Prof. Dr. Mehmet SARI
Kıymetli okuyucularım. 18 Şubat 2023 tarihinde bu köşede yazdığım “Üniversitelerde Eğitim Öğretim Niçin Yüz Yüze Olmalı” başlıklı yazıma beklediğimden fazla dönüş aldım. Yazı öğrencilerden, hocalardan ve velilerden hayli ilgi gördü. Önerdiğim çözüm yollarını uygun görenler çok olmakla birlikte karşı çıkanlar da vardı. En güzeli iyi niyetle ve akıllıca sunulan yeni önerilerin olması idi. Sunulan bu önerilerden biri bence de makul, kolay, uygulanabilir ve bir masraf gerektirmeyen öneridir ki bugünkü yazımda kısa ve öz olarak sizlerle paylaşmak istiyorum.
Geçen haftaki yazımda, özet olarak söylemek gerekirse -Allah bir daha göstermesin- depremzede vatandaşlarımızı barındırabilmek için Üniversite öğrencilerinin kaldığı yurtların boşaltılmasından, Üniversitelerde Bahar dönemi eğitim öğretimin uzaktan yapılmasının doğru olmayacağından, hocaların ve öğrencilerin çoğunun eğitim öğretimin yüz yüze olmasını istediklerinden, depremzede vatandaşlarımızın başka çözüm yollarıyla barındırılabileceğinden söz etmiştim.
Eğer niyetimiz iyi ise ve aklın yolu birdir diyorsak, Üniversitelerde Bahar Döneminde eğitim öğretimin yüz yüze olması gerektiğini uygun görüyorsak işte kısa, kolay ve masrafsız bir çözüm yolu. Bana gelen öneriyi kısa ve net olarak sizlerle paylaşmak istiyorum. İnşallah yetkililere tez zamanda iletilir de milletçe bunca işimizin gücümüzün arasında -eğitimden taviz vermeden- meseleyi kolayca çözümlemiş oluruz.
Milletimiz büyük bir felakete maruz kaldı. İktidarı muhalefeti ile milletçe bu felaketi atlatmaya, yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Bu cümleden olarak, deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın büyük kısmı üniversite öğrencilerimizin boşalttığı yurtlara yerleştirildi. Halkımızın da büyük destek ve yardımlarının olduğunu görüyoruz. Her birinden Allah razı olsun. Devletimiz güçlüdür. Yaklaşık olarak Mayıs ayına kadar bu vatandaşlarımızın memleketlerinde çadır, konteyner gibi kalabilecekleri yerler de hazırlanacaktır inşallah. Bu süre içinde yurtlarını boşaltan öğrenciler, depremzedeler ve milletçe hepimiz bir nefes alırız. Mübarek ramazan ayımızı huşuyla, huzurla, sağlıkla çıkarırız. Depremzede kardeşlerimiz -bir iki hafta önce veya sonra- yaklaşık olarak Mayıs ayı içinde memleketlerine dönerler. Hiçbir telaşa, masrafa yer kalmaksızın üniversite öğrencilerimiz de yurtlarına yerleşir.
Yaklaşık Mayıs ayının ortalarına doğru üniversitelerde eğitim öğretim yüz yüze başlar. Ağustos ayının ortalarına veya sonuna doğru da dönem bitmiş olur. Şubat, Mart, Nisan aylarında öğrenciler zaten evlerinde olacak. Hocalar ve memurlar da bu süre içinde yıllık izinlerini önceden kullanmış olur. Bazı üniversitelerimizde yapılan ve zorunlu olmayan -eğitim öğretim açısından gereksiz gördüğüm, hatta faydadan çok zararlı olduğunu düşündüğüm- yaz dönemi bu yıl açılmayıverir.
Devletimizin ve devlet adamlarımızın bildiği, halk olarak bizim bilmediğimiz veya bilmemizi gerektirmeyen başka sebepler yok ise haydi buyurun, iş işten geçmeden bu formülü uygulayalım. Masrafsız, rahatça, kolayca bir çözüm yolu. Hem depremzede vatandaşımız yurtlarda kalacak, mübarek ramazan ayını daha rahat geçirebilecekler hem de eğitimden taviz vermeden üniversitelerde eğitim öğretim Mayıs-Ağustos ayları arasında yüz yüze yapılabilecek. Aklın yolu birdir. Ne dersiniz?
Yorumlar
Kalan Karakter: