18. GÜN RAMAZAN YAZILARI
ŞABAN KORKMAZ
ASR-I SAADETTEN BİR TABLO!
Asr-ı Sadet döneminde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e bir fakir gelir e der ki:
-Ya Rasülallah, evimde hiç yiyeceğim yok bana yardım edin.
Peygamber Efendimiz evinde ne varsa hemen verilmesini isten ve yiyecek bir şeyler verilir o adama.
Aradan bir hafta geçtikten sonra yine aynı adam gelir:
-Bana yiyecek bir şeyler verir misiniz? Der.
Yine Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir şeyler verir adama ve gönlünü ederek gönderir.
Aradan birkaç gün geçtikten sonra adam yine gelir:
-Evimde yiyecek bir şeyim yok, yiyecek bir şeyler verir misiniz? Deyince; Peygamber Efendimiz sorar:
-Senin evinde önemli bir şey var mı?
-Var Ya Rasülallah.
-Ne var.
-Evde bir çulum var.
-Hemen eve git ve o çulu getir.
Adam eve gider evde olan o çulu alır getirir. O arada Peygamber Efendimizin yanında sekiz on kadar sahabe vardır. Onlara hitaben der ki:
-Bu çulu açık artırmaya koyuyorum. Kaç dirhem verirsiniz?
Neticede Peygamber Efendimiz o çulu 2 dirheme bir sahabeye satar ve iki dirhemi alır adama der ki:
-Şimdi şu bir dirhemi al ve bununla evinin ihtiyaçlarını karşıla, şu bir dirheme de git çarşıdan bir balta al gel, der.
Adam Peygamber Efendimizin dediğini yapar ve bir balta alır gelir. Peygamber Efendimiz o baltaya kendi eliyle bir sap yapar ve adamın eline tutuşturur ve der ki;
-Al bunu bulabildiğin kadar odun bul parçala ve sat.
Adam gider ve on beş gün sonra huzura gelir ve der ki:
-Ya Rasülallah, balta bana iyi geldi. Hiç kimseden bir şey istemiyorum artık. Elimin emeğiyle geçinmeyi sizin sayenizde öğrendim. Şimdi daha çok huzurlu bir şekilde yaşıyorum. Allah senden razı olsun, der ve yanından ayrılır.
Peygamber Efendimiz bu hal ve hareketle güzel bir metotla adama sürekli balık verme yerine balık tutmayı öğretmiş bulunmaktadır. (Nüktelerden Bir Demet)
&&&
RAMAZAN AYI;
Hiç şüphesiz ki Ramazan ayı;
-Kur’an ayıdır.
-Zikir ayıdır.
-İyilik ayıdır,
-Sevgi ayıdır.
-Saygı ayıdır.
-Yardımlaşma ayıdır.
-Aç karınları doyurma ayıdır.
-Sevinme ve sevindirme ayıdır.
-Cimrilik değil, Cömertlik ayıdır.
-Yaraların sarıldığı aydır.
-Gönüllerin hoş tutulduğu ayıdır.
-Ekme, dikme ve hasat etme ayıdır.
-Her azamıza oruç tutturma ayıdır.
-Gıybet yapılamayacak bir aydır.
-Ağıza fermuar çekilerek girene çıkana dikkat edilecek bir aydır.
&&&
RAMAZAN ORUCUNA NİYET!
Ramazanda tutulan orucun sahih olması için niyet etmek şarttır. Herhangi bir oruca kalb ile niyet yeterlidir. Oruç için sahura kalkılması da bir niyet demektir. Fakat niyetin dil ile yapılması da mendubtur.
Ramazanı Şerif orucuna, zamanı tayin edilmiş adak, nafile oruçlar için akşamdan (güneşin batışından) istiva-kaba kuşluk zamanına kadar niyet edilir. Yeter ki imsak vaktinden sonra orucu bozacak bir şey yapılmasın. Fakat güneş batmadan önce veya tam istiva zamanında ve ondan sonra akşama kadar hiçbir oruca niyet edilmez.
Bütün kaza, kefaret ve zamanı tayin edilmemiş adak oruçları için niyetin geceleyin veya ikinci fecir (şafak)’ın tam ilk kısmında –başlangıcında- yapılması şarttır. Ve bunları niyetle tayin etmek de lazımdır.
Ramazan ayı orucunun her günü için ayrıca niyet etmek lazımdır. (İlmihal Bilgileri)
&&&
RAMAZAN MANİLERİ
Hoşafın suyu boldur,
Bir kepçe daha doldur,
Sahura köfte varmış,
Ne olur erken kaldır.
***
Bu aya Sultan derler,
Kaymak ile baldan yerler,
Ezelden adet kılınmış,
Davulcuya bahşiş verirler.
***
Bak geldi etli dolma,
Çok yeyip göbek salma,
Üstüne bir kahve iç,
Teravihe geç kalma.
&&&
FITIR SADAKASI (FİTRE)
Borcundan ve asli ihtiyaçlarından başka en az nisab miktarı malı veya onun değerinde parası olan il Ramazan-ı Şerif’in sonuna yetişen her Müslüman’ın fıtır sadakası vermesi vacibdir. Buna kısaca “Fitre” denilir. Fıtır sadakasının vacip olması için zekâtta olduğu gibi malın üzerinden bir yıl geçmesi ve artıcı nitelikte olması şart değildir.
Fitre, Ramazan ayında fakirlere verilen bir sadakadır. Bayramdan önce verilmesi müstehabtır. Dini ölçülere göre zengin olan bir kimsenin, hem kendisinin, hem de ergenlik çağına gelmemiş olan çocuklarının fitrelerini vermesi vacibdir.
Fitre miktarı fakir bir kimsenin sabahlı ve akşamlı bir günlük yiyeceği bir miktardır. Bu yıl tespit edilen fitre miktarı 180 liradır. Bu miktar olduğu gibi bir taban miktardır. İsteyen bunun miktar miktar katını verebilir. Ama bundan aşağısını veremez.
Zekât hangi fakirlere verilirse fitre de onlara verilmelidir. Bir özürden dolayı Ramazan ayında oruç tutamayanlar da nisap miktarı mal veya paraya sahipseler fitrelerini vermekle yükümlüdürler.
Kişi yaşlı ise ileride iyileşmeyip tutamayacağı oruçları varsa bunları da günlük olarak 180 liradan hesap edip bedellerini ödemesi gerekir.
&&&
HEMEN VERMEYE BAK!
Eliniz altında bulunanların bir kısmında birilerinin hakkı olduğunu unutmayalım. Sen bu elinin altında bulunanlardan ne kadar verirsen o kadar kendin için ahire yatırım yapmış olursun.
Sarkın ola ki yarın veririm deme, hemen vermeye bak. Şunu da kesinlikle unutmamak gerekir ki bu verilenlerin; Bire YEDİ, Bire YETMİŞ, Bire YEDİYÜZ, Bire 7000 gibi bize sevaplar kazandıracağını unutmamız gerekiyor.
&&&
ŞU İNCELİĞE BAKAR MISINIZ?
Bir âlimin meclisinde birileri ders sonrası birinin gıybetini yaptığında;
“Eyvah! Abdestim bozuldu.” Demiş.
Birisi de; “Hocam siz gıybet yapmadınız ki abdestiniz buzulsun.” Dediğinde Hoca Efendi;
“O yapılan gıybeti duymuş oldum ya!..”
&&&
HARAMLA HELAL!
Kadınlar gününde Hoca Hanım şunları söylemiş bir gün:
“Güne gelirken yiyecek bir şeyler getirebilirsiniz, getirdiklerinizi burada hep beraber yeriz ve sohbet ve dua ederiz. Yalnız eşi kredi çekenler getirmesin” demiş.
Kadının birisi de bunun üzerine şöyle demiş:
“Benim kocam kredi çekti ama ben evimde bir şeyler yapıp satıyorum. Kazandığım bu parayla bir şeyler alıp sizlere ikram etsem olur mu, bir mahzuru var mı?” dediğinde Hoca Hanım:
“Bunda bir mahzur yok demiş, alıp getirebilirsiniz.”
&&&
ÖNEMLİ BİR SÖZ!
“70.000 KELİMEYİ TEVHİD OKUYAN, NEFSİNİ CEHENNEM ATEŞİNDE KURTARIR.”
Muzaffer OZAK (k.s.)
&&&
ZEVK DÜŞKÜNÜ!
“Fatih Sultan Mehmet Han öldüğü zaman 49 yaşındaydı. Hiç şüphesiz ki aynı zamanda büyük bir mareşaldi. Ne o, ne oğlu, ne torunu, ne de torunun çocuğu Muhteşem Süleyman saraylarındaki yataklarında ölebildiler. Buna rağmen bu insanları zevk düşkünü diye anmak cahil olmayı gösterir.”
İlber ORTAYLI
&&&
Yorumlar
Kalan Karakter: