlu, kırılmış, pişman
Ben arkasında, çadırdan ayrıldık perişan
Sabaha karşı biraz başlamıştı aydınlık
Sokak köpekleri, ejder gibi saldırıyor
Bizi yoldan bırakmıyor. Fakat kim aldırıyor
Medine'nin, dalarak eğri büğrü sokaklarına
Dönüp dolaşıp, geldik. Yiyecek çadırına
Halife girdi. Açıp bende girdim emriyle
Arandı her yeri, bir mum yakıp aceleyle
Şu tek çuval unu gördün ya! Haydi yükle bana
Bu testi yağ doludur. Elverir, o yük de sana
Çuval Halifede, yağ bende çıktık depodan
Kilitleyip geri döndük. Demin ki yollardan
****
Arası epey uzun, yük ağır. Ömer yaralı dedim ki
Ben götüreyim verir misin çuvalı?
Hayır yorulsa değil, ölsem yardım etme sakın
Vebalı kendine aittir. (Ömer) İbni Hattab'ın
Kadın ne söyledi Abbas duymadın mı demin?
Yarın Allah huzurunda, kimseler Ömer'in
Hesabına ortak olmaz. bir günlük olsa bile
Evet Halifeliği yüklenmese idi, vaktiyle
Dicle kıyısında bir kurt, gelip de aşırsa bir koyunu
Allah'ın adaleti sorar Ömer'den onu!
Bir ihtiyar kadın, yalnız kalmışsa Ömer sorumlu
Yetim, acıların içinde boğulur. Ömer sorumlu
Yoksulların yuvaları, ilgisizlikten yıkılsa
Altında yine Ömer kalır. Değil hiç kimse
Yer yüzünde, zulümle bir damla kan dökünce biri
O damla bir koca girdap olur. Boğar Ömer'i
Ömer Halife iken başka kimden hesap sorulur
Ömer ne yapsın. Allah'ım! insan çok zalim ve cahildir
Ömer'den isteniyor. Beklenen Muhammed'den
Ömer, ÖMER! nasıl aldın bu yükü sırtına sen?
Diye anlatıyor. Koca Mehmet Akif
O Ömer ki sağlığında cennetle müjdelenen
Böyle korkuyor, hesap vermekten
Görev almak kolay. Almasan da yüklerler sırtına
Amma taşımak zor. Hesabını vermek daha zor