Afyon’da dost meclislerinin vazgeçilmez iki konusu vardır: siyaset ve spor.
Bir araya gelinir, önce siyaset konuşulur, ardından dönülür meşhur soruya:
“Ne olacak bu Afyonspor’un hali?”
Bugünler ise en çok sorulan siyasi soru CHP’li Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın AK Parti’ye geçip geçmeyeceği hususu.
Kulislerde türlü söylentiler dolaşıyor.
Kimilerinin ağzında Burcu Köksal başkanın, Ak Parti’ye geçmek için müracaat ettiği, müracaatın değerlendirme de olduğu,
Kimilerine göreyse ortada ne müracaat var ne de niyet.
Hatta Burcu Başkan bu söylentilere “Bulunduğum yerdeyim, hiçbir yere gitmiyorum” diyerek nokta koydu bile.
Ama görünen o ki, bu açıklama bile kulisleri susturmaya yetmedi.
Bu konuda AK Parti kanadının ise adeta dili tutulmuş durumda.
Özellikle il yönetiminden çıt çıkmıyor…
Bu konuya İl Başkanı Turgay Şahin’in sıcak bakmadığı, ancak il yönetiminden bir çoğunun bu konuya sıcak baktığı da konuşuluyor.
Soruyoruz cevap yok, şu anda genel merkez bilir cevabını alıyoruz.
Hani Gazetecilere soruluyor ya bu sorular, bizde ilgili makamlara soruyoruz ama nafile…
Köksal: “Bulunduğum yerdeyim, hiçbir yere gitmiyorum” dedi ama… seçimlerden sonra alıştığımız, Ak Parti’den CHP’li belediye başkanına yapılan sözlü müdahaleler de sona erdi.
Aynı şekilde Burcu Başkan’da ne Ak partiye ne de yönetime bir söz söylemiyor artık.
Sanırım artık hizmet noktasında buluşmaya başladılar.
Önceki gün yapılan Belediye Meclis toplantısında da birbirlerine bir çiçek vermedikleri kaldı adeta.
Hayırlısı olsun elbette güzel şeyler olsun mecliste, ancak 6,7 milyar liralık bir bütçe görüşmelerinde ATM kiralarından bahsetmekte bana göre abes oldu doğrusu…
Anlaşılan herkes 18 Kasım’a, AK Parti hükümetinin kuruluş yıldönümüne kilitlenmiş durumda.
Kulislerde o gün çok sayıda CHP’li İl ve ilçe belediye başkanına rozet takılacağı söylentileri iyice güçlenmiş durumda.
Bekleyip göreceğiz…
Gelelim ikinci vazgeçilmez konumuza: Afyonspor.
Afyonspor’un bu hale düşmesi gerçekten çok üzücü.
Taraftar kırgın ama umudunu yitirmemiş.
Afyon’un futbol aşkı kolay kolay sönmez.
Bir gün mutlaka, bu şehri temsil edecek, takımı yeniden ayağa kaldıracak bir “babayiğit” çıkar.
Siyasette de, sporda da tablo benzer: beklentiler büyük, umutlar diri.
Yeter ki bu şehir kendi değerine sahip çıksın.
Yeter ki koltuk sevdası, forma sevgisinin önüne geçmesin.
Yorumlar
Kalan Karakter: