Elbette bir şehrin sahibi Devlet’tir, millettir…
Devlet dediğiniz de, Valisi, Belediye Başkanı, Bakanı yani bürokratlar akıllara gelebilir.
Son sözü söyleyen elbette Devlet makamlarıdır. Yani icra makamları.
Ricacı olanlar ile Milletvekilleridir.
İcra ve rica makamlarının haricinde şu bir gerçektir ki, bu şehrin asıl sahibi Halk’tır.
Hepimiz görüyoruz, duyuyoruz ve yaşıyoruz; bürokratlara, siyasetçilere bitmek bilmeyen talepler iletiliyor. İş, aş, imza, yatırım desteği, atama beklentileri… Ne ararsanız var.
Beklenti dediğimiz şey, lafla değil organizasyonla, dağınık taleplerle değil ortak baskıyla karşılık bulur.
İşte bu noktada tam da Lobicilik devreye giriyor.
Afyonkarahisar’ın olmayan gücü, Afyon Lobisi
Afyonkarahisar’ın çok yabancı olduğu bir kelime bu.
Çünkü Afyonkarahisar’da böylesine güçlü bir lobi yok maalesef.
Şöyle Afyonkarahisar’ın kanaat önderlerinden, iş insanlarından, Akademisyenlerden, Sivil Toplum örgütlerinden, oda ve sendika temsilcilerinden oluşmuş güçlü bir AFYON LOBİSİ olduğunu bir düşünsenize…
Afyonkarahisar adına yapılacak her türlü yatırımda ağırlığını koyan, Afyonkarahisar’ın yetiştirdiği her bürokrat, iş insanı, siyasetçi üzerinde etkili ve sözü dinlenin bir merci Afyon Lobisi düşünün.
İsteyenin istediğini gibi at koşturamadığı bir Afyonkarahisar….
İsteyenin istediği kişiye ihale, arsa, iş, güç veremediği bir Afyonkarahisar….
Yatırımcısının, iş insanının, bürokratının arkasında kapı gibi duran bir Afyonkarahisar…
Bir ‘Höytt’ dedim mi ses getirebilecek bir Afyonkarahisar…
O bizden ona ver, o kişi burada barınamaz gibi ahbap-çavuş ilişkilerinin olmadığı bir Afyonkarahisar
Hakkını ve halkını savunan bir Afyonkarahisar…
Bu hayal değil.
Güçlü bir lobi ile fazlasıyla mümkün.
Başka şehirler yatırımlarını, projelerini, ödeneklerini tek ağızdan, tek talep üzerinden alabiliyorlar.
Afyonkarahisar’ımızın da artık Afyon Lobisi diyebileceğimiz, yumuşak ama etkili bir yapıya ihtiyacı vardır.
Adına ister lobi deyin, ister güç birliği, ister platform; mesele kavram değil sonuçtur.
Gittik, söyledik, görüştük, dönüş bekliyoruz, inşallah olacak gibi mantıklarla değil, çözüm odaklı olması gereken bir Afyon Lobisi acilen oluşturulmalıdır.
Bürokratların, Siyasetçilerin dahi kapısını çalabilecek bir Afyon Lobisi sayesinde bu şehrin çok büyük kazanımlara sahip olacağına inanıyorum.
Mesela, size bir örnek vereyim;
Ankara’da bürokratsınız, memur ya da iş insanı.
Memleketinizin Lobisi size o kadar güzel sahip çıkıyor ki, sizi yerinizden dahi kıpırdatamıyor başkaları. Ve sizde aynı şekilde memleketinize hizmet için çırpınıyor, Lobinizden gelen talepleri anında yerine getirmek için çalışıyorsunuz.
Ama, şehrinizin bir güçlü bir Lobisi yok ise yandınız ki hem de Marmara çırası gibi.
Sizde gidip başka Lobilerle çalışıyorsunuz. Bunun bir çok örneği var.
Bu yalnızca bir tercih değil; çoğu zaman bir mecburiyet
Ankara’daki Afyonlu bürokratlar bunun en bariz örnekleri.
İnanın bu lobicilik başka şehirlerde o kadar güçlü ki, hayret eder imrenirsiniz.
Ankara’nın uzun resmi daire koridorlarında öylesine güçlü lobiler var ki saymakla bitmez.
Böyle bir aktivasyon ekibi acilen kurulmalı şehrimizde.
Doğrudan Ankara’ya giden, gerekirse yerelde kamuoyu desteğini arkasına alan, yerel yönetim ve milletvekillerini de sürece ortak eden kalıcı bir mekanizma… Çünkü halkın beklentilerini savunmak, dilekçe yazmakla ya da ona buna telefon açmakla, ricayla, minnetle bitmiyor; baskı üretmeyen talep, talepten sayılmıyor.
Geçmişte şehrimiz adına yaşanan sorunları, akil insanlarımıza aktarır ve çözüm bulunurdu.
Kimlere giderdim sayayım…
Merhumlar İsmet Oruç, Yılmaz Oruç, Yusuf Özer, İbrahim Küçükkurt, Şükrü Küçükkurt, Şehabettin Yiğitbaşı, Mehmet Sami Hancıoğlu, Hakkı Özsoy, Galip Leblebicioğlu gibi isimler öylesine yumuşak üslupla ama sert iradeyle, sakin, nezaketli ve ısrarcı iş çözerlerdi ki…
Valisinden, Belediye Başkanına, siyasilerden, akademisyenlere hepsinin bu şehir adına talepleri anında çözülürdü.
Mekanları cennet olsun.
Bu günlerde başını sıkça ağrıttığımız, tecrübelerinden, bilgilerinden faydalandığımız büyük üstadımız AFTAŞ AŞ Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Altınkaya büyüğümüze de rabbim uzun ömürler versin.
Afyonkarahisar’ın artık güçlü, kurumsal, etkili, Ankara’ya gerektiğinde doğrudan gidebilen, yerelde kamuoyu desteğini arkasına alabilen, siyasetçileri ve bürokratları sürece ortak edebilen kalıcı bir lobi mekanizmasına ihtiyacı vardır.
Çünkü bir şehir, hakkını ancak birlikte isterse alabilir.
Bireysel beklenti taleptir; ama ortak baskı, sonuçtur.
Peki bir Afyon Gazeteciler Cemiyeti olarak siz ne yapıyorsunuz bu konuda diyenler olabilir.
Bu konudaki girişimlerimiz bir sonraki yazımda.
Kalın Sağlıcakla…
Afyon Lobisi
Yayınlanma :
27.11.2025 10:22
Güncelleme
: 27.11.2025 10:22
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: