İslam coğrafyasının kanayan, kangrenleşen üç büyük yarası vardır. Türkiye açısın dan hayati öneme sahip bu yaralar Kıbrıs-Kudüs-Türkistan üçlemesi olarak mücadeleciler tarafından son 60 yıldan beri dillendirilmektedir.
Yarım asırı geçen bir zamandır İsrail, arkasına aldığı, ABD-İngiltere-Rusya ve diğer Batı ülkelerinin desteğiyle hep vuran, hep kazanan, her seferinde zulmeden, işgal eden konumunu sürdürüyor.
Dünyanın jandarmalığına soyunan ABD ise de genelkurmay başkanı İsrail’dir.
1967 Arap-İsrail savaşında ekle ettiği belki de kuruluşunun dört katı genişliğindeki Golan Tepeleri ve arazileri temelli işgal etmiştir.
Birleşmiş Milletler Israil’i korumakla görevli bir teşkilat pozisyonundadır ve bu durum yasak savma kınamalarından öteye geçememektedir.
Özellikle 2001'de tertiplenen ikiz kule saldırıları sonrasında 2.Büyük Haçlı seferlerinin başladığını söyleyen ABD başkanının hezeyanlarından sonra Filistin halkına yapılan zulümler her seferinde dozajını artırarak sürmektedir.
Gazze bölgesi denizle üç tarafı, bir tarafı da İsrail kontrolünde olan büyük bir açık cezaevi konumundadır. Suyu, elektriği, doğalgazı İsrail verirse vardır.
Bati Şeria ve Kudüs’ de daimi zulümlerin yapıldığı, Filistinlilerin elinden arazilerin alındığı yeni Yahudi yerleşimcilerin istilasına, işgaline açıktır.
Bu şartlar altında Filistinliler can havliyle bir saldırsalar 5 misliyle karşılık görerek devamlı kaybeden durumundadır.
Projeler çok büyüktür ve uzun zaman öncesinden planlanmıştır. Büyük İsrail Projesi BİP ile Büyük Ortadoğu Projesi BOP ’tur
Bu projelerin önündeki en büyük engel Osmanlı idi. Osmanlı’nın parçalanması hızlandırıldı, Filistin topraklarına yerleştirilen Siyonist Yahudiler adım adım işgallerini artırarak bugünlere geldiler.1948'de kurulan Siyonist şer devlet özellikle bu tarihten sonra Ortadoğu’da kan ve gözyaşı üretecek atölyeler kurdu.
İşgal ettiği yerden bir daha çıkmadığı gibi, yöre halkına eziyetlerini hep artırdı. Kudüs , Gazze ve bütün Filistinlilere İsrail’in yaptığı zulümler ve vahşet karşısında insanlık ve İslam dünyası seyirci durumundan kurtulamıyor. Bu durum İsrail için son derece müsait bir ortam oluşturuyor.
Öyle ya 2001'den sonra kimyasal silah bulundurmakla suçlanıp işgal edilen Irak, karıştırılan Suriye, seçilmiş Cumhurbaşkanı alaşağı edilen Mısır, ara sıra çıkışlar yapan Kaddafi’de yok edilince İsrail tepinecek müsait ortamı bulmuştur.
Müslümanların Allah’ın ipine sımsıkı sarılıp birlikte hareket etmesi, güç birliklerini sağlamaları şarttır. Bu olmadıkça acizlik ve ezilme bugünkünden fazla bile olabilir.
Allah, Müslümanları uyandırsın, davalarını hatırlatsın. Yöneticilerine basiret ve feraset versin.
“Amerika-Rusya Siyonizm’e kukla!” sloganının haklılığı gözler önündedir. İslam ülkeleri ve de Arap ülkelerinin idarecileri İsrail-ABD’ ye teslim olmuş durumdadır, Gizli ittifaklar, kirli dönmektedir.
Strateji geliştirecek, taktikleri planlayacak oyun kurucu tek ülke tarihte olduğu gibi Türkiye'dir. Önderliğini, ağabeyliğini, misyonunu gösterme zamanıdır.
Hemen her gün akıtılan kanlar, dokunulan namuslar, yetim kalan çocuklar, yıkılarak harabe dondurulmuş evler umulur ki İslam aleminin aklını basına getirmesine vesile olur.
Zihniyet değişikliği olmadıkça Arap ülkeleri değil Kudüs, Filistin, Gazze, Mekke ve Medine’ yi dahi koruyamayacağa benziyor. Bütün İslam ülkelerini bir araya getirecek yeniden yapılanmayı sağlayacak ülke yine Türkiye’dir.
Halen Birleşmiş Milletlerde, gözlemci statüsünde bulunan Filistin'in başkenti Kudüs olan bağımsız egemen bir devlet haline gelmesi, 1948 de kurulan İsrail’in kurulduğu sınırların esas alınması sağlanmalıdır.
İslam ülkeler Arap ülkeler ve de Birleşmiş Milletlere üye bütün ülkelerin tanımasına açılacak Filistin ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dosyalarını açmak Türkiye'ye düşer.
Unutmayalım ki hiçbir zulüm baki değildir. Firavunlar, Nemrutlar, Ebu Cehiller Ebu Lehepler, Moğollar ve daha nice zalimler tarihin karanlıklarında yerini almıştır.
İnsanların çoğu bilmese de Allah mutlak galiptir. Hz.Ömer’ in, Selahaddin Eyyubi’nin, Yavuz Selim’in, ecdadın izlerini taşıyan ve Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs, Gazze ve Filistin tez uyanacak kulları bekliyor.
Himmet KASAL