İnsan; hayatın zorluklarıyla, toplumlar milletin düşmanlarıyla, vatanseverler işgalcilerle, müminler kafirlerle, daima mücadele içindedir.
Şu gerçek bize göstermiştir ki az bir topluluk çoğunluğa galip gelebilmiştir.
Toplumları yönlendiren teşkilatlanmış az bir gruptur. Bu gruptur ki, ilmi, istişareyi, ahlakı kendine rehber etmiştir.
Bedir, 300 kişilik inanmış toplumla 1000 kişilik kafir ordusuna galip gelişin adıdır. Burada Allah'ın elçisi savaş konusunda ashabıyla istişare ederek kuyuların civarında mevzilenmiştir.
İstanbul'un fethi de başlı başına ibretler tablosudur. Asırlar boyunca yüzlerce kez kuşatılan İstanbul'un fethinde de sayısız hikmetler görmek gerekir.
"Yeryüzünü yönetmek için, Gökyüzünün öğrencisi olmak gerekir." güzel sözünü iyi anlamak lazımdır. Kastedilen ilmi rehber edinmektir.
Toplumu FETİH toplumu haline getirmektir. Başta Fatih Sultan Mehmet Han birkaç dili ana dili gibi bilmekle beraber matematik, mühendislik, harp sanatı konularında bir derya idi. Akşemseddin, Molla Gürani, Ali Kuşcu gibi daha nice alimlerin ilminden istifade ve istişareyle zamanın gelişmiş toplarını döktürmüş, harikulade bir düşünceyle gemileri karadan yürüterek Haliç'e indirerek dehasını göstermiştir. Ölçü ve tartıyı denk yapan, insan haklarını, adaleti her yerde, her zaman, herkes için uygulayan fetih toplumu önce gönülleri fethetmişti
İstanbul'un fethi, Bedir'e dayanan bir müjdenin de tahakkuku için olunca, insanlar Eyüp el Ensar gibi olabilmek için bilinçlice mücadeleye katılmıştır.
Yakın dönem Çanakkale’yi de iyi okumak, anlamak zorundayız.
İngiliz, Fransız, Avusturalyalı Anzaklar bile 109 yıldır sırrını çözememiştir Çanakkale’nin. Hele biz, Mehmet Akif'in Çanakkale destanını, İstiklal Marşı'nı layığınca anlayamamışken Sayın Abdülkadir Türk'ün tespitlerinden bir kaç cümleyi önemine binaen almayı faydalı buldum.
- Çanakkale, bir gül bahçesine girercesine ölüme gülenlerin, şehadete yürüyenlerin, insanlığa saşırtan sefer ve sadakat yolculuğudur.
- Çanakkale'nin hatırlanmaya, şehitlerimizin ağlanmaya değil, anlaşılmaya ihtiyacı var bugün.
- Çanakkale 22 düşman gemisinin bir dakikada attığı 1352 gülleye gülüp geçen iradenin adıdır.
- Çanakkale yokluklar içinde var edilen bir HÜRRİYET türküsüdür.
Çocuklarını sık sık Hiroşima’ya götüren Japonların oralardan aldıkları ibretle çok çalışarak nasıl dünyanın sayılı ülkelerinden biri olduğunu nasıl anlayamamışsak ÇANAKKALE gibi bir örneği nesillerimize anlatamadığımız bir gerçektir.
Yönetim şeklinin şeriat, İslami idare, krallık olmasının da fazlaca bir önemi yok. Tarih, adil olmayan şeriat İslami yönetimlerin enkazlarıyla dolu olduğu gibi adil olan krallık ve idarelerin örnekliğine şahittir.
"İster Allah'ın emirlerine, isterse insanların teorilerine dayanan yönetimlerde esas faktör, yönetimde olan, şahsın icraatlarıdır. Çünkü adı şeriat olan bir rejime öyle bir yönetici hakim olur ki kuralları uygulamaz. Emevîlerin şeriat yönetiminde Muaviye, Yezid ve Mervan şeriat ve adaleti çiğnemişken, Ömer Bin Abdulaziz şeriatı ve adaleti ayakta tutmuştur. Bunun tam tersine Firavun'un yönettiği rejime Yusuf Aleyhisselam ADALETİ getirmiştir. Neticede önemli olan insanların hangi isim ve rejimle yaşadıkları değil neyi yürürlüğe koyup, neleri hayatlarına yansıttıklarıdır.” Kitap ve Hikmet 24.sayı.
Bedir, İstanbul'un fethi ve ÇANAKKALE zincirin halkalarıdır. Korkarız ki gereğince, yeterince anlaşılamamıştır.
Seçimlerimizde, her yerde her zaman, herkese ADALET diyenleri tercih etmedikçe paramız pul, itibarımız düşük, enflasyonumuz yüksek, Kudüs, Gazze, Doğu Türkistan’daki sesimiz cılız kalacaktır.
Aslında milletimiz MUHTEŞEM TÜRKİYE' yi özlüyor ve hak ediyor.
Himmet KASAL