Saç Sakal Kıyafet
Genç yaşta, abdest, namaz, ibadete önem veririm. O tarihlerde, şimdiki Belediye Çarşısı yerinde hâl binası bulunuyordu. Halâ o çarşının yok edilmesine yanarım. Her esnaftan, kasap, sebzeci, yoğurtcu, baharatçı, aşçı, eczane işyerleri vardı. Bir bölümünde, toptan sebze, meyve komisyoncuları iş yapardı.
Tuhaf gelecek ama. Radyocu Murat amcanın dükkanıda oradaydı. Koca koca radyolar sıralıydı. Doktor Muhsin Keskinin muayene hanesi, İş Bankası terziler üst katta yer alırdı. Bir köşesinde de Türk Hava Kurumu duruyordu.
Babamın işyeri halin ön sırasındaydı. Okul çıkışı işine yardım ederdim.
Hâlin orta yerinde dünya şeklinde bir çeşme vardı herkes gibi bende elimi yüzümü yıkar abdest alırdım. Ot pazar camiinde namaz kılardım.
Hatırımdaki ilk imam (kör) Ahmet hocaydı. Zamanla Hocalar değişti. İnce sesiyle Hafız Cemal müezzinlik ederdi. Emekli Müftümüz Hakkı Özer, ve kayınpederi görev yapmıştı.
*******
Anılara girince sözü uzattım. Bir gün hava sıcak, kısa kollu gömlek giymiş öyle camiye gittim. Çıkışta, Beşkardeşlerden bir amca beni çevirdi. Kısa kol camiye gelinmez dedi. Aklınca bana ders veriyordu. Canım sıkıldı. Kâbede tavaf resimlerini görmüş. Hacca gidenlerin, orada yaşayışlarını, Mekke’nin çok sıcak olduğunu. Hafif giysiler giydiğini, Umre yaparken üstte ve altta sadece birer örtü olduğunu duymuştum.
Amca dedim: “Kutsal Mekke, Medine de insanlar böyle giyiniyor. Benim gömleğimin ne mahsuru var” Cevap veremedi. Peki, peki dedi. Yürüdü gitti. Oysa ben bir genç olarak, daha güzel şeyler söylemesini giysiyle şekille değil. İçten güzel olmam gerektiğini söylemesini beklerdim.
Sayın Diyanet işleri başkanımız, Hocalar, din görevlileri ne hitabında gençlerle ilgili, bazı kayda değer açıklamalarla bulundu.
Diyor ki: “Gençleri yargılamayın, küpesine, dövmesine karışmayın, saçına sakalına, kot’una botuna karşı çıkmayın. Dini zorlaştırmayın, Allah’ın olumlu karşıladığı alanları daraltmayın. Allah’ın yasak kıldıklarını ortadan kaldırmağa çalışın.
Din kolaylıktır. Allah’ın, insanları kendi haline bıraktığı, örfüne, vicdanına müdahale ederseniz. Dini yaşanmaz kılarsınız. Gençler hakkında geç kalınmış, tesbit ve yol göstermeler. Öğrenim çağında elde ettikleri yanında, Allah’ın kitabına yerleştirdiği kanunları (Yasakları, günah ve sevapları) öğrenirse gençler kültür yönüyle, fakirleşmez zenginleşir.
Bu yönleriyle, din görevlilerini büyük bir çaba ve hizmet bekliyor. İbadet sadece camide namaz kılmak ve kıldırmakla bitmiyor. Manen kuvvetli, gönlü zengin öğreten ve öğrenenlere ihtiyaç var. İnşaallah sayın Görmez’in açtığı bu kapı gelceğimiz için yararlı olacaktır.
Yorumlar
Kalan Karakter: