Farkında olarak ve olmayarak etkisi altına girdiğimiz birçok hadise var. Bu hadiselere aşırı derecede ilgi göstermek ve nazarımızı onlardan çevirememek sebebiyle yaşananların tesiri altında kalıyoruz. Pencerelerden seyredip içlerine girmememiz gerekirken, bilemediğimiz ve çözümleyemediğimiz menfi bir tesir altında olayların bir aktörü haline getiriliyoruz. Bizim âlemimizden çok uzak olan hadiseler birden hayatımızın içine girerek önceliğimiz haline geliyor. Bize fayda veya zarar vermesi noktasında bizden çok uzak olan meseleler hayatımızın olmazsa olmazları gibi gösteriliyor. Hiç gündemde olmayan bir konu bile istenildiği zaman birinci gündemimiz yapılıyor. Tüm bunlar manyetizmanın nasıl etkili kullanıldığını göstergesidir. Mesela bazı reklamların içerisindeki sözleri ezberlediğimizi fark ediyoruz. Gün içerisinde o sözleri belirli aralıklarla mırıldanıyoruz. Demek ki tekrar içerisinde yenilenerek karşımıza gelen görüntü ve sesler zihnimizde ciddi bir yer ediniyor. Bu nedenle kendimize ve çocuklarımıza dinlettirdiğimiz seslere ve izlettiğimiz görüntülere çok dikkat etmemiz gerekli. Bugün zihinlerine giren görüntü ve seslerin yarın hayatlarının bir noktasında karşılarına çıkacağını unutmayalım. Son zamanlarda iyice artan şiddet olaylarını da ben manyetizmanın tesirine bağlıyorum. İnsanların öldürüldüğü dizi ve filmleri sürekli izleyenler insan öldürmenin çok kolay bir hadise olduğunu düşünüyor. Gerçek hayat dışında bir zihin yapısı oluşuyor. Böyle bir zihin yapısı ise insanları birçok yanlışa ve zarara sürüklüyor.