Kendini güçlü hissedenlerin zayıf gördüğü kişileri ezme istediği insanların içinde bulunan menfi bir hissiyattır. Mesela kadın yaratılış itibari ile zayıf ve nazik bir fıtrata sahiptir. Kadına karşı güçlü görünen erkeğin bu gücünü muhabbet ve şefkat için kullanması gerekmektedir. Maddi ve fiziki gücünü baskı, zulüm ve eziyet için kullanmaya çalışanlar aslında güçsüzlüklerini göstermiş olurlar. Hakikatte zayıf olanlar güçlü görünmek için tahrip taraftarıdırlar. Tahrip ederek güçlü olduklarını hissettirmek isterler. Gürültüden, kargaşadan, sesini yüksek çıkartmaktan hoşlanırlar. Yaygara ortamı oluşturarak kendilerine zemin bulmaya çalışırlar. Asıl güçlü olan ise adaletli olan, adaletli davranmayı ve adaletli yaşamayı bilendir. Adalet bir denge ve ölçüdür. Yaptıklarımız ve yapmayı düşündüklerimizi adalet terazisinde tartmalıyız. Tüm zulmetme eğilimlerimizi adaletin gücüyle hizaya getirmeliyiz. Zulme meyilli duygularımızı adaletle terbiye etmeliyiz. İçine düştüğümüz kin ve adavetlerin bizi zulme sevk etmesine adalet duygusu ile engel olmalıyız. Zulme meylimizi artıran körü körüne tarafgirliklerden adalet tarafında yer alarak kurtulmalıyız. Eninde sonunda zulmedenin değil adaletli olanın kazanacağını unutmamalıyız.