Hesap gününde, insan kendisini Allah'ı düşünmekten, onunu emir ve yasaklarına uymaktan alıkoyan bütün dünyevi uğraşlardan cismani lezzetlerinden kopmuş, ayrılmış olarak Yaradan'ın huzuruna çıkarılacaktır. O gün dünyada iken ihtiyacı olduğunu düşündüğü, ölünceye kadar hırsla toplayıp bıraktığı malların bir faydasını görmeyecektir.
Allah'ın emir ve yasaklarına uymaktan alıkoyan o mala pişmanlık içinde lanetler yağdıracaktır. O halde inançlı kişiler bu günü ve Allah'ın kendilerinin amelleri karşılığı, olarak hazırladığı mükafat ve cezayı hatırlar. Hatırdan çıkarmazlar. O gün Rabb'ınıza hazırlık olarak döndürülmek'ten korkar ve dünyada size sevap yazılacak işler peşinde koşarsınız.Yüce Allah'ın rızasını kazanmış olursunuz. Allah din gününün sahibidir. Bu gün mutlaka gelecek, insanlar yaradan huzurunda hesaba çekilecektir. Yaratılışın amacı bunu gerektirir. Yüce Allah insanı yaratmış akıl ve irade vererek, en güzel şekilde terbiye ederek onu diğer varlıklardan üstün kılmıştır. Sonrada ona bir takım görevler vererek kendisinin Rab olarak tanınmasını istemiştir.
Verilen görevlerin, hiçbiri insanın zararına değildir. Her nimetin bir külfeti olması gerekir. Bu da ibadettir. Yüklenilen görevler insanlık şeref ve onurunu yükseltecek kendi nefsinin şaşırtmasından başkalarının yanıltmalarından koruyacak görevleri yerine getirmelidir. Dinin amacı itaat edenlerle, isyan edenler arasındaki bu hesabın görüleceğini duyurarak itaat yoluna insanı davet etmek olunca hesabın görüleceği bugüne ''Din günü denmesinin inceliği anlaşılır. Hüküm Allah'ındır.