Telkin ne demektir?
Telkin, meleklerin sorularına cevap vermede bir bakıma ölüye hatırlatma anlamındadır.
Buluğa ermiş müslümanın ölüsüne, telkin verilmesi sünnet olmamakla beraber, bazı sahabe ve fukaha tarafından güzel görülmüştür. (Zuhayli 3/86)
Kabir Suali:
Ölü mezara konup üzerindeki toprak tesviye edildikten sonra ölüye ‘Rabbin kimdir, dinin nedir, Peygamberin kimdir?’ gibi soruları sormakla görevli bulunan Münker ve Nekir denilen iki melek korkunç kıyafetle gelirler, sordukları sorulara cevap veren müminler için, kabri cennet bahçelerinden bir bahçe olur, cennetten açılan pencereye bakarak kıyameti zevk-i sefa içerisinde beklerler.
Korkunç kıyafetleriyle kâfir ve münafıklara gelirler, şiddet ve hiddetle onları uyarırlar. Ancak etrafında; müminleri müdafa eden namazları, oruçları, zekâtları, sadakaları, hac ve cihadları gibi yardımcıları olmadığı için, onları görünce korkar ve şaşırırlar da net cevap veremezler. Melekler de onlara -hay bilemeyesciler- deyip, demir topuz ile ense köküne vururlar. Feryadını ins ve cin dışında her yaratık duyar ve kabre sık sıkabildiğin kadar derler, kaburga kemikleri birbirine girer ve o kabir, cehennem çukurlarından bir çukur olup, cehennemden açılan pencereden azapları seyrederek kıyamet gününe kadar azap içinde kalırlar. (Ahiret Günü-A.Kadir Rahbavi)
Kabir Suali Görmeyenler:
Peygamberlere, çocuklara kabir suali olmadığı için telkin verilmesi gerekmez.
Küffarla savaşta öldürülen şehide, sınır bekleyerek veya taun hastalığına tutularak ölen kimselere, Cuma günü veya gecesi ölene, her gece mülk suresini okuyana, ilim tahsilindeyken ölene sual olmayacaktır.