DOĞALGAZ VE TÜRKİYE
Değerli gönüldaşlarım
Karadenizde Fatih araştırma gemimiz 320 milyar metreküp doğalgaz rezervini buldu.
BOTAŞ verilerinden alınan son bilgilere göre; Türkiye'de doğalgaz tüketim miktarı 49 milyar 328 milyon metreküptür.
Ve Türkiye, doğal gaz ithalatına yılda 12-13 milyar dolar ödüyor. Yıllık (37 milyon metreküp kendi üretimimiz hariç) tüketimin tamamına yakınının dışarıdan alan Türkiye'nin bu alandaki açığı, yıldan yıla artan enerji ihtiyacına bağlı olarak artıyor.
Şimdi istişare edelim:
S 400 savunma sisteminin 2,5 milyara alan bir Türkiye yedi yıl gaza para vermediğinde 100 milyar dolar gibi bir parayla cari açığı kapatma dahil neler yapabileceğini siz hesab edin.
Ülkemizde bir kısım tamtamlar güruhu içinde bulundukları ENANİYETLE ne yazıkki bu başarıyı insafsızca karalama gayretleri içindeler. ABD den 1,5 milyar dolarlık yardım almak için 1990 Birinci körfez Savaşına katıldığımızı unutmayalım.
IRAK körfez savaşı deyince hatırıma Zeynep bin Hizab’ın hikayesi geldi.
Zeynep bin Hizab El-Uteybî Iraklı kadın hatıratında şöyle seslenir.
"ABD savaş uçakları bizim oturduğumuz IRAK'ın Tikrit vilayetine saldırı yaptığı gece, hergün selam verip selam aldığımız, sohbet ettiğimiz komşum benim evimi yakmağa yeltenmede bir bahis görmedi. Çünkü bizim Saddam Hüseyin destekçisi olduğumuzu bildiği için hedefteydik. O gece, elinde silahla sağa sola saldırıyor sanki çıldırmış gibi ‘‘artık Saddam yok, diktatörü yıkacağız, Saddamı öldüreceğiz’’ diyerek zafer sloganları atıyor, adetâ ABD'nin gelişini sevinçle karşılıyordu. Ben bu esnada eşimi ve 3 oğlumu kaybettim. Evim, işim, akrabalarım hepsi savaş sebebiyle yokoldu. Kardeş ülke Türkiye'ye göç etmek zorunda kaldım.
Yıllar sonra o komşumu da Türkiye'nin Şırnak vilayetinde sokakta gördüm, tek ayağı yoktu, dileniyordu. Yanına gidip kendimi tanıttım. Neden burada olduğunu sorduğumda ABD askerlerinin elektirikli işgencesine mâruz kaldığını, bu sebeple sağ bacağını kaybettiğini söyledi. O gün Saddam Hüseyin devriliyor diye zafer kutlaması yapan, ABD'nin ülkemizi işgal etmesine sevinip, yönetimin kendilerine kalacağını zanneden komşum bugün büyük bir pişmanlık içinde; ne kadar gafilmişiz Aaah SADDAM ah diye keşke geriye dönebilseydik de, Saddam'ın yanında savaşsaydım’’ diyor.
Değerli kardeşlerim
Haçlılar ülkeleri işgâl etmek istediğinde önce algı operasyonlarıyla, dünyayı ve insanları orada bir DİKTATÖR olduğuna inandırırlar, bunu başardıklarında ise gelirler ve geldiklerindede ZULME önce kendilerini destekleyenlerden başlarlar. Şehirleri yağmalar, insanları katlederler.
Bize düşen bütün bu olanlardan ders alıp icraatlarını beğenmesekte elimizde olanların kıymetini bilmektir. Karadenizde bulunan GAZ’a ama,fakat,lakin diye muhalif olmadan öteye gazı bulanlara gaz vererek onure edip morallerini yüksek tutmalıyız. Milletimizin gazı hepimize hayırlı olsun.