BİZE BASİRET VER ALLAHIM
1980 li yılların başındayız. İki oğlumda Ankarada aynı fakültede okuyor. Yurt sorunu var. Resmi yurtlarda yer yok. Özel yurtların durumu bize uygun değil.
Büyük oğlum 1980 de Fakülteye kaydını yaptırdı. Dostun biri boşalan evini verdi. Orada kalıyor. Uygun arkadaş olmadı. Yalnız başına alışkın değil. Kaloriferli bahçeli evi boşalttı. Sobalı bir daireye arkadaşı ile anlaşarak taşındı. Başlangıçta iyi idi. Soba aldık yeni ortak eşya düzüldü. Fakat arkadaşın dış yaşamı ile ev hayatı birbirini tutmuyor. Uyum sağlanamadı. Hadi bakalım tekrar başka arkadaşları ile yine kaloriferli daireye taşındı.
Arada bir Ankaraya gidiyoruz. Oğlumuzu görmek için yiyecek giyecek götürüyoruz. İyi götürsek olmuyor. Kötü götürsek olmuyor. Askerde olan oğlunu görmiye gitme gibi birşey!
Şöyle kesemize uygun bir talebe evi almıya karar verdik. Hemşehrilerimizin tavsiyesiyle bir ev bulduk. Şehrin göbeği Sıhhıyede, Pazar yerine bakıyor, güneş görüyor. Tıp Fakültesine yakın. Fiattada anlaşacağımızı umuyoruz. Yalnız satan aile evde oturuyor. Biz ev bize hemen lazım boşaltırmısınız? diyoruz.
Adam emekli polis
- Hemen boşaltırım dedi.
- Nasıl olacak? dedik.
- Kiraya çıkacağım. İkiyüz liraya lüks ev bulurum.
- Peki niye satıyorsun.
- Faize yatıracağım. Sertifika veriyorlar. Artan gelirlede bey gibi yaşarım demez mi?
Bizde şafak attı. Bir düşünelim dedik bir kaçtık! bir kaçtık!
O dönemde Banker namı ile bir sürü tefeci türedi. Ayda yüzde on, yüzde yirmi, faiz veriyor. Fazlasına o parayı satıyor. Kastelliler, daha bilmem kimler. Gazetelerde ilanlar. Falan banker %20, filan banker %30, falan firmada faizi siz tesbit edin vs. Sonuç faizi alanın parası gitti, veren iflas etti. Parayı sattığı kişiler yok oldu. Ortalık toz duman! Basiret olmayınca, O devirde bir çöküntü yaşandı.
Bolvadinli şairimiz Ömer Lütfi Turan şöyle sesleniyor
NİYAZ
Hem namaz kılarız, hem faiz yeriz.
Cümlemiz bu günahta hep beraberiz.
Komşu aç iken, tok yatan biziz.
Bize basiret ver, büyük Allahım.
***
Veda hutbesini, çoktan unuttuk.
Faiz batağının yolunu tuttuk.
Bankalar sayesinde, neler okuttuk.
Bize basiret ver, büyük Allahım.
***
Faizler belâ oldu, halkın başına
Zehir kattı helâl pişen aşına
Çırpınsak neye yarar, boşu boşuna
Bize basiret ver, büyük Allahım
***
İslâm ne demişse, tersini yaptık.
Yardım kapısını, çoktan kapattık.
Şeytana uyduk, faize saptık.
Bize basiret ver, büyük Allahım.
***
Kimse alınmasın, bu gerçek sözden
İcraya düşmedik mi, yoksa bu yüzden
Varmı mutlu olan, göster faizden
Bize basiret ver, büyük Allahım.
***
Bende derim ki;
Dede koruk yer, torunun dişi kamaşırmış.
Şimdi hesaplar kolay, ne çabuk görülüyor.
Daha sağken başa, ne çoraplar örülüyor.
İnsanoğlu şaşırdı, asaplar geriliyor
Bak, ansızın biranda, yokolup gidiliyor.