Değerli gönüldaşlarım
Üzerinde yaşadığımız cennet ülkemiz nedense bir kısım insanlara Dünya daha bir güzel sanki..
Dünya kimlere güzel:
Pikniğe gidip Belediyenin çöp BİDON’u yanı başında olduğunu gördüğü halde on adım atmağa üşenip, çocuğuna elleme kalsın gibi ifadelerle eğitim veren aileye.
Pikniğe gidip bilinçsiz mangal ateşiyle ormanı yakan aileye.
Sahile gidip çöpünü oraya rahatça bırakı veren aileye.
Ve adını duyduğu her kumsala, her tatil beldesine, her köye, her parka gidip çocuğunun altını değiştirdiği beziyle orayı kirletmede hiçbir sakınca görmeyen kadına.
Yaradanının ona sunduğu SU nimeti kır çeşmesinin başına İÇKİ içmek için aslında utanıp sıkılarak Çeşmeye yaklaşması gerektiği yerde, İçtiği biranın şişesini pervasızca ÇEŞME nin etrafında bırakan yaratıklara.
Yetmiyor pet şişeye işeyip sidikli ÜRE sini de her yere bırakan ahlak fukarası mahlûklara.
Maalesef Nereye gitsek bu insanlıktan nasibini almamışların izleri,
Her kır çeşmesinin başında,
Her dağ köşesinde her deniz kıyısında, her doğal parkta, her doğal güzellikler de.
Dünyanın en güzel, en özel, en eski tarihi eserlerine sahip olsak ne fayda, sen en mahrem mağaraların duvarlarına o saçma sapan yazılarıyla onları görüyoruz.
Kılığına bakınca insana benzeyen ama içinde sakladıkları canavarla aşşağılık mahlûktan farksız olmayan bu tiplere.
Çocukları havyanlara işkence yaptığında, sokak köpeğine taş attığında kedi yavrularının ölümüne sebep olmalarında, Kuş yuvalarını bozmalarında kahkaha atmada beis görmeyen, doğal yaşam parklarında soyları tükenmek üzere olan her canlıyı avlayıp bir de marifetmiş gibi fotoğrafını çekip sosyal medyada paylaşmakta sakınca görmeyen yaratıklar.
Kendinden başka hiç bir şeyi düşünmeyen Egoist bencil yaratıklar. Başka bir hayal aleminde gezen ve yaşadığı gezegenin ve hatta oturduğu sokağın bile farkında olmayan duygu fukarası bedbahtlar.
Okusa da ne okuduğunu anlayacak zekâya sahip olmayan, ne de dünyayı görecek gözlere sahip olmayan gönül fukaraları.
Bu dünya sizlere güzelse ne diyelim Allah sizi bildiği gibi yapsın.