Birlikte, Dirlik Var.Sağlayabilirsek
-------------------
Yıl 1980.Müftümüz. Haydar Hatip oğlu başkanlığında, 7 otobüs (eski soğutucusu olmayan)le
Hac'ca gidiyoruz İlk durağımız Suriye Şam. Emevi camisinde ortada ki bir havuzdan abdest alıyor namaz kılıyoruz. Kabristanı ulemayı ziyaret ediyoruz. Bilali habeşi ve pek çok sahabinin mezarı burada. Birisi yanımıza yaklaşıyor. Türk hava şehitleri Fethi ve Sadık beylerin anıt mezarlarını, gösteriyor dua edin diyor.Önlerinde saygıyla eğiliyor. Rahmet diliyoruz.
Akşama kadar kapalı çarşıda tetkik ediyoruz geziyoruz meşhur baklavacı'larını tetkik ediyor. Arapların yaşayışına bakıp, Ne Arab'ın yüzü ne Şam'ın tatlısı diyoruz.İlk suriye yapımı otomobili görüyoruz.
Akşam namazını postane yanında Merkez camide kılıyoruz. Önde imam ve müezzin yanlarında erzak torbası(her halde çalmasınlar diye) duruyor. Namaz sonrası İmam yanımıza gelip, Memleket?dedi. Türkiye Afyon deyince. camide bir yatır gösterdi. Mevlana , Mevlevi dedi.
Biz Mevlevi mürit dedik. Göğsümüz kabardı.
Ürdün'de giriş çıkış yapıyoruz. Abdest alırken, resmi giysili birisi , ayaklarınızı iyice yıkayın Allah kabul etsin diyor .Merakla sen kimsin dedik .Ben Çerkez göçmeniyim,Ailemiz buraya göçmüş diye ekledi.Aldığımız kolanın pahalı olduğunu, her şey mi pahalı dedik. verdiğimiz parayı sordu. aldatmışlar diyerek gitti para üstü getirdi. Ürdün'de İngiltere hakimiyeti varmış.
Arabistan gümrük kapısından giriyoruz.15** 16 yaşlarında bir genç. gümrük memuruymuş açın bavulları bir şeyler arıyor. Karşı çıkınca vazgeçti.Biraz ilerde bir mescit gördük.Mescit kapalı önünde insanlar yatmış uyuyor.Bir ikisini uyarıp. namaz secde diyoruz kımıldamıyorlar. İsrar edince, Bize Türkce çekin gidin diye konuştular. Kardeşim bak biz Türk'üz biraz yer .verin namazımızı kılalım yine uyuyun. Cevap hazır..Biz Türkmeniz! Mustafa Akalın amca kızdı.; Ne fark var bende türküm senin baban Kerkük' Musula gelmiş Benim babam Anadoluya Afyona geçmiş.
Adamlar, TÜRKLÜK başka TÜRKMENLİK başka laf anlamıyor Akalın ittirdi üç beş kişilik yer açtı.Namazımızı kıldık. Sabahleyin furun bulduk pide çıkıyor alalım dedik furuncu Türk parası kabul etmiyor. Kürekçi bana verin ben patrona Arap parası veririm. Dedi meğer o da Türkmüş.
Yıl 1986. kara yoluyla Umre ye gidiyoruz. Yatsı namazına Musul'a vardık. tepede bir cami Musul ışıl ışıl parlıyor. Camide bir yatır. YUNUS peygamber diye işaret etti imam.Dışarı çıktık yine bir Türk soruyor nerelisiniz nereye gidersiniz?Anlattık. Caminin etrafında binalar yıkılmış yalnız bir Türbe var Sorduk bu hangi alim?Adam ne alimi dedi o bir kürt şeyhinin mezarı orayı yıkamadılar. Siz bana cevap verin . Musul'u, Kerkük'ü, ne zaman alacaksınız. Kürtler burada bir mahalleye yerleşiyor. huzursuzluk çıkarıyor. Bizimkiler kaçıyor.Yakında Musul'a hakim olurlar.Bizide kovarlar
Türk, Türkmen Tatar ,Çerkez , Azeri Kırgız doğudan batıya göçmüşler.Fetihler yapmışlar.Amma birliği sağlayamamışlar Birlik olsaydık. A.B.D. İngiltere Almanya'ya kök söktürürdük'Dünyada düdüğümüzü öttürürdük. Bilmem anlatabildim mi?