Dava adamlığı ve çevre
Cumartesi günü özel işimiz için Bolvadin’e gittik. Temas kuracağımız, tanıyacağımız kişilerle ilgi, başarılı iş, siyaset adamı, usta gazeteci dostumuz Ertuğrul Sevimli’den destek aldık.
Sağ olsunlar uzakları yakın yaptılar. Kolaylıkla, düşündüğünüz sonuçla Afyon’a döndük. Sağlam bir arkadaşlığın, dostluğun karşılıklı güvenin, saygının, güzelliğini, özelliğini, mutluluğunu yaşadık.
İyi bir çevre sahibi güvenir insan olmak aynı değerleri paylaşmak, insan-i konular, kişileri birbiriyle dost ve kardeş yapıyor. Size o çevrenin iyilik, güzellik ve faydalık gücünü kazandırıyor.
Dönüş sonrası Ertuğrul Bey kardeşimizi teşekkür için arıyoruz.
Tevazu, samimiyet dolu cevapları, bizi bir daha mutlu ediyor. İyi dost, iyi arkadaş, iyi bir çevre sahipliğinin güzel sonuçları film şeridi gibi geçiyor gözümüzün önünden.
Telefon görüşmemizde Ertuğrul Bey “Hacı abi şu anda Sandıklı yoluda önceki dönem bakanlarımızdan Abdülkadir Akcan hocayla, millet vekillerimizden Kemalettin Yılmaz’la birlikteyiz. Ülküdaşımız, dostumuz İsmail Elibol’un oğlunun akşam düğününde olacağız” beyanını dinliyoruz.
Cevaben: davetli olduğumuz halde katılamayacağımızı, bizim de kutlamalarımızı, mutluluk dileklerimizi iletmelerini özellikle rica ediyoruz.
Telefonu kapattığımızda Ülkücülüğün, açıkça dava adamı olmanın, kişiyi nasıl iyiliklere, güzelliklere, sevgiye, saygıya, birbirini aramaya, sormaya, sorumlulukları yerine getirmeye, güvenilirliğe, huzurlu bir sosyal yaşantıya götürdüğünün anlamlı bir örneğini görmenin mutluluğunu tekrar yaşıyoruz.
Köşe yazımızın başlığını “Dava adamlığı ve Çevre” koyduk. Dava adamlığının konuşmakla, davayı savunuyor gözükmekle olmadığını, samimiyetle hayata geçirmenin gereklerini yaşamakla olacağının, küçük örneğini oluşturan bizim Bolvadin ziyaretimizi, Ülkücü kardeşlerimizin Elibol’un oğlunun düğününe gitmenin, düğünde bulunmanın heyecanlarıyla birleşen bize göre güzel, özel bir örnek olarak gönlümüzde yerini aldığı için de sizlerle paylaştık. Hep sağlıklı ve mutlu olmanız dileklerimizle.