Mehmet Çelebi, bir beyitte ifade edildiği gibi O’na, hürmetle PİR dense lâyıktır. O Mevlevilik yolunda ikinci Pir gavs -i azamdır
Ermiş bir kişi babası tarafından veliaht tayin edilen ve şeyhlik makamına oturtulan sözü dinlenen sayılan, sevilen bir kişidir. Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferinde büyük yararlık gösteren bir Alp eren, Yavuz ve kanuni başta olmak üzere bir kısım yöneticilerde etkili olan siyaset ve teşkilat adamıdır.
Gerek Anadolu gerekse diğer ülkelere seyahat yapmış. Bir kısım Mevlevi hanelerin açılışında bulunmuştur. Denizli, Eğirdir, Sandıklı, Muğla, Burdur, İstanbul, galata kule kapısı Halep, Mısır, Cezayir, Sakız, Midilli Mevlevi haneleri onun eseridir. Yetiştirilen dedeleri buralara göndermiştir. Suriye Şam'da merkez camisinde bir mevlevi dedesinin kabrini ziyaret etmiştim. Cami imamı ziyaretimizle mutlu olmuştu.
Çok kere taşkın bir ruh haliyle kalenderi giyinir. Saç sakal hatta kaş tıraşı olur.İnsanlara karşı kötü görünmenin, nefsi firenlemek olduğu düşüncesi hakimdir. Mütevazi bir yaşam sergiler Hazreti Ali ve çocuklarına gösterdiği sevgi ile dinde birlik sağlama amacı gütmüştür. Yezid'e beddua eder. Müridleri, arkadaşları Duhanizade hacı Ahmet bey, Şahidi İbrahim dede, yusuf Sineçak, onun Gülşeni hayreti baba, onun yaşantısına uymuş. Yolunda gitmişlerdir.
Sakıp dedenin nakline göre son günlerinde sema etmemiş. Sönmüş volkan gibi kabuğuna çekilmiş. Sebebi sorulduğunda, bu “haza sükun beynel harekeyn diyerek ölümünü yaklaştığını haber vermiş. Cuma günü baş ağrısı başlamış ilaç önerenlere “Bu baş ağrısı ilaçla değil. Ancak baki alemin şerbet ve ilacı ile def olur demiştir. 1529 yılı Nisan ayı cumartesi vefat ettiği, Türbeye gömüldüğü bildirilir. Aynı yıl Irak ve Horasan seferlerine iştirak eden Müridlerinin de öldüğü ifade edilir. Halkımız hem Divaniyi hem müritleri dedelerin kabirlerini ziyareteder.