CHP DE NOLCEK ŞİMDİ?

CHP DE NOLCEK ŞİMDİ?

CHP İl yönetimi istifa etmiş!

Eh hayırlı olsun bakalım.

Ama nolcek şimdi?

Ne mi olcek…

Kazanılmış olan koskoca siyasi alan/ satıh, “oynamasını bilmeyen gelin, yerim dar/eteğim kısa” bahanesiyle alana çıkmak istemezmiş misali terk edildi!

Bunun, her karara saygılı olmak gibi bir anlayışımız olsa da, bana göre doğru yapılmadı.

Bu “papaza kızıp da oruç bozanların “ hikâyesine benzedi!

Sonuç?

Biri alacak kafasına göre yapacak!

Ondan sonra da, hak/hukuk/ adalet ha?

Zor be dostum .

Aynı 80 yıllara döndük gibi!

Dilerim olmaz.

CHP adına son seçimde 90/100 bin alınması gereken oy varken, bazı nedenlerden dolayı 10 bin düşerek alınan 64 bin oy, acaba gelecek seçimde kaça düşecek?

Var mı bunun hesabını yapan?

Bana göre yok.

Her kafadan bir ses, atıp tutacaklar ve şak/şak yapacaklar!

Ama siyaset böyle değil işte.

Yazık değil mi bu partiye ve bu partiye inanan/güvenen insanlara?

Al başına şimdi püsküllü bir belayı!

       ***

Alan boşaldı, bu arada partiye hiç emeği geçmemiş insanlar şimdi alanı ele alarak istedikleri gibi oynayacaklar.

Yazık!

Şimdiden düşünüyorum /görüyorum, o geçmişin kör düğümünü çözüp de nasıl vekil çıkardığımızı ve bunu da nasıl kaybedebileceğimizi.

Yazıklar olsun burnundan soluyan hırslı siyasetçilere!

Ama bu söylemimle de inşallah ben yanılmış olurum.

Fakat şunu unutmayın ki siyasi erk adına, çıkar adına insanlarla oynanmaz, hele/hele üye ile hiç oynanmaz.

Ben, şimdi ilimiz adına en büyük yanlışı yapan Sayın Bülent Tezcan’ı görüyorum!

 Eğer ilimizde bir kayıp olursa bunun bütün sorumlusu, tüzükte değil ondadır.

                      ***

İstifaya yönelik bazı haklı nedenler var.

“Var ama “ben küstüm oynamıyorum” olmaz!

Haklı nedenler olsa dahi ki bu da var?

Direnmek ve zoru bozmak CHP’nin ruhunda olan bir şeydir!

Ama çok şükür şimdi bunu da salavatlamış olduk.

         ***

 İstifaya giden yolda ki bazı sebepleri uzun zamandır takip ediyoruz.

Çeşitli sorunlar/ sürtüşmeler/keyfi bakış ve duruşlar resmen izleniyordu ve seslendiriliyordu.

Kafamızı geriye çevirip şöyle bir bakacak olursak, göreceğimiz ve duyacağımız ögelerde bakalım neler varmış?

Dillendirmeye çalışayım.

               ***

1-      Genel seçimlerde keyfi ve emri vaki bir vekil seçim listesi yapılması!

2-      İlimizdeki siyasi erk’i ellerine geçiremeyen, bırakın geçirmeyi aday bile çıkaramayan zihniyetin ileriye dönük ayrıcalık yaratan tutum ve davranışları!

3-      Genel merkezin ilin bakışlarına/düşüncelerine/önerilerine hiç değer vermeyip, adeta istifa etsinler gibi bir tutum içersinde olmaları. (partide çalışanın maaşını bile ödemediler bırakın giderleri)!

4-       Muharrem İncenin adaylığında hiç beklenmeyen ters söylemlerde bulunup, adeta oy vermem gibi bir bakışla çalışmalara bile kafasına göre takılan vekilin, partiyi ikilem içersine sokması!

5-      Siyasi erki, istisnalar hariç delegelerin tam desteği ile seçilen il Başkanı Kemal Demirkırkan’ın, adeta intikam alınır gibi listede altıncı sıraya mahsus konulması zihniyeti!

6-      Bu zamana kadar partiye hiç emeği geçmemiş kişinin genel merkez tarafından ödül olarak tek başına liste yapmasına yetki verilmesi!    

Vallahi bu saymakla biteceğe benzemiyor, çünkü bizim bilmediğimiz çok daha bazı nedenler de olabilir!

            ***

Ama mevcut yönetimin seçilmenin amacı; biz buraya partimiz adına seçilerek geldiysek, bu görevi de sonuna kadar şerefli bir şekilde yapmak düşünceleri n de olduklarıdır.

Yani istifa etmek gibi bir düşünce akıllardan bile geçmiş değildir.

Hele seçilirken bu söz verilmiş ise!

Ben olsam; Genel merkezle siyasi bakışlarımızda ve Sayın İnce konusundaki lehinde olan hassasiyetimiz dâhil ters olsak bile, görevden alınmayı beklerdim.

İstifa etmekle bu zihniyete/bu bakışa katkı sunmuş oluyorsunuz, yani bu bir teslimiyet veya geri çekilmedir diyebilirim.

Şimdi birileri nasıl el çırpacak bekleyelim ve görelim bakalım.

Yazık!

                       ***

Haa son olarak bir kez daha soruyorum, nolcek şimdi?