Afyonkarahisar il Müftüsü Şükrü Kabukçu Diyanet Vakfının 45.kuruluş yıldönümü nedeniyle gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
TDV 135 Ülkede faaliyet gösteriyor
Müftü Kabukçu Türkiye’de bin şubesi bulunan 135 ülkedeki faaliyetleriyle uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan Diyanet Vakfının “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır” düsturuyla bütün insanlığın hizmetinde olma gayesiyle çalışmalarını sürdürüyor.” Dedi. Gazetemiz muhabiri Mehmet Karakaş’la yaptığı röportajda Diyanet Vakfının faaliyetleri hakkında bilgiler veren Müftü kabukçu ayrıca güncel konulara da değindi.
Vâkıf’ın temel amacı paylaşmaktır
Muhabir Karakaş: Sayın hocam, 13 Mart Türkiye Diyanet Vakfımızın Kuruluş Yıldönümü. Diyanet Vakfımızın yaptığı çalışmalar hakkında sizden bilgi almak isteriz. Ama izniniz olursa Öncelikle vakıf deyince kısaca ne anlamalıyız?
Müftü Şükrü Kabukçu: Vakıf medeniyeti bu toprakların ve ecdadımızın toplumun ve insanlığın hatta bütün yaratılmışlara yönelik yaptığı bir müessesedir. Bu konuda özellikle üniversitelerimizin ilgili bölümlerinde çok güzel çalışmalar vardır. İlimizde de ecdadımızdan kalan çok güzel tarihi camilerimiz başta olmak üzere vakıf eserleri vardır. Özellikle son yıllarda bu eserlerin yeniden hayata kazandırılması bizim için ayrı bir sürür kaynağıdır. Vakıf eserleri hizmet sunduğu çeşitlilik bakımından da son derece önemli ve kıymetlidir. Eğitim ve sağlık gibi temel konular ile toplumda ihtiyaç duyulan konu başlıklarının neredeyse tamamı için özel vakıflar kurulmuştur. Kanadı kırık leyleklerden, evlenme çağına gelmiş genç kızların çeyizlerine katkı yapmaya varıncaya kadar toplum ve insana ait hemen hemen her konuda vakıflar kurulmuştur. Sokak ve caddelerin temizliği, meyve ağaçları diken vakıf, Köprüleri Sellerin Zararından Koruyan Vakıf gibi sayısız örnekleri vardır. En güzel vakıf örneklerinden birisi de para taşlarıdır. İlimiz Mevlevi Camii avlu giriş kapısında hemen sağ tarafta yer alan kutucukların para taşları olduğunu biliyoruz. Bu şu demek, bir başkasına yardımda bulunmak isteyen oraya yardım yapmayı düşündüğü miktarı bırakıyor, ihtiyacı olan da ihtiyacı kadarını alıyor. Başında bir bekçi yok. Bu aynı zamanda toplumun nasıl bir güven toplumu olduğunu göstermesi açısından son derece önemlidir.
Dinimizde önemli yeri var Vakıfların
Muhabir Karakaş: Hocam Vakıf Kültürünün kaynağı nedir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Bu konuda Vakfımızın yayınladığı ve islam dünyası için yüz akı olan İslam Ansiklopedisinde şu bilgi yer alır: “ Kur’ân-ı Kerîm’de vakıf kavramını ve kurumunu doğrudan çağrıştıracak bir ifade yer almamakla birlikte Allah yolunda harcama yapmayı, fakir, muhtaç ve kimsesizlere infak ve tasaddukta bulunmayı, iyilik yapmada ve takvâda yardımlaşmayı, hayır ve yararlı işlere yönelmeyi öğütleyen birçok âyet müslüman toplumlarda vakıf anlayış ve uygulamasının temelini oluşturmuştur. Bunların içinden özellikle, “Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça gerçek iyiliğe ulaşamazsınız” âyeti (Âl-i İmrân 3/92) ve mescidlerin Allah’a ait olduğunun, Allah’ın mescidlerini ancak birtakım niteliklere sahip kimselerin imar edebileceğinin bildirilmesi (et-Tevbe 9/18-19; el-Cin 72/18) bazı âlimlerce vakıfla daha sıkı biçimde ilişkilendirilmiştir. Hz. Peygamber’in ve ashabın söz ve uygulamalarında vakıf kavramı ve kurumu için başlangıç ve dayanak teşkil eden birçok örnek vardır. Konuyla ilgili rivayetlerde vakıf anlamında daha çok sadaka ve habs kökünden kelimeler kullanılır. Resûl-i Ekrem insanın ölmesiyle amellerinin kesileceğini, bunun üç istisnasının bulunduğunu, birincisinin geride devamlı bir sadaka (sadaka-i câriye) bırakması olduğunu belirtmiş (Müslim, “Vaṣiyyet”, 14), Medine’deki bazı arazilerden başka Fedek ve Hayber hisselerinin bir kısmını da müslümanların yararına sadaka haline getirmiştir (Buhârî, “Veṣâyâ”, 1; “Farżu’l-ḫumus”, 1; Müslim, “Cihâd”, 51-55; EbûDâvûd, “Ḫarâc”, 19). Hz. Peygamber’in bir binek hayvanından, silâhından ve vakfettiği arazilerden başka mal bırakmadığı rivayet edilir (Buhârî, “Veṣâyâ”, 1). Hz. Ömer, Hayber’de ganimet olarak sahip bulunduğu değerli bir arazisini Resûl-i Ekrem’in, “Aslını alıkoy, gelirini tasadduk et” yolundaki tavsiyesine uyup satılmamak, hibe edilmemek ve miras kalmamak şartıyla ihtiyaç sahipleri için tasadduk etmiş (Buhârî, “Veṣâyâ”, 22, 28-29), Hz. Osman da yine Resûlullah’ın yol göstermesiyle Medine’deki RûmeKuyusu’nu satın alıp bütün Müslümanların yararına tahsis etmiş (Tirmizî, “Menâḳıb”, 18), Hâlid b. Velîd savaş aletlerini ve atlarını (Buhârî, “Zekât”, 49), Hz. Ali bir arazisini ve Yenbu‘da bir su kaynağını vakfetmiş, diğer sahâbîler de ev ve arsa gibi mülklerini vakıf haline getirmiştir (Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī, VI, 160-161). Câbir b. Abdullah’ın, “Ben muhacir ve ensardan mal sahibi olup da vakıf yapmamış bir kimse bilmiyorum” dediği rivayet edilir (Hassâf, s. 15; Hz. Peygamber ve sahâbenin vakıflarıyla ilgili rivayetler için ayrıca bk. Hassâf, s. 1-18; Abdülhay el-Kettânî, I, 401-409). İslâm tarihinin ilerleyen dönemlerinde müslüman toplumlarda vakıf uygulamaları giderek artmıştır. Erken devirlerden itibaren bu kurum fıkıh literatüründe çeşitli yönleri ve türleriyle ele alınmış, kuruluş, işleyiş ve hükümleri etrafında ayrıntılı bir hukuk doktrini meydana gelmiş, gerek İslâm dünyasında gerekse Batı’da bu alanda yapılan araştırmalarla zengin bir literatür oluşmuştur (bir kısmı için bk. MuhyiddinAtıyye, sy. 33 [1417/1996], s. 187-198; Özcan, III/5 [2005], s. 513-552). “
İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır
Muhabir Karakaş: Türkiye Diyanet Vakfının Kuruluş amacı nedir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Günümüzde de vakıf kurumunun en güzel temsilcilerinden birisi de şüphesiz Türkiye Diyanet Vakfıdır. Türkiye Diyanet Vakfı, “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır” düsturuyla bütün insanlığın hizmetinde olma gayesiyle çalışan bir iyilik hareketidir. Vakıf geleneği, İslam medeniyetinin insanlığa bir hediyesidir. Ecdadımız, bu kutsal emanete sahip çıkarak, vakıflar vasıtasıyla dinimize ve milletimize büyük hizmetler yapmıştır. Türkiye Diyanet Vakfı da 13 Mart 1975 tarihinde kurulmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığının faaliyetlerine destek olmak, din hizmetlerinin daha geniş kitlelere ulaştırılması ve dini hizmetlerde görev alacak neslin yetiştirilmesi gayesiyle kurulan Türkiye Diyanet Vakfı, bugün ülkemizde 1.003 şubesi vardır. Dünyanın 149 ülkesinde eğitimden kültüre, sosyal ve hayri hizmetlerden dini hizmetleri destekleme ve uluslararası yardım faaliyetlerine kadar geniş bir alanda çalışmalar yapan büyük bir sivil toplum hareketi haline geldi.Hayırsever milletimizin güçlü desteği ve vakfımıza gönül veren insanların gayretli çalışmalarıyla uluslararası bir vakıf haline gelen Türkiye Diyanet Vakfı, dünyanın dört bir yanında sürdürdüğü çalışmalarla din, dil, renk ve cinsiyet ayrımı yapmadan mazluma umut olmaktadır.Vakfımız yurt içinde ve yurt dışında ihtiyaç duyulan konularda yaraları sarmak için çalışmalar yapmaktadır. Organize ettiği yardımlar konusunda bu konuda çalışmalar yapan birçok kuruluş arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Başta ülkemizde meydana gelen depremlerde olmak üzere yanı başımızdaki mazlum coğrafyaya el uzatmaya devam etmektedir.
Paylaşmanın en güzel örneği vakıflar
Muhabir Karakaş: Hocam vakfımızın ilgilendiği konular ana başlıklar olarak nelerdir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Vakfımızın kuruluş senedin de ifade edildiği üzere Başkanlığımızın yürüttüğü din hizmetlerine katkı sağlamak ile birlikte gönül coğrafyamızda dindaş ve soydaşlarımızın ihtiyaç duyduğu her yerde var olmaya çalışmakta ve yeryüzünde iyilik hâkim oluncaya kadar şiarıyla çalışmalar yürütülmektedir. Başlıca konuları şöyle ifade edebilirim: Camiler, Eğitim – Kültür, Hediyem Kur’an Olsun, İyilik konutları, Kriz bölgesi, Kurban ,Ramazanayı Çalışmaları , Su kuyusu ,Zekat ve Fidye.
Vakıflarımız yurt dışında camiler yaptırmaktadır
Muhabir Mehmet Karakaş: Bu başlıklarla ilgili kısaca bilgi alabiliri miyiz?
Müftü Şükrü Kabukçu: Camiler biz Müslümanlar için temel ortak değerlerimizin başında gelir. Millet varlığımızın devamının bir anlamda sembolü olan camilerimizin yurt içinde yapımı büyük oranda vakıf şubelerimiz marifetiyle yapılmaktadır. Şüphesiz bu güzel mabetlerin yapımında hayırsever insanlarımızın büyük bir teveccühü vardır. Yurt dışında da temsil değeri yüksek olan camilerimiz var. Kırgızistan Özgen İmam Serahsi Külliyesi, Arnavutluk Tiran Merkez Camii ve Kosova Camii bunlarda birkaçıdır. Bir kısmının inşaatı tamamlandı. Bir kısmı da devam etmektedir. Şu ana kadar 3920 cami yurt içinde 103 camide yurt dışında yapılmıştır. Ahmet hocam yurt dışındaki camilerimizin fonksiyonu sadece beş vakit namaz kılınan yerler değil, aynı zamanda bir kampüs şeklinde düşünüldüğü için ayrı bir önemi vardır. Bir de Müslümanların sayı veya oran olarak az olduğu yerlerde diğer inanç mensuplarına karşı moral değer olarak güçlü olmalarını temin açısından da son derece önemlidir. Eğitim ve kültür alanında da vakfımız kurulduğu günden bu tarafa büyük hizmetler yapmıştır. Orta asyadaki soydaş ve dindaşlarımızın hürriyete kavuşmasından sonra ata yurduna din hizmeti götürmek hususunda özellikle açılan imam hatip liseleri ve ilahiyat fakültelerine vakfımız büyük emekler vermiş ve halende vermeye devam etmektedir. Şu ana kadar 111 ülkeden 8.395 öğrenci mezun olmuştur. 72 yurt ve 458 öğrenci evimiz vardır.
149 ülkede kurban kesimi yapıldı
Müftü kabukçu: Dünya üzerinde yaşanan değişik olaylarda ve iç karışıklıklar ve savaşlarda özellikle kadınlar ve çocuklar en olumsuz etkilenen kesimdir. Suriye özelinde devam eden bölgesel çatışmalarda Vakfımız sürekliği adına alanda büyük özveri ile faaliyetlerine devam etmektedir. Kriz Bölgeleri: başta Müslüman ülkeler ve topluluklar olmaz üzere nerede bir mazlum coğrafya var ise vakfımız oraya el uzatmıştır. Yanı başımızda uzun süredir devam eden savaş bölgeleri başta olmak üzere vakfımız eliyle insanı yardım sürekli bir şekilde devam etmektedir. Kurban hizmetlerinde de ciddi bir çalışma yapılmaktadır. 2019 yılı kurban bayramında 149 ülkede ve 423 bölgede vekâletle kurban kesilmiştir. Yurt içinde de 424 il ve ilçe merkezinde vekâletle kurban kesilmiştir. Su kuyusu çalışmaları da ayrı bir güzelliktir. Şu ana kadar 26 ülkede toplam 290 su kuyusu açılmıştır. Ülkemizden çok şükür diğer STK’ larda su kuyusu ve diğer yardımlar konusunda güzel çalışmalar yapıyor. Vakfımızın açtırdığı su kuyuları teknik olarak daha güçlüdür. Suya ulaşmada derinlik, güneş paneli, on tonluk su tankı vb özellikleri ile açılan su kuyularının daha uzun ömürlü hizmet vermesi için tedbirler alınmaktadır. Hediyem Kur’an olsun çalışması da büyük bir hizmet olmuş ve boşluğu doldurmuştur. Bu güne kadar yaklaşık 67 ülkeye 27 dilde toplam 1.327.432 adet bağış yapılmış ve 925.044 tanesinin de dağıtımı yapılmıştır. Bunun içinde hafızlık yapan öğrencilerin matbu Kur’an-ı Kerim nüshasına ulaşamamaları sebebiyle kur’an metnini tahtaya yazıp, ezber yaptıktan sonra tekrar silmeye varıncaya kadar çok zor durumda olan ülkeler de dâhildir.
Afyonkarahisar halkı yardımsever bir toplum
Muhabir Mehmet Karakaş: Sayın hocam Afyonkarahisar Özelinde TDV hizmetlerimiz nelerdir?
Müftü kabukçu: Afyonkarahisar ilimiz halkı hayırsever bir toplumdur. Başta cami ve kur’an kursu hizmetlerimiz ile öğrencilere yönelik yaptığımız çalışmalarda her zaman desteklerini görüyoruz. Biz müftülük olarak müteşekkiriz. Öğrencilere yönelik: üniversite öğrencilerine yönelik vakıf şubemiz marifetiyle yürüttüğümüz öğrenci evlerimiz var. Şu an itibarıyla 12 Diyanet evinde 53 öğrencimiz ilimizin misafiri olarak bulunmakta ve öğrencilerimizin ihtiyaçları vakıf şubemizce karşılanmaktadır. 384 öğrenciye eğitim yardımında bulunulmuş, ayrıca 68 öğrenciye de burs verilmektedir. Gençlik Merkezi: Üniversite Camimiz avlusunda öğrencilerimizin ders ve kültürel çalışmalarına destek olması için hazırladığımız bu sıcak ortam ilimize ayrı bir güzellik katmıştır. Ramazan hizmetleri: başta iyilik sofraları olmak üzere ihtiyaç sahibi kardeşlerimize imkanlar dahilinde ulaşılmaktadır. Özellikle sadaka-ı fıtır gibi ibadet takviminde zamanı belli olan mali ibadetleri sağlıklı bir şekilde yerine getirmeye gayret gösteriyoruz. Bu sebeple yaklaşık 600 aileye ulaşılmıştır. Kur’an Kursu Hizmetleri: ilimiz hafızlık eğitiminde güçlü bir geleneği olan bir şehirdir. Bugünkü tarih itibarıyla il merkezinde toplam öğrenci sayımız: 3017, il genelindeki öğrenci sayımız ise: 7917. Bunlardan il merkezi hafızlık yapan öğrencimiz:496, il geneli hafızlık yapan öğrencimi:1100. 4-6 yaş grubu öğrencimiz il merkezi: 583, il geneli: 1224. Yine yetişkinlere yönelik yürüttüğümüz kur’an kursu hizmetlerinde il merkezi öğrencimiz: 1959, il geneli ise: 5646. Bu hizmetlerdeki ihtiyaçlar imkânlar ölçüsünde vakıf şubelerimiz tarafından karşılanmaktadır.
Kır bin kuran-kerim ihtiyaç sahibi kardeşlerimize dağıtıldı
Müftü kabukçu: Su kuyusu: ülke insanımızın duyarlı olduğu konulardan birisi de su kuyuları projesidir. İlimizde geçin yıl ramazan ayı öncesinde başlattığımız su kuyusu kampanyasında inanılmaz bir teveccüh gördük. Özellikle kadınlar ve çocukların duyarlılığı bir başka idi. Yaklaşık maliyeti yüzeli bin TL civarında olan su kuyuları için biz bir su kuyusu açabilir miyiz? diye düşünürken toplamda 5 su kuyusu için para toplandı. Bunlardan bir tanesini bir hayırsever üstlendi. Bu kuyulardan 2 tanesi Zimbabwe, 2 tanesi Nijer, 1 tanesi de Togo da açıldı. Hediyem Kur’an Olsun: Türkiye Diyanet Vakfımızın ülke içinde ama özellikle ülke dışında yürüttüğü güzel hizmetlerden birisi olan Hediyem Kur’an Olsun kampanyasına ilimizde vatandaşlarımız büyük bir teveccüh göstermiştir. Şu ana kadar 550.000-TL para toplanmıştır. Bu da yaklaşık40.000adet Kur’an-ı Kerimin ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırıldığını göstermektedir. Bu konuda ki gayret ve desteklerinden dolayı o dönem Belediye Başkanımız olan Burhanettin Çoban beye ve Belediye çalışanlarımıza teşekkür ederiz. Kurban Hizmetleri : 2019 yılı kurban organizasyonunda ilimizden vatandaşlarımızın bizzat müftülüğümüze gelerek veya internet üzerinden katılımlarıyla 3805 adet Vekaletle kurban alınmıştır. Kurban hizmetleri için de bir hususu paylaşmalıyım. Vekaletle kurban konusu sadece ihtiyaç sahibi kardeşlerimize et ulaştırmak değildir. Bayram gibi özel bir günde mazlum coğrafyanın yanında fiilen bulunmak da ayrı bir anlam taşıyor. Bu hizmetlerin geri dönüşünde çok güzel ve duygu yüklü, dua yüklü davranışlar var.
Taşhan ‘da Türkiye Diyanet Vakfı Tanıtım bürosu açıldı
Müftü kabukçu: TDV Afyonkarahisar şubemiz KAGEM hatıra ormanı fidan dikim şenliği yapılarak 500 fidan toprakla buluşturuldu. Tarihi Taş han da Diyanet yayınları ve Türkiye Diyanet Vakfı Tanıtım bürosu açıldı. İyilik haftasında Vakıf şubemizce Hastaneler, huzurevleri, sevgi evleri ziyaret edildi oralardaki kardeşlerimize moral motivasyon ve destek sağlandı. Camiler ve din görevlileri haftası ve Mevlid-i Nebi haftalarında düzenlenen yarışmalarda dereceye giren öğrencilerimize Vakıf Şubemiz marifetiyle ödüller verilmiştir. Vakıf hizmetlerine katkı sağlayan hayatta olanlara sağlık ve afiyetler, vefat edenlere de rabbimizden rahmetler niyaz ederim.
Muhabir Karakaş: Sayın Hocam, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.
Müftü Şükrü Kabukçu: Ben de gazetemizin ilgisi için teşekkür eder, hayırlı çalışmalar dilerim.
TDV 135 Ülkede faaliyet gösteriyor
Müftü Kabukçu Türkiye’de bin şubesi bulunan 135 ülkedeki faaliyetleriyle uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan Diyanet Vakfının “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır” düsturuyla bütün insanlığın hizmetinde olma gayesiyle çalışmalarını sürdürüyor.” Dedi. Gazetemiz muhabiri Mehmet Karakaş’la yaptığı röportajda Diyanet Vakfının faaliyetleri hakkında bilgiler veren Müftü kabukçu ayrıca güncel konulara da değindi.
Vâkıf’ın temel amacı paylaşmaktır
Muhabir Karakaş: Sayın hocam, 13 Mart Türkiye Diyanet Vakfımızın Kuruluş Yıldönümü. Diyanet Vakfımızın yaptığı çalışmalar hakkında sizden bilgi almak isteriz. Ama izniniz olursa Öncelikle vakıf deyince kısaca ne anlamalıyız?
Müftü Şükrü Kabukçu: Vakıf medeniyeti bu toprakların ve ecdadımızın toplumun ve insanlığın hatta bütün yaratılmışlara yönelik yaptığı bir müessesedir. Bu konuda özellikle üniversitelerimizin ilgili bölümlerinde çok güzel çalışmalar vardır. İlimizde de ecdadımızdan kalan çok güzel tarihi camilerimiz başta olmak üzere vakıf eserleri vardır. Özellikle son yıllarda bu eserlerin yeniden hayata kazandırılması bizim için ayrı bir sürür kaynağıdır. Vakıf eserleri hizmet sunduğu çeşitlilik bakımından da son derece önemli ve kıymetlidir. Eğitim ve sağlık gibi temel konular ile toplumda ihtiyaç duyulan konu başlıklarının neredeyse tamamı için özel vakıflar kurulmuştur. Kanadı kırık leyleklerden, evlenme çağına gelmiş genç kızların çeyizlerine katkı yapmaya varıncaya kadar toplum ve insana ait hemen hemen her konuda vakıflar kurulmuştur. Sokak ve caddelerin temizliği, meyve ağaçları diken vakıf, Köprüleri Sellerin Zararından Koruyan Vakıf gibi sayısız örnekleri vardır. En güzel vakıf örneklerinden birisi de para taşlarıdır. İlimiz Mevlevi Camii avlu giriş kapısında hemen sağ tarafta yer alan kutucukların para taşları olduğunu biliyoruz. Bu şu demek, bir başkasına yardımda bulunmak isteyen oraya yardım yapmayı düşündüğü miktarı bırakıyor, ihtiyacı olan da ihtiyacı kadarını alıyor. Başında bir bekçi yok. Bu aynı zamanda toplumun nasıl bir güven toplumu olduğunu göstermesi açısından son derece önemlidir.
Dinimizde önemli yeri var Vakıfların
Muhabir Karakaş: Hocam Vakıf Kültürünün kaynağı nedir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Bu konuda Vakfımızın yayınladığı ve islam dünyası için yüz akı olan İslam Ansiklopedisinde şu bilgi yer alır: “ Kur’ân-ı Kerîm’de vakıf kavramını ve kurumunu doğrudan çağrıştıracak bir ifade yer almamakla birlikte Allah yolunda harcama yapmayı, fakir, muhtaç ve kimsesizlere infak ve tasaddukta bulunmayı, iyilik yapmada ve takvâda yardımlaşmayı, hayır ve yararlı işlere yönelmeyi öğütleyen birçok âyet müslüman toplumlarda vakıf anlayış ve uygulamasının temelini oluşturmuştur. Bunların içinden özellikle, “Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça gerçek iyiliğe ulaşamazsınız” âyeti (Âl-i İmrân 3/92) ve mescidlerin Allah’a ait olduğunun, Allah’ın mescidlerini ancak birtakım niteliklere sahip kimselerin imar edebileceğinin bildirilmesi (et-Tevbe 9/18-19; el-Cin 72/18) bazı âlimlerce vakıfla daha sıkı biçimde ilişkilendirilmiştir. Hz. Peygamber’in ve ashabın söz ve uygulamalarında vakıf kavramı ve kurumu için başlangıç ve dayanak teşkil eden birçok örnek vardır. Konuyla ilgili rivayetlerde vakıf anlamında daha çok sadaka ve habs kökünden kelimeler kullanılır. Resûl-i Ekrem insanın ölmesiyle amellerinin kesileceğini, bunun üç istisnasının bulunduğunu, birincisinin geride devamlı bir sadaka (sadaka-i câriye) bırakması olduğunu belirtmiş (Müslim, “Vaṣiyyet”, 14), Medine’deki bazı arazilerden başka Fedek ve Hayber hisselerinin bir kısmını da müslümanların yararına sadaka haline getirmiştir (Buhârî, “Veṣâyâ”, 1; “Farżu’l-ḫumus”, 1; Müslim, “Cihâd”, 51-55; EbûDâvûd, “Ḫarâc”, 19). Hz. Peygamber’in bir binek hayvanından, silâhından ve vakfettiği arazilerden başka mal bırakmadığı rivayet edilir (Buhârî, “Veṣâyâ”, 1). Hz. Ömer, Hayber’de ganimet olarak sahip bulunduğu değerli bir arazisini Resûl-i Ekrem’in, “Aslını alıkoy, gelirini tasadduk et” yolundaki tavsiyesine uyup satılmamak, hibe edilmemek ve miras kalmamak şartıyla ihtiyaç sahipleri için tasadduk etmiş (Buhârî, “Veṣâyâ”, 22, 28-29), Hz. Osman da yine Resûlullah’ın yol göstermesiyle Medine’deki RûmeKuyusu’nu satın alıp bütün Müslümanların yararına tahsis etmiş (Tirmizî, “Menâḳıb”, 18), Hâlid b. Velîd savaş aletlerini ve atlarını (Buhârî, “Zekât”, 49), Hz. Ali bir arazisini ve Yenbu‘da bir su kaynağını vakfetmiş, diğer sahâbîler de ev ve arsa gibi mülklerini vakıf haline getirmiştir (Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī, VI, 160-161). Câbir b. Abdullah’ın, “Ben muhacir ve ensardan mal sahibi olup da vakıf yapmamış bir kimse bilmiyorum” dediği rivayet edilir (Hassâf, s. 15; Hz. Peygamber ve sahâbenin vakıflarıyla ilgili rivayetler için ayrıca bk. Hassâf, s. 1-18; Abdülhay el-Kettânî, I, 401-409). İslâm tarihinin ilerleyen dönemlerinde müslüman toplumlarda vakıf uygulamaları giderek artmıştır. Erken devirlerden itibaren bu kurum fıkıh literatüründe çeşitli yönleri ve türleriyle ele alınmış, kuruluş, işleyiş ve hükümleri etrafında ayrıntılı bir hukuk doktrini meydana gelmiş, gerek İslâm dünyasında gerekse Batı’da bu alanda yapılan araştırmalarla zengin bir literatür oluşmuştur (bir kısmı için bk. MuhyiddinAtıyye, sy. 33 [1417/1996], s. 187-198; Özcan, III/5 [2005], s. 513-552). “
İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır
Muhabir Karakaş: Türkiye Diyanet Vakfının Kuruluş amacı nedir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Günümüzde de vakıf kurumunun en güzel temsilcilerinden birisi de şüphesiz Türkiye Diyanet Vakfıdır. Türkiye Diyanet Vakfı, “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır” düsturuyla bütün insanlığın hizmetinde olma gayesiyle çalışan bir iyilik hareketidir. Vakıf geleneği, İslam medeniyetinin insanlığa bir hediyesidir. Ecdadımız, bu kutsal emanete sahip çıkarak, vakıflar vasıtasıyla dinimize ve milletimize büyük hizmetler yapmıştır. Türkiye Diyanet Vakfı da 13 Mart 1975 tarihinde kurulmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığının faaliyetlerine destek olmak, din hizmetlerinin daha geniş kitlelere ulaştırılması ve dini hizmetlerde görev alacak neslin yetiştirilmesi gayesiyle kurulan Türkiye Diyanet Vakfı, bugün ülkemizde 1.003 şubesi vardır. Dünyanın 149 ülkesinde eğitimden kültüre, sosyal ve hayri hizmetlerden dini hizmetleri destekleme ve uluslararası yardım faaliyetlerine kadar geniş bir alanda çalışmalar yapan büyük bir sivil toplum hareketi haline geldi.Hayırsever milletimizin güçlü desteği ve vakfımıza gönül veren insanların gayretli çalışmalarıyla uluslararası bir vakıf haline gelen Türkiye Diyanet Vakfı, dünyanın dört bir yanında sürdürdüğü çalışmalarla din, dil, renk ve cinsiyet ayrımı yapmadan mazluma umut olmaktadır.Vakfımız yurt içinde ve yurt dışında ihtiyaç duyulan konularda yaraları sarmak için çalışmalar yapmaktadır. Organize ettiği yardımlar konusunda bu konuda çalışmalar yapan birçok kuruluş arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Başta ülkemizde meydana gelen depremlerde olmak üzere yanı başımızdaki mazlum coğrafyaya el uzatmaya devam etmektedir.
Paylaşmanın en güzel örneği vakıflar
Muhabir Karakaş: Hocam vakfımızın ilgilendiği konular ana başlıklar olarak nelerdir?
Müftü Şükrü Kabukçu: Vakfımızın kuruluş senedin de ifade edildiği üzere Başkanlığımızın yürüttüğü din hizmetlerine katkı sağlamak ile birlikte gönül coğrafyamızda dindaş ve soydaşlarımızın ihtiyaç duyduğu her yerde var olmaya çalışmakta ve yeryüzünde iyilik hâkim oluncaya kadar şiarıyla çalışmalar yürütülmektedir. Başlıca konuları şöyle ifade edebilirim: Camiler, Eğitim – Kültür, Hediyem Kur’an Olsun, İyilik konutları, Kriz bölgesi, Kurban ,Ramazanayı Çalışmaları , Su kuyusu ,Zekat ve Fidye.
Vakıflarımız yurt dışında camiler yaptırmaktadır
Muhabir Mehmet Karakaş: Bu başlıklarla ilgili kısaca bilgi alabiliri miyiz?
Müftü Şükrü Kabukçu: Camiler biz Müslümanlar için temel ortak değerlerimizin başında gelir. Millet varlığımızın devamının bir anlamda sembolü olan camilerimizin yurt içinde yapımı büyük oranda vakıf şubelerimiz marifetiyle yapılmaktadır. Şüphesiz bu güzel mabetlerin yapımında hayırsever insanlarımızın büyük bir teveccühü vardır. Yurt dışında da temsil değeri yüksek olan camilerimiz var. Kırgızistan Özgen İmam Serahsi Külliyesi, Arnavutluk Tiran Merkez Camii ve Kosova Camii bunlarda birkaçıdır. Bir kısmının inşaatı tamamlandı. Bir kısmı da devam etmektedir. Şu ana kadar 3920 cami yurt içinde 103 camide yurt dışında yapılmıştır. Ahmet hocam yurt dışındaki camilerimizin fonksiyonu sadece beş vakit namaz kılınan yerler değil, aynı zamanda bir kampüs şeklinde düşünüldüğü için ayrı bir önemi vardır. Bir de Müslümanların sayı veya oran olarak az olduğu yerlerde diğer inanç mensuplarına karşı moral değer olarak güçlü olmalarını temin açısından da son derece önemlidir. Eğitim ve kültür alanında da vakfımız kurulduğu günden bu tarafa büyük hizmetler yapmıştır. Orta asyadaki soydaş ve dindaşlarımızın hürriyete kavuşmasından sonra ata yurduna din hizmeti götürmek hususunda özellikle açılan imam hatip liseleri ve ilahiyat fakültelerine vakfımız büyük emekler vermiş ve halende vermeye devam etmektedir. Şu ana kadar 111 ülkeden 8.395 öğrenci mezun olmuştur. 72 yurt ve 458 öğrenci evimiz vardır.
149 ülkede kurban kesimi yapıldı
Müftü kabukçu: Dünya üzerinde yaşanan değişik olaylarda ve iç karışıklıklar ve savaşlarda özellikle kadınlar ve çocuklar en olumsuz etkilenen kesimdir. Suriye özelinde devam eden bölgesel çatışmalarda Vakfımız sürekliği adına alanda büyük özveri ile faaliyetlerine devam etmektedir. Kriz Bölgeleri: başta Müslüman ülkeler ve topluluklar olmaz üzere nerede bir mazlum coğrafya var ise vakfımız oraya el uzatmıştır. Yanı başımızda uzun süredir devam eden savaş bölgeleri başta olmak üzere vakfımız eliyle insanı yardım sürekli bir şekilde devam etmektedir. Kurban hizmetlerinde de ciddi bir çalışma yapılmaktadır. 2019 yılı kurban bayramında 149 ülkede ve 423 bölgede vekâletle kurban kesilmiştir. Yurt içinde de 424 il ve ilçe merkezinde vekâletle kurban kesilmiştir. Su kuyusu çalışmaları da ayrı bir güzelliktir. Şu ana kadar 26 ülkede toplam 290 su kuyusu açılmıştır. Ülkemizden çok şükür diğer STK’ larda su kuyusu ve diğer yardımlar konusunda güzel çalışmalar yapıyor. Vakfımızın açtırdığı su kuyuları teknik olarak daha güçlüdür. Suya ulaşmada derinlik, güneş paneli, on tonluk su tankı vb özellikleri ile açılan su kuyularının daha uzun ömürlü hizmet vermesi için tedbirler alınmaktadır. Hediyem Kur’an olsun çalışması da büyük bir hizmet olmuş ve boşluğu doldurmuştur. Bu güne kadar yaklaşık 67 ülkeye 27 dilde toplam 1.327.432 adet bağış yapılmış ve 925.044 tanesinin de dağıtımı yapılmıştır. Bunun içinde hafızlık yapan öğrencilerin matbu Kur’an-ı Kerim nüshasına ulaşamamaları sebebiyle kur’an metnini tahtaya yazıp, ezber yaptıktan sonra tekrar silmeye varıncaya kadar çok zor durumda olan ülkeler de dâhildir.
Afyonkarahisar halkı yardımsever bir toplum
Muhabir Mehmet Karakaş: Sayın hocam Afyonkarahisar Özelinde TDV hizmetlerimiz nelerdir?
Müftü kabukçu: Afyonkarahisar ilimiz halkı hayırsever bir toplumdur. Başta cami ve kur’an kursu hizmetlerimiz ile öğrencilere yönelik yaptığımız çalışmalarda her zaman desteklerini görüyoruz. Biz müftülük olarak müteşekkiriz. Öğrencilere yönelik: üniversite öğrencilerine yönelik vakıf şubemiz marifetiyle yürüttüğümüz öğrenci evlerimiz var. Şu an itibarıyla 12 Diyanet evinde 53 öğrencimiz ilimizin misafiri olarak bulunmakta ve öğrencilerimizin ihtiyaçları vakıf şubemizce karşılanmaktadır. 384 öğrenciye eğitim yardımında bulunulmuş, ayrıca 68 öğrenciye de burs verilmektedir. Gençlik Merkezi: Üniversite Camimiz avlusunda öğrencilerimizin ders ve kültürel çalışmalarına destek olması için hazırladığımız bu sıcak ortam ilimize ayrı bir güzellik katmıştır. Ramazan hizmetleri: başta iyilik sofraları olmak üzere ihtiyaç sahibi kardeşlerimize imkanlar dahilinde ulaşılmaktadır. Özellikle sadaka-ı fıtır gibi ibadet takviminde zamanı belli olan mali ibadetleri sağlıklı bir şekilde yerine getirmeye gayret gösteriyoruz. Bu sebeple yaklaşık 600 aileye ulaşılmıştır. Kur’an Kursu Hizmetleri: ilimiz hafızlık eğitiminde güçlü bir geleneği olan bir şehirdir. Bugünkü tarih itibarıyla il merkezinde toplam öğrenci sayımız: 3017, il genelindeki öğrenci sayımız ise: 7917. Bunlardan il merkezi hafızlık yapan öğrencimiz:496, il geneli hafızlık yapan öğrencimi:1100. 4-6 yaş grubu öğrencimiz il merkezi: 583, il geneli: 1224. Yine yetişkinlere yönelik yürüttüğümüz kur’an kursu hizmetlerinde il merkezi öğrencimiz: 1959, il geneli ise: 5646. Bu hizmetlerdeki ihtiyaçlar imkânlar ölçüsünde vakıf şubelerimiz tarafından karşılanmaktadır.
Kır bin kuran-kerim ihtiyaç sahibi kardeşlerimize dağıtıldı
Müftü kabukçu: Su kuyusu: ülke insanımızın duyarlı olduğu konulardan birisi de su kuyuları projesidir. İlimizde geçin yıl ramazan ayı öncesinde başlattığımız su kuyusu kampanyasında inanılmaz bir teveccüh gördük. Özellikle kadınlar ve çocukların duyarlılığı bir başka idi. Yaklaşık maliyeti yüzeli bin TL civarında olan su kuyuları için biz bir su kuyusu açabilir miyiz? diye düşünürken toplamda 5 su kuyusu için para toplandı. Bunlardan bir tanesini bir hayırsever üstlendi. Bu kuyulardan 2 tanesi Zimbabwe, 2 tanesi Nijer, 1 tanesi de Togo da açıldı. Hediyem Kur’an Olsun: Türkiye Diyanet Vakfımızın ülke içinde ama özellikle ülke dışında yürüttüğü güzel hizmetlerden birisi olan Hediyem Kur’an Olsun kampanyasına ilimizde vatandaşlarımız büyük bir teveccüh göstermiştir. Şu ana kadar 550.000-TL para toplanmıştır. Bu da yaklaşık40.000adet Kur’an-ı Kerimin ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırıldığını göstermektedir. Bu konuda ki gayret ve desteklerinden dolayı o dönem Belediye Başkanımız olan Burhanettin Çoban beye ve Belediye çalışanlarımıza teşekkür ederiz. Kurban Hizmetleri : 2019 yılı kurban organizasyonunda ilimizden vatandaşlarımızın bizzat müftülüğümüze gelerek veya internet üzerinden katılımlarıyla 3805 adet Vekaletle kurban alınmıştır. Kurban hizmetleri için de bir hususu paylaşmalıyım. Vekaletle kurban konusu sadece ihtiyaç sahibi kardeşlerimize et ulaştırmak değildir. Bayram gibi özel bir günde mazlum coğrafyanın yanında fiilen bulunmak da ayrı bir anlam taşıyor. Bu hizmetlerin geri dönüşünde çok güzel ve duygu yüklü, dua yüklü davranışlar var.
Taşhan ‘da Türkiye Diyanet Vakfı Tanıtım bürosu açıldı
Müftü kabukçu: TDV Afyonkarahisar şubemiz KAGEM hatıra ormanı fidan dikim şenliği yapılarak 500 fidan toprakla buluşturuldu. Tarihi Taş han da Diyanet yayınları ve Türkiye Diyanet Vakfı Tanıtım bürosu açıldı. İyilik haftasında Vakıf şubemizce Hastaneler, huzurevleri, sevgi evleri ziyaret edildi oralardaki kardeşlerimize moral motivasyon ve destek sağlandı. Camiler ve din görevlileri haftası ve Mevlid-i Nebi haftalarında düzenlenen yarışmalarda dereceye giren öğrencilerimize Vakıf Şubemiz marifetiyle ödüller verilmiştir. Vakıf hizmetlerine katkı sağlayan hayatta olanlara sağlık ve afiyetler, vefat edenlere de rabbimizden rahmetler niyaz ederim.
Muhabir Karakaş: Sayın Hocam, verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.
Müftü Şükrü Kabukçu: Ben de gazetemizin ilgisi için teşekkür eder, hayırlı çalışmalar dilerim.