Hafta farkı
Geçtiğimiz hafta sonu Motokros yarışlarıyla, sonuçlarıyla çok hareketli geçti. Federasyon, Belediye, Valiliğimiz olmaz denileni başardı. Afyon Ulusal basında, 180 yabancı ülke TV lerinde manşet oldu. Övgüyle anıldı.
Spor otoriteleri özellikle yabancı devlet temsilcisi şampiyonaya katılan ünlüler, kısa zamanda sağlanan, yapılan alt yapının güzelliğine hayran olduklarını belirttiler. Genelde tüm tesisler beğeni topladı.
5 yıldızlıdan, yıldızsız olanına kadar otellerimiz, eğlence yerlerimiz doldu taştı. Yerli ve yabancı spor otoriteleri tesislere tam not verdi. Spor ve Afyon adına sonuç memnuniyet vericiydi. Hepsi iyi, hepsi güzel. Yalnız üzerinde durmamız gereken önemli bir konu var.
Yarışlar sonuç’u ülkelerine, evlerine, işlerine dönen sporcular, ilgililer sonrası, tabiri yerindeyse ortalık suyu çekilmiş değirmene döndü. Bu da bize benzeri müsabakaların devamlılığının, özellikle Gençlik ve Spor Bakanlığı Federasyonlarınca sağlanması gerektiğini gösteriyor.
Birden en zirveye çıkmak kolay değil. Ama mutlak devamlılığı olan benzeri düzenlemelerin olması gerektiğini, planlamaların çalışmaların buna göre düzenlenmesi gerçeğini gözler önüne seriyor.
Zoru başardık. Devamının olacağınada inandık. Bundan sonrası iş Gençlik ve Spor Bakanlığı Federasyonlarının düzenli, planlı çalışmalarına kalıyor. Afyon üzerine düşeni fazlasıyla yaptı.
***
Hafta iç’i gündemi işgal eden önemli konular ekonomi ve Suriye idi. Ekonomide doların yükselişi, Borsa, faiz, kredi, tasarruf benzeri tedbirlerin, yeniden gözden geçirilmesi, altın, döviz, nakit transfer akışları, teşvikler hepsi vatandaşın güncel olduğu kadar kafasını karıştıran, kara, kara düşündüren konulardı.
Ekonomik istikrarı koruma tedbirleri arasında devlet harcamalarında tasarruf yapılması üretime, yatırıma öncelik verilmesi kararları dikkat çekiyordu. Son krize kadar tüketime dayalı, iç ekonomiyi canlı tutma düşüncesinden, yeni tedbirlerle vaz geçiliyordu.
Önceki dönemlere göre artan taleb ve lüks tanımlarıyla dikkati çeken makam aracı kullanımlarında, tasarrufun düşünülmesi vatandaşıda memnun etmiştir, anlamlı bir örneği oluşturmuştur.
Bir kısım belediyelerin, onlara destek sağlayan kamu kuruluşlarının savurganlığının son dönemlerde, sınırlandırılan festival düzenlemeleriyle, yeniden bilinçsiz harcamaların devreye alındığınıda üzülerek görüyoruz.
Festivalle belediye çalışmalarının süslenmesine, reklam ve politika aracı olarak kullanılmaması gerektiğine inanıyoruz.
Henüz tam, sağlıklı yapıya oturmayan kamuda yalnız makam aracı değil, her konuda tasarrufun sağlanması, açık belli olan israfın önlenmesi, vatandaşın en içten talebi olarak gündemde durmaktadır.