Hepimizin malumu sosyal mesajlaşma platformu WhaatsApp, yayımladığı yeni kullanıcı sözleşmesini kabul etmemiz için bizlere 8 Şubat’a kadar bir süre tanıdı. Ve şuan uygulamanın kararında bir değişiklik bulunmuyor.
Uygulamayı kullananlar WhaatsApp’ın kullanıcı sözleşmesini farkında olmadan onaylayanlar ve şimdi değil diyerek bu kararı en azından 8 Şubat’a kadar erteleyenler şeklinde ikiye ayrılıyor.
Ve bu konu hepimizin son günlerde gündemini meşgul ettiği, sürekli konuştuğumuz bir konu haline geldi.
Halk arasında öyle bir panik havası oluştu ki; acaba bundan sonra ne yapmamız gerekiyor? WhaatsApp’ı sunduğu kullanıcı sözleşmesini kabul edip kullanmaya devam mı edeceğiz? Yoksa farklı sosyal medya mesajlaşma platformlarına mı geçeceğiz? Şeklinde neredeyse her şeyi bırakıp WhaatsApp’ı tek gündem maddemiz haline maalesef getirmiş olduk.
Hatta durum öyle bir hal aldı ki, bizlere bir yıla yakındır ülke olarak mücadele ettiğimiz koronavirüs salgınını ve kış ayında olmamıza rağmen, havaların sıcaklığının, yağışların az olmasının, kapımızda olan kuraklığı dahi bizlere unutturmuş oldu.
Kış ayı olan Ocak ayının ortasına gelmiş bulunuyoruz. Yaz aylarından kalma son derece üşütmeyen bir hava ile iç içeyiz. Son bir iki günlük olan yağışlı havayı saymazsak eğer, yağış neredeyse yok denilecek kadar az. Kuraklık yakın.
Asıl korkmamız, tedirgin olmamız gereken konuda aslında bu konudur. Biliyoruz ki yağışların az olması kuraklığın habercisidir. Salgın gibi, kuraklık gibi son derece önemli konular ile karşı karşıya olmamıza rağmen halen WhaatsApp’ın konuşuluyor olması da son derece ilginç bir durum olarak göze çarpıyor.
WhaatsApp’ı kullanmasak ne olacak? Ya da farklı bir uygulama kullansak ne olacak? Bu kadar tedirgin olmaya değecek ve bize dünyamızdaki önemli olayları unutturmaya değecek bir konu mudur?
Elbette değildir. Fakat günlerdir halen aynı konu konuşuluyor, tartışılıyor. Özellikle iklimin değişmesi sonucunda yağışların olmaması aynı zamanda kirli havaya bağlı hastalıkların çoğalması demektir. Ek olarak da üretici için, çiftçi için, bizler için ekonomik anlamla etkilenmek ve bunun uzaması durumunda daha da ötesi kıtlık demektir.
Bir diğer unutmamamız gereken konu ise, salgının devam ediyor olmasıdır. Zaten artış gösteren ve yakamızı bir türlü bırakmayan koronavirüs, kirli hava ile daha da bulaşıcı hale gelecektir.
Şimdi oturup düşünmemiz gereken konuyu sormak istiyorum. Halen WhaatsApp mı bizim gündemimiz olmalı? Yoksa kuraklık, bir türlü bitmek bilmeyen koronavirüs salgını ve dünya üzerindeki sorumluluklarımız mı?
Elimizi vicdanımıza koyup gerçekten düşünmemiz gerekiyor. Dünya üzerinde yapmamız gereken birçok görevimiz varken, ülkemiz, milletimiz adına daha önemli birçok konular söz konusu iken inanın WhaatsApp, günlerce konuşulmaya, tedirgin olmaya değecek bir konu değildir.
Bu nedenledir ki; bir an evvel gerçek meseleleri irdelemeliyiz. Asıl üzerinde durulması gereken konular üzerinde durmalı, hatalarımızdan dersler çıkarmalı, şuan neden bu durumdayız şeklinde kendimizi sorgulamalı ve bu dünyada bulunma gayemizi unutmamalıyız. Rabbim bizleri bereketinden, rahmetinden mahrum etmesin…