Soruşturma kapsamında, örgütlü bir şekilde hareket eden şüphelilerin döviz teşvik sistemini mevzuata aykırı biçimde kullandıkları ortaya çıkarıldı. İkinci ve üçüncü kişiler üzerinden yeni şirketler kuran şüphelilerin, altın ve kıymetli maden ticaretinde kota dışı ve mevzuata aykırı işlemler gerçekleştirdiği tespit edildi.
Yetkilisi oldukları şirketlerle bağlantılı diğer firmalar aracılığıyla 2023–2024 yılları arasında tonlarca altın ve gümüş ithal edildiği, ancak bu kıymetli madenlerin büyük bölümünün Dahilde İşleme Rejimi hükümlerine aykırı şekilde yurtdışına çıkarılmadığı belirlendi.
100 Milyar Liralık Kamu Zararına Yol Açtılar
İncelemelerde, şüphelilerin ithalat ve ihracat işlemlerinde sahte ve yanıltıcı belgeler kullandıkları ortaya çıktı. Dahası, altın levha olarak beyan edilen bazı ürünlerin pirinç levha veya imitasyon altın ile değiştirildiği tespit edildi. Bu yöntemlerle büyük miktarda haksız kazanç sağlandığı belirlenirken, güncel altın kuruna göre kamu zararının yaklaşık 100 milyar lirayı bulduğu ifade edildi.
Suçlamalar Birçok Kanunu Kapsıyor
Şüpheliler hakkında şu suçlardan işlem başlatıldı:
- Suç işlemek amacıyla örgüt kurma
- Suç örgütüne üye olma
- Kamu kurum ve kuruluşlarını zarara uğratacak şekilde nitelikli dolandırıcılık
- 1211 sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu’na muhalefet
- 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi Kanunu’na muhalefet
- 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu’na muhalefet
- Toplam 23 şüpheli hakkında eş zamanlı gözaltı kararı çıkarıldı.
Yorumlar
Kalan Karakter: