Hızır-İlyas (Hıdırellez)
Hz. Hızır Kehf suresinde ayetlerle şöyle anlatılır.
A. 64: Musa işte aradığımız bu idi dedi. Böylece tekrar işlerini takip ederek geri döndüler.
Musa aleyhisselam Hızır buluşması
Kehf Suresi Ayet 65: Derken kullarımızdan bir kul buldular ki biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, tarafımızdan bir ilim öğretmiştik. (Bu çoğunluk alimlerin görüşüne göre "Hızır"di)
66: Musa ona "Sana öğretilen, bilgilerden bana doğruya iletici bir bilgi öğretmen için sana tabi olayım mı" dedi.
67: Adam şöyle dedi "Doğrusu sen benimle beraberliğe sabredemezsin"
68: İç yüzünü bilmediğin şeye nasıl sabredersin.
69- Musa "İnşallah beni sabırlı bulacaksın, hiçbir işte sana karşı gelmiyeceğim" dedi.
70- O da şöyle dedi, bana tabi olacaksın ben sana söylemedikçe hiçbirşey hakkında bana sormayacaksın.
71- Derken yola koyuldular. Nihayet bir gemiye bindiklerinde (adam) gemiyi deldi. Musa "Sen içindekileri boğmak için mi deldin? doğrusu şaşılacak bir iş yaptın.
72- Adam "Sen benimle beraberliğe sabredemezsin demedim mi? dedi.
73- Musa "unuttuğum için bana çıkışma ve bu işimde bana güçlük çıkarma" dedi
74- Yine yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocukla karşılaştıklarında adam onu öldürdü. Musa "Bir cana karşılık olmaksızın, suçsuz birini öldürdün. And olsun çok kötü bir iş yaptın" dedi.
75- Adam "Sana sabredemezsin demedim mi?" dedi.
76- Eğer bundan sonra birşey sorarsan benimle arkadaşlık etme dedi.
77- Yine yola koyuldular. Nihayet bir şehre varıp halktan yiyecek istediler. Halk onları konuk etmek istemedi. Derken orada yıkılmaya yüz tutmuş bir duvar gördüler. Adam duvarı hemen doğrulttu. Musa "İşte sen bu iş için ücret alırdın" dedi.
78- Adam "İşte bu birbirimizden ayrılmamız demektir" dedi.
79- "O gemi denizde çalışan yoksul kimselere ait idi. Onu berelemek istedim. Çünkü ilerde her gemiyi ele geçiren Korsan Kralı vardı"
80- "Çocuğa gelince, anası babası mümin insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sokmasından korktuk"
81- "Böylece Rablerinin onlara bu çocuğun yerine daha hayırlı daha merhametli bir çocuk vermesini istedik.
82- "Duvar ise, şehirdeki iki yetim çocuğundu. Altında onlara ait define vardı. Babaları iyi insandı. Rabbin, onların olgunluk çağına ulaşmalarını ve defineyi çıkarmalarını istedi.
Bunları ben kendi görüşüme göre yapmadım. İşte senin sabır edemediğin olayların iç yüzü budur.
Ayetlerden anlaşılacağı üzere Hızır Allah'tan yardım istiyene veya bekleyene yardım eden bir Allah’ın kuludur.
Afyon'daki Hıdırellez kutlamaları dileklerin ortaya konması kaleye çıkılması, Hıdırlık’taki yeşilliklerde gezilmesi Kur'an’da bildirilen ayetlere dayanmaktadır.
Hz. İlyas:
İsrail oğullarına, Hızkil (as)'den sonra gönderilmiştir. İnsanları imana çağıran Hz. İlyas Kavmine ba'l putuna tapmamalarını bildirmişti. İman etmemeleri üzerine Hz. İlyas 7 yıl dağlarda dolaştı. İman etmedikleri için halk üçyıl yağmur görmedi. Kıtlık çektiler, pis şeyler yediler. Dayanamayınca Hz. İlyas'dan dua etmesini istediler. Dua sonu yağmur yağdı. Her yer yeşillendi, bitkiler yetişti. Sonunda yine kavmi puta tapmağa başladılar.
Hz. İlyas, Elyasa'yı yerine yetiştirmişti. Kavminin söz dinlememesi üzerine, göğe çekilmeyi dilediler. Dilekleri kabul edildi. Saffat Suresi (37) 114-126. ayetlerde İbn-i Kesirin Kur'an tefsirinde (VII-31) bahsi geçer.
İbn Mesud ve İbn Abbasa göre, Hz. İlyas ile İdris (a.s) aynı şahıstır. (Buhari enbiya 4-5) İdris (a.s) ise Nuh (a.s) babasının dedesidir.
Hz. İlyas'la, Hz. Hızır'ın yılda bir kez (biraraya geldiği) buluştuğuna inanılır. Halk arasında bu buluşmağa "Hıdırellez" denir.
Toprağın yeşillendiği, bitkilerin boy attığı, hayatın canlandığı, dileklerin yerine geldiğine inanılan bu gün 6 Mayıs yani Hıdırellez’dir.