İslam Dini ilme ve bilgiye gerekli değeri vermiş, herkese beşikten mezara kadar ilim öğrenmeyi, öğretmeyi, hayata geçirmeyi emretmiş ve bunu ibadet olarak kabul etmiştir.
Yüce Kur’an-ı Kerim’de Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır;
“…Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (Zümer: 39/9)
“…Allah, içinizden inananların ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir.” (El-Mücadele: 58/11)
“…Allah’a karşı ancak kulları içinden âlim olanlar derin saygı duyarlar.” (El Fatır: 35/25)
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V.) de bir çok Hadis’lerinde ilmin ve bilginin önemini vurgulamış ve şöyle buyurmuştur;
“Allah’ım sana sığınırım; faydasız ilimden, alçalmayan gönülden, doymayan nefisten, kabul edilmeyen duadan.”
“Kim ilim tahsil etmek için bir yola girerse, Allah (c.c.) o kişiye cennet yolunu kolaylaştırır.”
Büyük bir alim olan Hz. Mevlânâ, ilim değerine ve önemine inanır, ona göre;
“İlim, Hz. Süleyman’ın mührü gibidir. İlimle bütün dünya insanın hükmü altına girer. Dünya bir suret, ilimse onun canıdır. İnsanlık ilimle itibar kazanmıştır.” (Mesnevi: 1./1071-1072)
“Allah sevgisi ilimle elde edilir. İlimden nasibi olmayan akılsızlar bu sevgiden uzaktır.” (Mesnevi: 2. 1545-1549. beyit)
“Kötü kurak terli kişiye ilim ve fen öğretmek eşkiyanın eline kılıç vermektir. Sarhoş zencinin eline kılıç vermek, insan olmayanın ilim öğrenmesinden daha iyidir. Bilgi, mal, mevki ve güç kötü karakterlilerin elinde fitne olur.”
Hz. Mevlânâ’ya göre teorik bilginin hayata uyulanması lâzımdır. İlim sözde ve nazariyatta kalmamalıdır. Bu hususta Hz. Mevlânâ şöyle der;
“İlim amelle birlikte olduğu zaman sahibine değer kazandırmasıdır. Yalnızca ilim sahibi olmak yeterli değildir.” (Fihi Mafih: 93)
“İlmi olup ameli olmayanlar, (ilmi hayatta uygulamayanlar) sadece ilim muhafızlarıdır. Alim değildir.” (Mesnevi: 3./3060)
Değerli mutasavvıf Yunus Emre de ilim hakkında Hz. Mevlânâ ile aynı görüştedir ve şöyle söyler;
“İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir,
Sen kendini bilmezsin ya nice okumaktır,
Okumaktan mânâ ne? Kişi Hakk’ı bilmektir,
Çün okudun bilmessin bu bir kuru ekmektir.
Nesillerimiz bize emanettir. Nesillerimizin iyi bir eğitim almaları, ilim sahibi olmaları, ilimlerini hayata geçirip, yeni yeni buluşlar yaparak milletimize ve insanlığa faydalı olmaları, ahlâklı yetiştirmeleri, dinini vatanını, milletini, bayrağını her şeyin üstünde tutarak onlara saygı ve sevgi göstermeleri onları üstünde tutarak onlara saygı ve sevgi göstermeleri onları yüceltip, yükseltmeleri, birlik ve beraberliğimizi daima korumaları nesillerimizin hakları olduğu gibi bizim de en önemli görevlerimizdendir.