Gönüllerdeki  Kuraklık

Yağmurların azalıp kuraklığın  iyice hissedildiği günlerde bir alım Gavs -ı Sani  hazretlerine , Efendim ,memleketimizde sıkıntılar var. Yağmurlar yağmaz oldu .Kuraklık baş gösterdi .Kardeşlerimiz bu sıkıntıları zat -ı  âlinİze arz etmemi istirham etiler. Gerçi düçar olduğumuz bu sıkıntılardan çok daha büyüğü  gönlümüzdeki ,kalbimizdeki kuraklık. Bizler  hem kalbimizdeki hem memleketimizdeki kuraklık  için  zat-ı âlinizden dua istirham  ediyoruz .Dedi Gavs-ı Sani hazretleri bu talep üzerine, Bazı Âfetler ,insanı uyandırmak ,Allah 'ı hatırlatmak ve hak yola döndürmek içindir. İnsanlar çok şey isyanlar ediyorlar , havalarına uyuyorlar . Allah 'in dini bütün olarak hiç bir yerde yaşanmıyor. Din ,sadece birgrup insanların yaşaması yeterli değildir. Hal böyle iken dualar nasıl kabul edilir ? Sonra insanlar istediklerinde yine nefisleri için istiyor. Daha fazla isyana dalmak için, fırsat arıyorlar. Günümüz insanı ,Nuh aleyiselamın devrinde yaşayan insanlar gibiler Allah 'a çağırıyor kaçıyorlar, tövbeye davet ettikçe isyana dalıyorum. Birde dinle alay ediyorlar, buyurdu .İster âlim olsun ,ister Sultan , herkesin bir rehbere ihtiyacı vardır. O rehber de Peygamberimizin, varisleri olan  Rabbani âlimler ve mürşid -ı kâmilerdir.Çok büyük alimler vardır, ama Mürşit.degildir  . Mürşit  Peygamber efendimizin varisi demektir   İnsan zahiren şeriat 'da çok büyük alim de olsa bir veli zatın rehberliğinde ihtiyacı vardır. Mezhep imanımız dahi bir mürşitin nazar alması lazım  İmam-mı azam Ebü Hanife ,İmam Şafi, İmam malik, İmam Ahmet bin hambel (rahmetullahi aleym)...çok büyük  alimlerdi.Fakat  onlarında Şeyhler, mürşitleri vardı .Halbuki Mürşidi kamilerin mezhep imamları kadar ilimleri yoktu.Ancak bu veli zatlar  Tasavvuf rehberidir.Tasavvuf şartıtır tasavvuf olmasa insan bu uzun yolu nihayete varamaz.
İnsan ilk tövbe ettiği zaman şeytanın vevesesi çok olur. Çünkü en yakın arkadaşını kaybetmiştir.