ALLAH İÇİN SEVMEK GEREK!

                                       ALLAH İÇİN SEVMEK GEREK!

                                                            ŞABAN KORKMAZ

     Ebu Hüreyre (r.a.) Peygamberimiz (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu anlatıyor:

     Bir adam başka bir beldede bulunan bir arkadaşını ziyaret etmek maksadıyla yola çıkmıştı. Allah-ü Teala, adamın yolunda bir melek vazifelendirip, bekletti. Adam, o melekle karşılaşınca melek kendisine:

-Nereye gidiyorsun? Diye sordu. Adam:

-Şu beldede bir din kardeşim var, onu ziyaret için gidiyorum, diye cevap verdi. Melek:

-Onunla, alakalı yapacağın bir vazife mi var? Diye sordu. Adam:

-Hayır, öyle bir şey yok. Allah için kendisini sevmemden başka bir işim yok, dedi. Bunun üzerine melek:

-Ben, senin o din kardeşini Allah için sevdiğin gibi, Allah’ın da seni sevdiğini sana bildirmek üzere vazifelendirilen, Allah’ın meleğiyim, dedi.  (Müslim)

                             ***

     KELİME-İ ŞAHADETİ ÇOK OKUYALIM!

 Allah dostlarından Abdullah bin Amr, Peygamberimiz (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu anlatıyor:

     Muhakkak ki, Allah-ü Teala, ümmetim içerisinden bir adamı Kıyamet gününde bütün halkın huzurunda kurtaracaktır. O kimsenin önüne doksan adet amel sahifesi serecektir ki, onun her sahifesi gözün görebildiği kadar uzun olacaktır.

   Allah bu adama:

-Bunlardan inkar ettiğin bir şey var mı? Amelleri kaydeden kâtiplerin haksızlık etti mi? Diye soracaktır. Adam:

-Hayır, haksızlık etmediler, Ey Rabbim, diyecektir. Allah-ü Teala:

-Bunlar için söyleyeceğin bir özrün var mı? Der. Adam:

-Hayır, bir özrüm yok, ey Rabbim diyecektir. Allah-ü Teala:

-Evet, bunların hepsi doğru, ancak senin bizim nezdimizde bir iyi amelin vardır. Bugün sana asla haksızlık yapılmayacaktır, buyuracaktır. Bunun üzerine içerisinde “Eşhedüenla ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasülühü.” Yazılı olan bir tezkere çıkarılacak ve Allah-ü Teala kendisine:

-Amellerin tartılmasına hazır ol” diyecektir. Adam:

-Ey Rabbim, bu kadar sahifeler yanında bu tezkere ne kıymet ifade eder ki? diye soracaktır. Allah-ü Teala:

-Sana kat’iyetle haksızlık edilmeyecektir, diye cevap verecektir. Sonra o tezkere terazinin bir kesine, sahifeler de diğer kefesine konulacak ve neticede sahifeler hafif, tezkere ise ağır gelecektir. Zira Allah’ın ismi ile tartılan hiçbir şey, O’nun isminden daha ağır gelmez!  (Tirmizi)

                      ***

SEVGİLİ KARDEŞLERİM;

-Cennetin anahtarının namaz olduğunu unutmayalım.

-İnsanın yevmi kıyamette çekileceği ilk hesabın namaz olduğunu unutmayalım.

-Her gün TEBAREKE suresini okuyanın kabir azabı görmeyeceğini unutmayalım.

-Hiçbir kimsenin gıybetini yapmamayı kendimize şiar edinelim.

-Kesinlikle hiçbir zaman su-i zanda bulunmamaya özen gösterelim.

-Hiçbir zaman cimri olmamaya bakalım.

-Her gün Kur’an’ı Kerim-i okumaya gayret edelim.

-Bol bol Peygamber Efendimiz (s.a.v)’e Salavat-ı Şerife getirelim.

-Allah’ın bize verdiklerinde birilerinin hakkı olduğunu unutmayalım.

-Öğrendiğimizle amel etmeye bakalım, ki;

   ALLAH (C.C.)’IN SEVDİĞİ KULLAR ZÜMRESİNE DÂHİL OLABİLELİM.