KESK’ten referandumlu 1 Mayıs mesajı
KESK üyeleri, CHP Milletvekili Burcu Köksal ve CHP İl Başkanı Kemal Demirkırkan ile 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle PTT önünde bir basın açıklaması yaptılar. Açıklamada referandumun ülkeye barış getirmeyeceğini ifade ettiler.
KESK İl Temsilcisi ve Eğitim-Sen Şube Başkanı Ender Karaaslan'ın "1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü" konulu bir basın açıklaması yaptı. PTT önünde yapılan açıklamaya CHP Milletvekili Burcu Köksal ile birlikte CHP İl Başkanı Kemal Demirkırkan da katıldı.
Bir vatandaş eyleme müdahale etti
Karaaslan’ın açıklama yapacağı sırada bir vatandaş yanlarına gelerek “bir dakika” diye tepki gösterdi. Vatandaş daha sonra polisin müdahalesiyle meydandan uzaklaştırıldı. Açıklama da kısa bir süre sonra başladı.
“En görkemli buluşma”
Karaaslan açıklamasında, “Dünyanın dört bir yanındaki milyarlarca işçi için, emekçi için, tüm ezilenler ve yok sayılanlar için her 1 Mayıs, birliğin-mücadelenin ve dayanışmanın gücüyle umudun büyütüldüğü gündür. Yok sayılan emeğin, dünyanın dört bir yanında görkemli bir biçimde varlığını gösterdiği gündür 1 Mayıs. Dünyanın her yerinde en merkezi ve en büyük meydanlar, emeğin bu görkemli buluşmasına tanıklık eder. İşçiler özlemlerini, umutlarını, taleplerini istedikleri meydanlarda özgürce ifade eder” dedi.
“Ayaklar baş olursa kıyamet kopar”
“Türkiye’de ise maalesef 1 Mayıs’lar iktidarların getirdiği yasaklar altında kutlanmaktadır” diyen Karaaslan, “365 gün bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenlere bir gün dahi saygı gösterilmemektedir. Siyasi iktidar bir gün için dahi işçilerin taleplerine kulak vermemekte, yıllardır 1 Mayıs mitinginin kendi istediği yerde yapılmasını dayatmaktadır. “Ayaklar baş olursa kıyamet kopar” diye açıklanan bu tutum, 2017 yılında da devam etmektedir. 1 Mayıs 1977’deki katliamının 40’ıncı yılında da bu dayatmanın sürdürülmüş olması ölenlere ve işçi sınıfına saygısızlık olarak tarihe geçecektir. 15 Temmuz darbe girişimine karşı, bizler de dahil olmak üzere, yurttaşların buluştuğu Taksim alanı ne yazık ki yeniden yasaklı meydan haline getirilmiştir” ifadelerini kullandı.
“HAYIR demek için bugün buradayız”
Karaaslan, “Bilindiği gibi, emekçilerin haklarını geliştirmeyen, aksine zarar veren bir anayasa için referanduma gidildi. Devletin tüm olanaklarının kullanılmasına, tek sesli medyaya, hayır diyenlerin engellenmesine rağmen yurttaşların en az yarısı HAYIR dedi. Böyle bir anayasa değişikliği ile ülke huzur, barış ve istikrar bulamayacaktır. Türkiye’nin acil ve yaşamsal ihtiyacı eşitlikçi, özgürlükçü, laik ve sosyal bir Anayasadır. Darbe girişimine karşı ilan edildiği iddia edilen Olağanüstü Hal ile hukukun ayaklar altına alındığı, yurttaşların temel hak ve özgürlüklerinin keyfi biçimde gasp edildiği bir rejim kalıcı hale getirilmek istenmektedir. Yüz binin üzerinde kamu emekçisini ve işçiyi, haklarında hiçbir yargı kararı bulunmadan işinden eden Kanun Hükmünde Kararnamelere, OHAL fermanlarına HAYIR demek için bugün buradayız. Sendikal örgütlenme hakkını KHK ile ortadan kaldıran, kamu emekçilerinin toplu iş sözleşmesi hakkını ve kazanımlarını yok sayan antidemokratik uygulamalara teslim olmayacağız” diye konuştu.
Karaaslan konuşmasında “Referandum öncesinde defalarca dile getirdiğimiz gibi, 16 Nisan’ın ardından ilk işleri kıdem tazminatına göz dikmek oldu. Patronlar “yük” olarak görüyor diye işçi sınıfının ve bütün çalışanların 80 yıllık kazanımına göz dikenlere “HAYIR” demek için bugün buradayız. Emekçilerin iş güvencesi, işsiz kaldığında kara gün dostu olan kıdem tazminatından nemalanmak isteyenleri, İşsizlik Sigortası Fonu’nu yağmalamalarından tanıyoruz. Tüm emekçileri yağmaya ve talana HAYIR demeye ve birlikte mücadeleye çağırıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Taşerona kadro konusu
Karaaslan, “Milyonlarca taşeron işçisinin umutlarını yıllardır aldatmacalarla sömürenlere, 1 Kasım 2015 seçimlerinden önce “taşerona kadro” vaat edip sözünde durmayanlara sözlerini hatırlatmak bugün buradayız. Taşeron işçilerin mücadele ederek ve mahkemelerde kazandıkları kadro hakkını tanımadığı gibi taşeron düzenini bile aratacak “kiralık işçilik” uygulamasını, işçi simsarlığını yasal hale getirmek isteyenlere 1 Mayıs alanlarından hayır diyoruz! Taşeron işçilerine kadro vaadini tutmadığı gibi kamu emekçilerinin 657 sayılı yasadan kaynaklanan iş güvencelerini ortadan kaldıracaklarını açıklayanlara, milyonlarca kamu emekçisine güvencesiz çalışmayı dayatanlara omuz omuza hayır diyoruz! Bu topraklarda emeğiyle, onuruyla yaşayan hemen herkesin hayır dediği o kadar çok şey var ki! Bugün 1 Mayıs alanları herkesin ‘hayır’ını alıp geldiği rengarenk ve apaydınlık meydanlar oldu.Şimdi bizde buradan nelere hayır dediğimizi hep bir ağızdan haykıralım.Sesimizi tüm emekçilerin sesi ile birleştirelim. İşsizliğe hayır, kiralık işçiliğe hayır, iş cinayetlerine hayır, krize hayır, yoksulluğa hayır, zamlara hayır, kentlerin ve doğanın yağmasına hayır, kutuplaşmaya hayır, kadın cinayetlerine hayır, çocuk istismarına hayır, cinsiyetçiliğe hayır, kamu hizmetlerinin ticarileşmesine hayır, gazetecilerin, siyasetçilerin, gençlerin hapishanelere doldurulmasına hayır, akademinin ve bilimin bitirilmesine hayır, sömürüye hayır” diyerek sözlerini noktaladı. >>>Oktay Yüksel
Yorumlar
Kalan Karakter: