DEĞİŞİM'E MUHTAÇ DÜNYA!
İt izinin at izinin içinde kaybolduğu karmakarışık duyguların sarmal olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Kötü olanı iyi gibi göstermek, şeytanın uğraşı alanıdır.
Yüzlerce kez tekrarlanan yanlışlar, kâmil imana sahip olmayanlarda zaafa dönüşebilmekte, algı operasyonları sonuçta beyin yıkamaya evrilmektedir.
Demek ki, kötülüklere engel olabilmenin ya da, mücadelenin birinci şartı; iman etmek, kararlı, azimli, sabırlı ve dikkatli olmaktır.
Sosyal medya, dijital ortamlar ve ekranlara bağımlı hale gelmiş çocuklarımızın ve torunlarımızın bu durumundan şikayet yerine, onlarla daha fazla ilgilenerek vakit geçirmeliyiz. Unutmayalım ki bu yavrular bizim geleceğimizdir.
Torunları ile gülüp oynayan, onları sırtında gezdiren hatta namaz kılarken kucağına oturan torununa hoşgörüyle davranan, sevgi dolu dualarla onlara sarılıp öpen bir peygamberin ümmeti olduğumuzu unutmayalım.
Aileyi çözmekle toplumun kontrolünü ele alabileceklerini varsayan millet düşmanları kısmen başarılı olmuşlardır. Çocuğu terbiye edecek ebeveynler kendileri bozulmuşsa, çocukları üzerinde etkili olamazlar.
Ahiret inancının mihenk taşı olduğu bir olan Allah' a muhkem bir iman, çözümün anahtarıdır. Yoksa bir zamanlar (Ben korkunç imanlı bir komünistim) diyenler vardı.
Batıl inancı için bile tam iman edenden gördükçe hak davanın takipçisi olanların imanlarını gözden geçirmeleri, yeniden iman tazeleyip Hz. İnsan olduklarını hatırlamaları aciliyet, kesbediyor.
Saç, sakal, bıyık, sarık cüppe gibi şekilciliklere indirgenmek istenen İslam'a özüne, vahiyle bildirilen şaşmaz kurallara dikkat kesilmek gerekiyor.
"Evet, gerçekten kim Allah'ı görür gibi bir duygu taşıyarak tüm hayatında yüzünü, özünü, iradesini Allah'a teslim ederse o rabbi katında mükafatını cennet olarak görecektir. Orada da ne korkacak, ne de üzülecektir." Bakara 112. Ayet.
Yeni kutlu, mutlu bir İslam Barış medeniyetinin tesisi gerekiyor. Çünkü yaradılış gayesinin dışına çıkan insanlık içler acısı bir durumdadır.
- Hürriyete muhtaç Uygur Türkleri Çin' in acımasız insafına terkediliyor.
Gazze yere bir edilmiş, direnenleri Türkiye ve Mısır'a güya hicret ettirip oralara Kudüs ve Filistin' e işgal planları yapılıyor.
- Kıbrıs' ta batının şımarık çocuğu, Yunanistan kullanılarak, yalnızca Güney Kıbrıs'ın tanınması üzerine oyunlar tertipleniyor.
- Türkiye'de şaşmaz bir kural olan devlet aklının, gereği teröristle pazarlık olmaz düsturu çiğnenerek dün kara olan katiller bugün aklanıyor.
- Özellikle Afrika, ülkelerinin kaynakları, değerli maden, petrol, doğalgaz kaynakları sömürgecilerce iç ediliyor.
- Ülkemizde de maalesef altın, bor, boraks gibi stratejik kaynaklarımız, sadece % 2'si bizde kalacak şekilde yabancı şirketlere imkan tanınıyor.
Her bakımdan zengin imkanlara sahip ülkemizde çok az bir azınlık dışında insanca yaşama hakkından mahrum yaşanılıyor.
Köklü, bir değişimin gerekliliği su götürmez. Bunun için silkinerek kendimize gelmemiz, imanımızı tazelememiz, ülke problemleri karşısında ızdırap duymak şarttır. Gençlerimiz, çocuklarımız elimizden kayıp gitmeden sorumluluk bilinciyle Ya Allah Bismillah diyebilirsek, salih amel kapısını da aralarız.
Hangi namazı kıldığının farkında değilsek o kıyam kıyam değildir.
Tekbiri alırken ellerini kaldırarak, dünyalık her şeyi elinin tersiyle itebilmeliyiz.
Her namazın bir veda namazı gibi her Ramazan'ın son Ramazan'ımız gibi telakkisiyle hassasiyetlerimizi geliştirerek iman tazelemeye girişmek gerek.
Dünya ve Türkiye kesinlikle değişime muhtaçtır. Çanakkale'de ve kurtuluş savaşlarında milletin kaderini, milletin azim ve kararlılığı belirlemiştir. İman eden, mücadele eden Allah' n izniyle zaferi kazanacaktır.
Siyonistleri emperyalistleri ve şeytanın işbirliklerini daha fazla sevindirmemek gerekir. Kısa zamanda kendine gelip, toparlanacak olan bu necip millet, gençlerimizin ve çocuklarımızın tarihsel umududur.
Himmet KASAL
Yorumlar
Kalan Karakter: